Adatepe köyünde  yerleşim antik çağlarda başlamış, İlyada destanında “Gargaros”olarak adı geçen beldedir ve yerleşim bulunduğumuz yüzyılda da sürmektedir. Köyün bulunduğu belde Atina, Truva, Midilli, Pers, Roma, Selçuklu İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetleri görmüş. En güzel tarafı ise bu uygarlıkların izlerini hala taşımaktadır.Bir çok uygarlığın oluşturduğu taş işçilikleri hala günümüz binalarda ve evlerde görülmektedir. Çevrede betonlaşmanın başlaması nedeniyle bu tarihi köyü korumak amaçlı  1989 yılında köyde sit alanı ilan edilmiştir. Bu köye artan talep sayesinde İstanbul’u bırakıp yerleşen kişilerin çabalarıyla Türkiye’de en ünlü kaçış rotaları arasına girmeyi başardı. Ancak bundan yıllar önce köy unutulmak üzereyken bir grup İstanbullu sanatçı arkadaş Çanakkale gezileri sırasında bu hayalet olmak üzereyken bulunur ve burayı keşfederler.Daha sonradan ise bir çok restorasyon çalışması sayesinde şuan ki bulunan halini alır.Bu arkadaş grubu sayesinde şuan bir çok evler turizme kazandırılmıştır.

ADATEPE KÖYÜ’NE NASIL GİDİLİR ?

Adatepeye ulaşım sandığınız gibi çok zor değildir.İstanbul ve Bursa gibi büyükşehirlere  oldukça yakın mesafede yer alır. Bu beldeye gitmek istiyorsanız İzmir-Çanakkale yolu üzerinde Küçükkuyu’ya dan 3 km. uzaklıktadır. Hemen her şehirden Çanakkale’ye otobüsle ya da kendi aracınızla ulaşmanız mümkündür. Eğer otobüs veya kendi aracınız ile gitmek istemezseniz Balıkesir Edremit Koca Seyit Havalimanı‘na haftanın hemen hemen her günü yaklaşık bir saat süren yolculuk ile aktarmasız uçuşlarla buradan da Adatepe Köyüne ulaşabilirsiniz. Kesinlikle görülmesi gereken bir yer.

  • İstanbul ile Adatepe Köyü arasında 5 saat 37 dakika vardır. 
  • İzmir ile Adatepe Köyü arası 3 saat 20 dakika kadar sürmektedir.
  • Ankara ile Adatepe Köy arası  8 saat 40 dakika sürmektedir.
  • Çanakkale ile Adatepe Köyü arası 1 saat 20 dakika sürmektedir.

ADATEPE KÖYÜNDE GEZİLECEK YERLERİN LİSTESİ

Adatepe – Taş Mektep

Bir grup sanatçı arkadaşın bu köyü keşfettikten sonra güzelleştimek için çalıştıklarını sizlere bahsetmiştim.Bu arkadaş grubu daha sonra köyün etkisiz kalan ilkokul binasını valilikten kiralayıp, bu arkadaşlar binayı restore edip, ilk olarak bir düşünce merkeziolarak kullanıma açmışlar. Adını Taş Mektep koydukları merkezin, felsefeden sanat tarihine, edebiyattan tarihe ve daha bir çok konuda bir fikirlerin üretildiği bir alan oluşmuştur.Serbest atölye çalışmaların olduğu bu yerde tatillerini daha verimli ve bilgi dolu geçirmek isteyenler için bir çok etkinliğe katılıp bir çok kişi ile tanışabilirsiniz.Herkesin katıldığı bu çalışmalarda bilgiler üreterek farklı konularda birçok şey öğrenebilirsiniz.

Adatepe – Zeytinyağı Müzesi

Zeytinyağı Müzesi Türkiye’de türünün ilk örneği olan bir müzedir. Adatepe’nin yolu üzerinde bulunan eşsiz bir yerdir.Yerli ve yabancı bir çok ziyaretçiyi 2001 yılından beri ağırlamaktadır. Küçükkuyuda ki eski bir sabunhanenin müzeye dönüştürülmesi ile birlikte köy halkı da bu müzeye destek olarak burada bir çok zeytinyağı yapımında kullanılan araçlar,  taşıma saklama toplama aletleri ve sabun yapımında kullanılan gereçler sergilenmektedir. Bunca zeytinyağı ve sabunları görmüşken eviniz ve yakında dostlarınız için zeytinyağı ve sabun ürünlerini müzenin hemen yanında bulunun küçük bir dükkandan satın alarak sevdiklerinizi sevindirebilirsiniz.Müze haftanın yedi günü saat 8:30 ile 18.30 arasında hizmet vermektedir.Buraya uğramadan asla geçmeyin.

