Aslında anksiyete, taşınmak, iş değiştirmek ya da mali sıkıntılar gibi yaşamımızdaki stresli dönemlerde yaşanan çok doğal bir duygudur. Ancak, anksiyete belirtileri onları tetikleyen olaylardan daha yoğunsa ve yaşantınıza olumsuz şekilde etki etmeye başladıysa, bir anksiyete bozukluğu söz konusu olabilir. Anksiyete bozuklukları sizi yorgun düşürebilir, ancak bir doktordan ya da psikologdan yardım alındığı takdirde yönetilebilir olur. Bunun için ilk adım semptomları tanımaktır. İşte 11 en sık görülen anksiyete bozukluğunun belirtileri, anksiyeteyi doğal olarak nasıl hafifleteceğiniz ve ne zaman ve nasıl profesyonel yardım alacağınıza dair tüm bilgiler:
1. Aşırı Endişe Duymak
Anksiyete bozukluğunun en yaygın belirtilerinden biri aşırı endişe duygusudur.
Anksiyete bozuklukları ile beraber hareket eden endişe, onu tetikleyen olaylara orantısız tepkiler vermenize neden olur ve günlük, sıradan durumlarda dahi ortaya çıkar.
Yaygın anksiyete bozukluğunun bir belirtisi olarak endişe, en az altı ay boyunca neredeyse her gün gerçekleşir ve kontrol edilmesi oldukça zordur.
Endişe, aynı zamanda, ağır ve yoğundur, günlük işlerinize konsantre olmanızı ve onları tamamlamanızı zorlaştırır.
65 yaşın altındaki kişiler, yaygın anksiyete bozukluğunun görülmesi açısından en yüksek riske sahiptir – özellikle bekar, daha düşük sosyoekonomik statüye sahip ve strese sebep olabilecek birçok sebebe sahip kişiler.
ÖZET
Günlük sıradan olaylar hakkındaki aşırı endişe, özellikle günlük yaşantıya olumsuz etki edebilecek kadar şiddetli ise ve en az altı ay boyunca neredeyse her gün devam ediyorsa bu durum yaygın anksiyete bozukluğunun bir göstergesidir.
2. Tedirgin Olmak
İnsanlar endişe yaşadığında, sempatik sinir sisteminin bir kısmı aşırı hızlanır.
Bu, vücutta nabzın yarışırmışcasına atması, avuç içlerinin terlemesi, ellerin titremesi ve ağız kuruluğu gibi bir dizi etkiyi başlatır.
Tüm bu belirtiler, beyninizin tehlikede olduğunuzu düşündüğünden ve vücudunuzun olası tehdide tepki vermeye hazırlanmasından dolayı ortaya çıkar.
Vücudunuz, koşmanız veya dövüşmeniz gerektiğini düşündüğü için kan dolaşımını sindirim sisteminizden kaslarınıza doğru yönlendirir. Ayrıca kalp atış hızınızı artırır ve duyularınızı hızlandırır.
Bu etkiler gerçek bir tehdit durumunda yardımcı olabilirken, korkunun sadece kafanızda olmasından dolayı sizi yorgun düşürür.
Hatta bazı bilimsel araştırmalar, anksiyete bozukluğu olan kişilerin, bu uyarılmaları anksiyete bozukluğu olmayan kişiler kadar hızlı bir şekilde azaltamadığını, yani anksiyetenin etkilerini daha uzun süre hissedebildiklerini ifade etmektedir.
ÖZET
Hızlı kalp atışı, terleme, titreme ve ağız kuruluğu, sık görülen anksiyete belirtileridir. Anksiyete bozukluğu olan kişiler, uzun süreler boyunca bu tür uyarılmalarla karşılaşabilirler.
3. Huzursuzluk
Huzursuzluk, özellikle çocuklarda ve gençlerde anksiyetenin ortak bir belirtisidir.
Bir kişi huzursuzluk yaşadığında, genellikle bunu “gergin” veya “harekete geçmek için rahatsız edici bir dürtü” olarak tanımlamaktadır.
