Asıl hoşunuza gidecek mesele şu ki, çoğu hastane doğum tarihinizin çok öncesinde ön kayıt yaptırmanıza izin veriyor. Bu yüzden, hasta kabul evraklarınızı doğum tarihinizden çok daha önce doldurmuş ve resmi işlerinizi hazır hâle getirmiş olabilirsiniz. Hâl böyle olunca karnınız burnunda doğum yapmak ile meşgul iken veya doğumdan sonra resmi yazıları okumak zorunda veya bir sürü formu doldurmak zorunda kalmazsınız.
25 Haftalık Bebek Boyutu
25 haftalık bir bebek, kabaca tarif etmek gerekirse bir karnabahar büyüklüğüne ulaşır. Artık bebeğinizin boyu yaklaşık 34 cm uzunluğa ve 630 gr ağırlığa ulaşmış durumdadır.
25 Haftalık Gebelik Kaç Aylıktır?
25 haftalık gebelik sırasında gebeliğinizin beş ay ve iki haftalık kısmını geride bıraktınız demektir. Normal bir matematik hesabına göre 25 haftalık bir hamilelikte 6. ayın ortalarında olmanız gerekir. Ancak senenin birçok ayı 30 günden fazla olduğu için, bu fazladan günler gebelik hesaplanır iken göz önünde bulundurulur.
25 Haftalık Gebelik Belirtileri
Gebeliğinizin 25. haftasında kendinizi olabildiğince enerjik hissetmenizin yanı başında, aynı zamanda her geçen gün bebeğinizin ağırlığını da hissetmeye başlamışsınızdır. 25 haftalık gebelik belirtileri şunlardır:
- Uyku problemi: Bu dönemde uykuya rahat dalamamanızın birçok sebebi olabilir. Bunlardan bir tanesi yakın zamanda gerçekleşecek olan doğum tarihinizin yaklaşması sebebi ile oluşan tedirginlik ve endişe hâli olabilir. Belki de bu uyku probleminizin arkasında karmakarışık bir hâl almış olan hormonlarınız veya gün geçtikçe büyüyen karnınız olabilir. Bunların hepsi uykusuzluk sorununuzun muhtemel sebeplerinden birisi olabilir. Uykuya biraz daha rahat dalabilmek için kendinizce farklı stratejiler geliştirmeyi deneyebilirsiniz. Bu stratejilerden bir tanesi günün erken saatlerinde gereğinden fazla su içmek olabilir. Bu şekilde yatma zamanınıza doğru su içme ihtiyacınızı giderek azaltmaya başlayabilirsiniz. Böylece, gece boyunca uykunuza daha az tuvalet molası vermiş olacaksınız.
- Sık idrara çıkma: Artık bebeğiniz günden güne büyüdüğü için mesanenize baskı yapmaya başlar. Bu da, sizin sık sık tuvalet ihtiyacınızın ortaya çıkmasına ve olup olmadık zamanda idrar yapmaya gitmenize sebep olur.
- Kabızlık: Aslında günlük egzersiz yapmak her gün düzenli yürüyüş yapmak kadar kolay bir aktivitedir. Bununla birlikte bol miktarda su içmek ve bol miktarda lifli yiyecekler yemek sağlıklı ve fit kalmanıza yardımcı olabilir.
- Hemoroit: Aynı semptomları şahsen biz tecrübe etmediğimiz için anal bölgedeki bu şişmiş varis damarları hakkında duygularınızı yeterince paylaşamıyorum. Ancak hemoroitler özellikle gebeliğin ikinci yarısında bulunan kadınlarda sık görülen bir rahatsızlık tipidir. Bu rahatsızlığın en büyük nedeni bebeğinizin sindirim sisteminize uygulamış olduğu hafif şiddetli baskıdır. Şunu kesinlikle size temin edebilirim ki kabızlık bu rahatsızlığa yardımcı olacağı yerde durumun daha da kötüleşmesine yardımcı oluyor. Bununla birlikte, kabızlığı kontrol altına almak sadece tuvaletinizi yaparken zorlanmanızı önlemeye yardımcı oluyor. Böylelikle kabızlık, ileri dönemde oluşacak olan muhtemel şişlik ve rahatsızlıkların da önüne geçmiş olur.