 Adatepe – Zeus Altarı

Adatepe Köyün en önemli ziyaret noktalarından biri olan Zeus Altarı Edremit Körfezi ve Kaz Dağları manzarasına hakim bir konumda yer almaktadır. Mitolojide Athena , Hera ve Afrodit’in katıldığı güzellik yarışmaları yapılan ve o dönemde ” İda ” adı verilmiş. Ayrıca rivayete göre Zeus’un Truva savaşını izlediği yer olarak da bilinir. Zeus’un sunağının da ev sahipliği yapan bu yer önceden Yunanlıların Zeus için kurban adadıkları yer olarak da bilinirmiş.Köyün girişinde ki tabelaları takip ederek ulaştığınız bu yer, taş merdivenler ile tepeye çıkarken manzara sizleri büyüleyecek ve fotoğraf çekmek için can atacaksınız. Tarihi birer bir hissedeceğiniz bu yeri listenizin bir ucuna koymalısınız.

Adatepe – Taş Evler

Köyün içine girer girmez sizleri karşılayacak ve sokaklarında kaybolmak isteyeceğiniz tarihi taş evler ile karşılaşacaksınız. Muhteşem bir şekilde restore edilen bu evler çoğunlukla taş Rum evleri var. Köyün üst mahallelerinde az bile olsa Osmanlı tipi evlerde bulunmaktadır.Restoran ve otel olarak hizmet vermektedirler. Bu köyü gezerken müthiş manzaralı bir yamaçta ,deniz manzarasını azda olsa gören bir şekilde kurulduğunu göreceksiniz. Bunun nedeni ise denizden gelen işgalci kötü korsanlardan köyü korumak için. Uzun yıllar geçtikten ve korsanların azalması ile birlikte köy yavaşça şuan bulunan Küçükkuyu’ya doğru genişlemiştir.Bununla birlikte sahil kasabası olarak gelişmeye başlamıştır.

Adatepe – Hüseyin Meral Zeytinyağı ve Sanat Evi

Burası antioksidan ve vitamin açışından oldukça zengin olan sağlıklı zeytin sütünün üretim merkezleridir.Bu zeytinler Kaz Dağı eteklerinde 300-400 metre yükseklikte yaşayan oksijeni bol olan yayla havasında bulunan zeytin ağaçlarından elde edilen zeytinlerden yapılır.Türkiye’de üretimi tek olan bu yer yabancı turistlerinde ilgisini bir hayli çekmektedir.Buraya uğradığınızda kesinlikle denemelisiniz.

ADATEPE KÖYÜ OTLU DONDURMA

Adatepe köyüne girer girmez sizler karşılayan geleneksel taş evlerde güzel otantik ve bir o kadar da sağlıklı kahvaltı yerlerinde güne başlayabilirsiniz.Bunun yanı sıra köy çay bahçelerinde tavşan kanı çay içip keyifli sohbetler edebilirsiniz. Köy kahvesinin hemen yanında bulunan yerde muhakkak yemeniz gereken bir şey varsa o da Otlu Dondurmadır.Çok farklı bir lezzet deneyimleyeceğiniz bu yeri kesinlikle ziyaret etmelisiniz.Tatlıdan sonra güzel bir Hurmalı Kahve içerek gününüzü güzelleştirebilirsiniz.

ADATEPE KÖYÜNDE KONAKLAMA

Adatepe Köyüne gelip gezilecek bir çok yer olunca hali ile konaklama ihtiyacı duyabilirsiniz.Köyde bulunan restore edilmiş olan taş ev otellerinde biri olan Hünnap Han’da  ya da Blue Hotel ile Adatepe Ida’da konaklayabilirsiniz. Otelde konaklamak yerine bir alternatif daha kamp yapmayı seviyorsanız, Kazdağı Milli Parkı’nda Kamp yapabilir ve doğa ile iç içe olabilirsiniz.

Umarım sizlerde bu yerleri kendiniz  deneyimleyerek bizlerle anılarınızı ve resimlerinizi  paylaşabilirsiniz.

Kaynak: Haber merkezi