Anksiyete bozukluğu tanısı alan 128 çocuk ile yapılan bir çalışmada,% 74’ünün anksiyete belirtilerinden biri olarak huzursuzluğu bildirdiği saptanmıştır.
Huzursuzluk hissi, anksiyete yaşayan tüm insanlarda ortaya çıkmazken, doktorların tanı koyarken sıklıkla aradıkları semptomlardan biridir.
Altı aydan uzun süredir huzursuzluk yaşıyorsanız, bu anksiyete bozukluğunun bir belirtisi olabilir.
ÖZET
Tek başına huzursuzluk hissi anksiyete bozukluğunu teşhis etmek için yeterli değildir, ancak özellikle sık görülürse semptom olarak tanımlanabilir.
4. Tükenmişlik
Kolay yorulmak yaygın anksiyete bozukluğunun bir başka potansiyel belirtisidir.
Bu semptom, bazılarına şaşırtıcı gelebilir, çünkü anksiyete yaygın olarak hiperaktivite veya uyarılmalarla ile ilişkilidir.
Bazıları için, yorgunluk bir anksiyete atağının ardından yaşanabilirken, diğerleri için yorgunluk kronik olabilir.
Bu yorgunluğun, uykusuzluk ya da kas gerginliği gibi diğer yaygın anksiyete belirtilerine bağlı olup olmadığı ya da kronik anksiyetenin hormonal etkileri ile ilişkili olup olmadığı net değildir.
Bununla birlikte, yorgunluğun aynı zamanda depresyon veya diğer tıbbi durumların da bir belirtisi olabileceğine dikkat etmek önemlidir, bu nedenle tek başına yorgunluk bir anksiyete bozukluğunu teşhis etmek için yeterli değildir.
ÖZET
Yorgunluk, aşırı kaygının eşlik etmesi durumunda bir kaygı bozukluğunun belirtisi olabilir. Bununla birlikte, diğer tıbbi rahatsızlıkların da sonucu olarak gösterebilir.
5. Odaklanmada Zorluk
Anksiyete raporu olan birçok insan konsantre olmakta zorlanır.
Yaygın anksiyete bozukluğu olan 157 çocuk ve gencin katıldığı bir çalışma, üçte ikisinden fazlasının konsantre olmakta zorluk çektiğini ortaya koymuştur.
Aynı bozukluğa sahip 175 yetişkin ile yapılan bir başka bilimsel çalışma da,% 90’ının konsantre olmakta zorlandığını bildirmiştir. Anksiyete ne kadar yoğun ise, konsantrasyon o kadar zorlaşmaktadır.
Bazı çalışmalar, anksiyetenin beyindeki kısa süreli bilgileri tutmaya yarayan bir tür bellek olan çalışma belleğini kesebileceğini göstermektedir. Bu, insanların yüksek anksiyete dönemlerinde yaşadıkları dramatik performans düşüşü bu durumu açıklamaya yardımcı olabilir.
Bununla birlikte, konsantrasyon güçlüğü, dikkat eksikliği bozukluğu veya depresyon gibi diğer tıbbi durumların bir belirtisi de olabilir, bu nedenle bir anksiyete bozukluğunun teşhis edilmesi için yeterli kanıt değildir.
ÖZET
Konsantrasyon zorluğu, anksiyete bozukluğunun bir belirtisi olabilir ve yaygın anksiyete bozukluğu tanı kriterleri olan ve tanısı konan kişilerin çoğunda bildirilen bir semptomdur.
6. Sinirli Olmak
Anksiyete bozukluğu olan çoğu insan da aşırı sinir duygusu yaşar.
6.000’den fazla erişkin ile yapılan yeni bir çalışmaya göre, yaygın anksiyete bozukluğu olanların %90’ından fazlası, anksiyete bozukluğunun en kötü olduğu dönemlerde kendilerini oldukça sinirli hissetmişlerdir.