- Gaz ve şişkinlik: Hormonlarınız dengesiz veya yavaş olması sindiriminizin yavaşlamasına sebep oluyor. Bu sebeple midenizde olması gerekenden fazla gaz ortaya çıktığı için karnınızda gereksiz bir şişkinlik hissi beliriyor.
- Mide ekşimesi (reflü): Hamilelik süresince karşılaştığınız tüm karın problemleri listenize mide yanmasını da eklemeyi kesinlikle unutmayın. Bebeğiniz sindirim sisteminizi devamlı zorladığı için bu durum mide asidinin yemek borunuzdan yukarı doğru çıkmasına sebep olur. İşte, diğer adı reflü olan ağrılı mide yanmasının sebebi tam olarak bu durumdur. Reflü tipi mide hastalıklarının tedavisinde kullanılan çoğu antasit ilaçları, hamilelik süresince bebeğinizin ve sizin güvenliğinizi tehlikeye atacak tehlikeli yan etkilere sebep olmamalıdır. Böyle bir sonuçtan emin olmak için bu tür ilaçları kullanmadan önce her zaman doktorunuza danışın! Antasitler güvenli olmalarının yanı sıra ek bir bonus olarak bol miktarda kalsiyum içermelidir. Bununla birlikte gebe olan kadınlar yağlı ve baharatlı yiyecekleri tüketmekten mutlak surette kaçınmalıdır. Çünkü özellikle yatmadan önce bu yiyecekleri yemek mide ekşimesinin en büyük sebeplerinden birisidir.
- Braxton Hicks Kasılmaları (yalancı doğum sancıları): Bu küçük “pratik kasılmalar” hamileliğinizin 28. haftası civarında ortaya çıkmaya başlar, ancak bazı anneler bu kasılmaları daha erken tecrübe edebilirler. Eğer bu yalancı kasılmalara maruz kalırsanız aniden rahminizin oldukça sert ve sıkı bir şekle dönüştüğünü, ancak aradan fazla bir zaman geçmeden bu durumun normale döndüğünü fark edersiniz. Neyse ki, Braxton Hicks kasılmaları hamilelik sürecinde çok sık ve düzenli aralıklar ile başınıza gelmez. Eğer kasılmanın olduğu anda bulunduğunuz pozisyonu değiştirirseniz, bu kasılmadan da eser kalmaz. Aslında gerçek doğum kasılmaları, art arda tekrarlanır. Ayrıca Braxton-Hicks kasılmaları ile karşılaştırıldığında onlardan daha güçlü ve daha sık olma eğilimindedir. Eğer 28. hafta dolaylarına denk gelen kasılmalarınızın gerçek bir doğum sancısı olması ihtimalinden endişeleniyorsanız derhal doktora başvurunuz. Çünkü daha önce denediğiniz stratejiler işe yaramıyorsa erken doğuma giriyor olabilirsiniz. Zaten bazı anneler, örneğin ikizlere hamile olan ve gebeliğinin 25 haftalık kısmını geride bırakmış olan anne adayları erken doğuma girme riski altındadır. Ancak, doğum sancısı erken bir evrede yakalanırsa bazen erken doğum riski durdurulabilir.
25 Haftalık Gebelikte Annedeki Değişiklikler
25 haftalık gebelik dönemine gelene kadar toplamda yaklaşık 6,5 ile 8 kilo almış olmanız gerekir. Eğer ikizlere 25 haftalık hamile iseniz, almış olmanız gereken kilo doğal olarak daha fazla olacaktır. İki bebeklere gebe bir anne adayının alması muhtemel kilo aralığı ise 11,5 ila 18 kilo arasında olacaktır.
25 haftalık hamileyken kilo alımı sizin için bir endişe kaynağı olabilir. Uzmanlar hamilelik süresince yavaş ve istikrarlı bir şekilde kilo almanız gerektiğini her seferinde bizlere hatırlatıyor. Ancak bu süre zarfında özellikle ikinci üç aylık dönemde (trimester) kilo artışının fazla olması sıkça görülen bir hadisedir. Bu alınan kilonun bir kısmı hamile kadınların gebeliğin ortasındaki su ağırlıklarından kaynaklanıyor olabilir. Gerçeği söylemek gerekirse bir gebe kadının her hafta aynı ağırlıkta kilo alması beklenemez. Doğal olarak gebelik sürecinde bazı dalgalanmalar olacağı herkes tarafından öngörülebilir. Doktorunuz sizin sağlıklı bir şekilde kilo almanızı öncelik olarak hedeflediği sürece siz de ve bebeğiniz de sağlıklı olacaktır.
