Öncelikle Yunan mimarisinde önde gelen yapı türünden bahsetmek gerekiyor. Yunan dönemi mimarisinin en önemli olan yapı türleri, şüphesiz tapınaklardı.
Yunan tapınağı ise İlk Çağ zamanında Batı Anadolu üzerindeki yerleşimlerde olan megaron türlü yapıların zaman içerisinde gelişmiş örnekleridir. Bu kapsamda ilk Yunan tapınakları ise genelde kerpiç ve ahşap malzemeden yapılmıştı. Bu yüzden de günümüze dek gelememiştir.
Arkaik Devir zamanından başlamış ve tapınaklar çok daha dayanıklı yapıda olan mermer, kesme taş ve kireçtaşından yapılmaya başlanmıştır. Ayrıca Yunan tapınakları, o dönemki Mısır tapınaklarından değişik şekilde akropol ismi verilmiş olan yüksek tepelerin üstüne yapılmıştır.
Antik Dönem Yunan Mimarisinde Düzenler
Antik Dönem Yunan mimarisinde düzenler, toplam 2 tane şeklindeydi. Bu düzenlerin adı ise “iyon” ve “dor” düzenleri idi.
Buna ek çok yaygın kullanılmayan ama erken devirlerde karşılaşılan “Aiol Düzeni”nden söz etmek gerekiyor. Ancak bu düzenler, kısa bir zaman sonrasında ortadan kalktı.
Daha sonrasında ise MÖ 3.yüzyıla doğru 4. Bir tane düzen daha ortaya çıkar ve bu düzen ise “Korint Düzen” olarak adlandırılır. Bu dönem ise aslında “Helenistik Dönem”e doğru bir zamana denk gelir.
Daha da sonraki bir dönemde, Roma devri zamanında “Korint” ile “İyon” düzenin birlikte kullanılması neticesinde “Kompozit Düzen” ismi verilen melez düzen ortaya çıkarılmıştır. Ancak Roma döneminin daha ileriki zamanlarında eskiden olduğu kadar bu mimari düzenlere pek sadık kalınmamıştır.
Pek çok farklı düzen kullanılmış ve bazı düzenler ise deforme edilerek kullanılmıştır.