Rahatsızlığı bulunmadan sinirlenen normal kişiler ile karşılaştırıldığında, yaygın anksiyete bozukluğu olan genç ve orta yaşlı yetişkinler, günlük yaşamlarında iki kat daha fazla sinirli olduklarını bildirmişlerdir.
Anksiyetenin yüksek uyarılma ve aşırı endişe ile ilişkili olduğu göz önüne alındığında, sinirliliğin ortak bir semptom olması şaşırtıcı değildir.
ÖZET
Yaygın anksiyete bozukluğu olan çoğu insan, özellikle anksiyetenin en yüksek olduğu zamanlarda, oldukça sinirli olduklarını bildirmişlerdir.
7. Kaslarda Gerginlik
Haftanın çoğu gününde kasların gergin olması sık görülen bir başka Anksiyete belirtisidir.
Kas gerginliği yaygın bir durum olsa da, bunların neden anksiyeteyle ilişkili olduğu tam olarak anlaşılamamıştır.
Kas gerginliğinin kendisinin de anksiyete duygularını arttırması olasıdır, fakat aynı zamanda anksiyetenin yüksek kas gerginliğine yol açması veya üçüncü faktörün her ikisine de neden olması mümkündür.
İlginçtir ki, kas gerginliği tedavisi ile kas rahatlatma terapisi (masaj) yaygın anksiyete bozukluğu olan kişilerde anksiyeteyi iyileştirmek için önerilmiştir. Bazı bilimsel çalışmalar bile, bunun bilişsel davranışçı terapi kadar etkili olduğunu göstermektedir.
ÖZET
Kas gerginliği güçlü bir şekilde anksiyeteyle bağlantılıdır, ancak ilişkinin sebebi iyi anlaşılmamıştır. Kas gerginliğini tedavi etmenin anksiyete belirtilerini azaltmaya yardımcı olduğu gösterilmiştir.
8. Uykuya Dalamamak
Uyku bozuklukları anksiyete bozuklukları ile güçlü bir şekilde bağlantılıdır.
Gecenin ortasında uyanmak ve uykuya dalmak konusunda zorluk çekmek en sık bildirilen iki problemdir.
Bazı araştırmalar, çocukluk döneminde uykusuzluğun yaşamın ilerleyen dönemlerinde gelişen anksiyete ile bağlantılı olabileceğini düşündürmektedir.
20 yaşın üzerindeki yaklaşık 1000 çocuğun izlendiği bir çalışma, çocukluk çağında uykusuzluğun, 26 yaşına kadar anksiyete bozukluğu gelişme riskini % 60 oranında arttırmış olduğunu göstermiştir.
Uykusuzluk ve anksiyete güçlü bir şekilde bağlantılıyken, anksiyete uykusuzluğa katkıda bulunursa, uykusuzluğun anksiyeteye katkıda bulunup bulunmadığı belirsizdir.
Bilinen şey, altta yatan anksiyete bozukluğunun tedavi edilmesi durumunda, uykusuzluğun da genel olarak iyileşmesidir.
ÖZET
Uyku sorunları, anksiyeteli kişilerde çok yaygındır. Anksiyeteyi tedavi etmek genellikle uyku kalitesini de iyileştirmeye yardımcı olabilir.
9. Panik Ataklar
Panik bozukluğu adı verilen bir tür anksiyete bozukluğu, tekrarlayan panik ataklar olarak tanımlanır.
Panik ataklar, elden ayaktan kesilmenize sebep olabilen şiddetli, ezici bir korku hissi yaratır.
Bu aşırı korku tipik olarak hızlı kalp atışı, terleme, titreme, nefes darlığı, göğüste sıkışma, bulantı ve ölüm ya da kontrolü kaybetme korkusuyla birlikte görülür.
Panik ataklar nadir durumlarda olabilir, ancak sık ve beklenmedik bir şekilde ortaya çıkarlarsa panik bozukluğunun bir işareti olabilirler.
Yetişkinlerin yaklaşık% 22’si yaşamlarının bir noktasında panik atak geçirir, ancak panik bozukluğun ölçütlerini karşılayan yaklaşık sadece % 3’ü sık sık bunları tecrübe eder.