Bu yüzden, “birkaç kilo daha fazla alayım” diye kendi kapasitenizi zorlamak size kardan çok zarar getirir. Ancak sağlıklı beslenmeye özen gösterin ve günlük egzersizlerinizi aksatmamaya çalışın. Bununla birlikte, eğer kilo almanız gerçekten bir sorun teşkil ediyorsa doktorunuz sizi bundan haberdar edecek ve gerekli önlemleri alacaktır. Kilonuz hakkında kendinizi çok fazla strese sokmak yerine, 25. haftasında olan hamile karnınızın içinde neler olduğuna odaklanmaya çalışın. 25. haftadaki fetal (cenin) hareketleri daha belirgin hale gelir. Zaten muhtemelen bazı şekilleri ve hareketleri kendiniz de fark ediyorsunuzdur. Bebeğinizin çok fazla tekme attığını hissettiğinizde, onun uyanık olduğunu; herhangi bir tekme veya hareket hissetmediğiniz zaman ise muhtemelen içerde şekerleme yaptığını anlıyorsunuzdur.
25 haftalık hamilelik sırasında içeriden hissettiğiniz düzenli hareketler, sağlıklı ve aktif bir bebeğiniz olduğunun en büyük işaretidir. Eğer bebeğinizin bir süredir hareket ettiğini hissetmediyseniz ve her şeyin yolunda gittiğine dair içinize bir kurt düştü ise size birkaç tane uygulama önerebilirim. Böyle bir durumda vakit kaybetmeden biraz buzlu su içebilir, biraz müzik dinleyebilir veya eşinizden size hafif bir masaj yapmasını isteyebilirsiniz. Bu şekilde minik bebeğiniz uyanıp size birkaç tekme veya yumruk sallayacaktır!
25 Haftalık Gebelik Görüntüsü
25 haftalık gebelik sırasında bebeğiniz önceki haftalara göre daha şişman ve saçları daha fazla uzamaya başlıyor! Bebeğiniz bu haftadan itibaren yeni farkına varmaya başladığı denge hissinin tadını çıkarmaya çalışıyor, çünkü 25 haftalık fetüsünüz artık hangi tarafın yukarı hangi tarafın aşağı olduğunu öğrenmeye başladı.
Doktorunuz bebek için ekstra izleme emri vermediği sürece, 25. hafta içinde ultrasona girmenize gerek yok. Ancak daha önceki haftanın ultrason kontrolünü henüz yapmadıysanız, bu hafta yaptırabilirsiniz. Ayrıca, kadın doğum uzmanı ile bu ay içinde henüz görüşmediyseniz bu ay bir kez mutlaka görüşmelisiniz. Zaten 28. haftadan itibaren doğum uzmanı ziyaretleriniz iki haftada rutin hale gelecek.
Bu arada, glikoz testi 24 ve 28 haftalar arasında yapılması gereken önemli bir testtir. Bu nedenle eğer bu testi yaptırmaya henüz gitmediyseniz, vakit kaybetmeden yakın bir tarih için doktorunuzdan bir randevu ayarlayın. Doktorunuz muhtemelen testten birkaç saat öncesinde yemek yemeyi bırakmanızı isteyecektir. Elbette bu durum özellikle 25 haftalık hamile olan bir bayan için çok da eğlenceli bir durum değildir. Daha sonra sizden şekerli bir çözelti (glikoz şurubu) içmenizi isteyebilir. Vücudunuzun şekeri nasıl işlediğini görmek için kanınız alınır. Bu test, gebelik diyabetini olup olmadığınızı ortaya çıkaracaktır. Eğer sonuçlar olumsuz bir bulguya işaret ediyorsa, bu durumda doktorunuz sizden daha başka testler yaptırmanızı isteyebilir.
Gebeliğin 25. Haftasında Yapılacaklar
25 haftalık gebelik sırasında yapılacaklar aşağıdaki gibidir:
- Trend olan hamile kıyafetleri satın alın!
- Uçak ile son yolculuğunuzu yapın!
- Bebeğinize banyo yapması için gerekli malzemeleri tedarik etmeye başlayın!