10. Sosyal Ortamlardan Uzak Durmak
Kendinizi aşağıdaki maddeleri yaşarken bulursanız sosyal kaygı bozukluğu belirtileri sergiliyor olabilirsiniz:
- Yaklaşan sosyal etkinlikler hakkında endişeli veya korku dolu hissetmek
- Başkaları tarafından yargılanabileceğinizden veya kritize edilebileceğinizden endişeleniyorsanız
- Başkalarının önünde utanma veya aşağılanma korkusu yaşıyorsanız
- Bu korkular nedeniyle belirli sosyal aktivitelerden kaçınıyorsanız
Sosyal anksiyete bozukluğu çok yaygındır ve erişkinlerin yaklaşık% 12’sini yaşamlarının bir noktasında etkilemektedir.
Sosyal anksiyete hayatınızın erken dönemlerinde gelişir. Aslında, buna sahip olanların yaklaşık% 50’si 11 yaşına kadar teşhis edilirken,% 80’i 20 yaşına kadar teşhis edilmektedir.
Sosyal anksiyeteye sahip insanlar, gruplar halinde veya yeni insanlarla tanışırken son derece utangaç ve sessiz görünebilirler. Dışarıda sıkıntılı görünmese de, içlerinde aşırı korku ve endişe hissederler.
Bu ilgisiz gibi görünen soğuk durma durumu bazen sosyal anksiyetesi olan insanların burnu havada veya mesafeli görünmesine neden olabilir, fakat bu bozukluk aslında düşük benlik saygısı, yüksek öz eleştiri ve depresyon ile ilişkilidir.
ÖZET
Sosyal durumlardan korkmak ve kaçınmak, en sık görülen anksiyete bozukluklarından biri olan sosyal anksiyete bozukluğunun bir belirtisi olabilir.
11. Mantıksız Korkular
Örümcekler, kapalı alanlar veya yükseklikler gibi belirli şeyler hakkında duyulan aşırı korkular bir fobinin işareti olabilir.
Bir fobi, belirli bir nesne veya durum hakkında aşırı anksiyete veya korku olarak tanımlanır. Bu duygu, normal şekilde işlev görme yeteneğinizi etkileyecek kadar şiddetlidir.
Bazı yaygın fobiler şunlardır:
- Hayvan fobileri: Belirli hayvanların ya da böceklerin korkusu
- Doğal ortam fobileri: Kasırgalar veya seller gibi doğal olaylardan korkma
- Kan-enjeksiyon-yaralanma fobileri: Kan, enjeksiyon, iğne veya yaralanma korkusu
- Durumsal fobiler: Uçak veya asansör yolculuğu gibi belirli durumlardan korkma
Agorafobi, aşağıdakilerin en az ikisinden dolayı korkusu olan başka bir fobidir:
- Toplu taşıma araçlarını kullanma
- Açık alanlarda olmak
- Kapalı alanlarda olmak
- Ayakta veya kalabalıkta ayakta durmak
- Yalnız başına evin dışında olmak
Fobiler insanların % 12.5’ini yaşamlarının bir noktasında etkiler. Çocuklukta veya genç yıllarda gelişmeye eğilimlidirler ve kadınlarda erkeklerden daha yaygındırlar.
ÖZET
Günlük işleyişi kesintiye uğratan irrasyonel korkular belirli bir fobinin işareti olabilir. Çok çeşitli fobiler vardır, ancak hepsi kaçınma davranışları ve aşırı korku duygularını içerir.
Anksiyete Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir? Bilimsel ve Doğal Yolları
Anksiyeteyi azaltan ve kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olacak birçok doğal yol vardır:
- Sağlıklı Beslenme: Sebzeler, meyveler, yüksek kaliteli etler, balık, kabuklu yemiş ve kepekli tahıllar açısından zengin beslenme, anksiyete bozukluklarının ilerleme riskini azaltabilir, ancak sadece beslenme tedavi etmek için yeterli değildir.
- Probiyotik ve fermente gıdaları tüketmek: Probiyotik kullanmak ve fermente gıdalar tüketmek ruh sağlığının iyileştirilmesi ile bağlantılıdır.
- Kafeini Azaltmak: Aşırı kafein alımı, bazı kişilerde, özellikle de anksiyete bozukluğu olanlarda anksiyete durumunu kötüleştirebilir.
- Alkolden uzak durmak: Anksiyete bozuklukları ve alkol bağımlılığı güçlü bir şekilde bağlantılı olduğundan alkollü içeceklerden uzak durmak anksiyeteye yardımcı olabilir.
- Sigarayı bırakmak: Sigara içmek, anksiyete bozukluğunu kötüleştirme ile ilişkilidir. Bırakmak, zihinsel sağlığın iyileştirilmesini sağlar.
- Sık sık egzersiz yapmak: Düzenli egzersiz, anksiyete bozukluğu riskinin azalmasıyla bağlantılıdır, ancak daha önceden teşhis konulmuş olanlara yardımcı olup olmadığına dair araştırmalar birbiriyle çelişebilmektedir.
- Meditasyon: Temel meditasyon uygulamalarının, anksiyete bozukluğu olan kişilerde semptomları önemli ölçüde azalttığı gösterilmiştir. Ancak daha fazla bilimsel araştırma yapılması gerekmektedir.
- Yoga Yapmak: Düzenli yoga yapmanın anksiyete bozuklukları tanısı konan kişilerde semptomları azalttığı, ancak daha kaliteli bilimsel araştırmalara ihtiyaç duyulduğu gösterilmiştir.
SONUÇ
Besin açısından yoğun sağlıklı beslenmenin, psikoaktif maddelerin bırakılması ve stres yönetimi tekniklerinin uygulanması, anksiyete belirtilerinin azaltılmasına yardımcı olabilir.
Anksiyete bozukluğu için ne zaman profesyonel yardım alınmalı
Anksiyete yorucu olabilir, bu nedenle semptomlarınız şiddetliyse profesyonel yardım almak önemlidir.
Çoğu gün endişeli hissediyorsanız ve en az altı aydır yukarıda belirtilen belirtilerden bir veya daha fazlasıyla karşılaşırsanız, bu bir anksiyete bozukluğunun belirtisi olabilir.
Ne kadar zamandır bu semptomları yaşamış olursanız olun, duygularınız hayatınıza müdahale ediyor gibi hissediyorsanız, profesyonel yardım almalısınız.
Lisanslı psikologlar ve psikiyatristler anksiyete bozukluklarını çeşitli yollarla tedavi etmek için eğitilmiştir.
Bu genellikle bilişsel davranışçı terapi, anti-anksiyete ilaçları veya yukarıda listelenen bazı doğal terapileri içerir.
Bir profesyonel ile çalışmak, endişenizi yönetmenize ve semptomlarınızı olabildiğince çabuk ve güvenli bir şekilde azaltmanıza yardımcı olabilir.
ÖZET
Yaşamınıza müdahale eden kronik anksiyete belirtileri yaşıyorsanız, profesyonel yardım almak önemlidir.
Sonuç Olarak
Anksiyete bozuklukları, çeşitli semptomlarla ilişkilendirilir.
En yaygın olanlardan biri, günlük işleyişi bozan aşırı ve müdahaleci endişedir. Diğer belirtiler, ajitasyon, huzursuzluk, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, sinirlilik, gergin kaslar ve uyku sorununu içerir.
Tekrarlanan panik ataklar panik bozukluğuna işaret edebilir, sosyal durumlardan korkmak ve kaçınmak sosyal kaygı bozukluğuna işaret edebilir ve aşırı korkular özgül fobi bozukluklarının bir işareti olabilir.
Hangi tür kaygılara sahip olursanız olun, lisanslı bir sağlık hizmetleri uzmanı ile çalışırken rahatlamak için kullanabileceğiniz birçok doğal çözüm vardır.