Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Bizi partizanlıkla suçlayacak en son kişi Ekrem İmamoğlu’dur. Çünkü göreve geldiği andan itibaren partizanlık nasıl yapılır tüm Türkiye’ye gösteren kişidir. Dönüp aynaya baksınlar, partizanlık nasıl yapılıyormuş görecekler. Bizim polemikle, yalanlarla, iftiralarla hiçbir zaman işimiz olmayacak" dedi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye’nin en büyük çevre projelerinden olan İzmit Körfezi Dip Çamuru Projesi’ni yerinde inceledi. Şantiye alanını gezen Bakan Kurum, "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte Körfez’imizi geleceğe en güzel haliyle taşımak için tarihimizin en kapsamlı dip çamuru temizliği projesini yürütüyoruz. Bu proje aynı zamanda Avrupa’nın en büyük çevre projesi durumunda. 2022 yılında yine İzmit ziyareti esnasında karar verdiğimiz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla birlikte başlattığımız ve bugün itibarıyla 3.6 milyar liralık yatırım bedeliyle yürüttüğümüz proje kapsamında tam 570 bin metrekarelik alanı temizlemiş bulunmaktayız. Bu kapsamda 665 bin metreküp az önce dip çamurunu Körfez’in dibinden çıkardık, atığı da burada kurutma işlemini yapmak suretiyle depolama sahasına naklettik. İnşallah projemizin tamamlanmasıyla birlikte toplamda 3.5 milyon metreküp dip çamurunu temizleyeceğiz. 330 bin kamyon dip çamurunu Körfez’imizden alacağız ve burada kurutma işlemini yaptıktan sonra da atığı yine bertaraf etmek üzere depolama alanına nakletmiş olacağız" diye konuştu.

"Marmara’mızı, Körfez’imizi en güzel haliyle gelecek nesillerimize emanet etmiş olacağız"

Dip çamuru temizlendiğinde denizdeki oksijenin artacağını söyleyen Kurum, "Çamur içerisinde maalesef ekosistem hayat sürmeye çalışıyor. Oradaki ekolojik dengeyi bozan, canlı yaşamını maalesef en aza indiren oksijen seviyesini bu durumdan bir an önce Körfez’imizi kurtarmak için projeyi gerçekleştiriyoruz. Proje tamamlandığında buradaki oksijen miktarı artacak ve daha önce büyüklerimizin bize anlattığı yeni balık türlerini görmeye başlayacağız. Kocaeli Körfezi’nde vatandaşlarımız huzur içerisinde hem denizin güzelliğinden hem bölgedeki doğal güzelliklerden istifade edebilecek. En önemlisi de Marmara’mızı, Körfezimizi en güzel haliyle gelecek nesillerimize, çocuklarımıza emanet etmiş olacağız. İnşallah ülkemizin cennet köşesi İzmit Körfezi’miz o eski günlerdeki gibi yeniden tertemiz olacak" şeklinde konuştu.

"Emin olun yarın bir müsilajla daha karşı karşıya kaldığımızda bu aziz millete cevap veremeyecekler"

İzmit Körfezi’nde gösterilen hassasiyetin aynısının Marmara Denizi’nde yaşanan müsilaj probleminde gösterildiğini dile getiren Bakan Murat Kurum, "Türkiye’nin en geniş katılımlı çevre seferberliği Marmara Denizi Koruma Eylem Planı. Bugün de eylem planımız kapsamında çalışmalarımız halen devam etmektedir. Geldiğimiz noktada Marmara Denizi’miz, Körfez’imiz emin olun bir önceki günden daha temiz durumdadır. Kötüye gidişatı hep birlikte bu yapmış olduğumuz çalışmalarla birlikte durdurduk ve durdurmaya devam edeceğiz. Biz üstümüze düşen sorumluluğu yapıyoruz ama o gün protokole bağlı kalarak yapmaları gereken görevleri yapmayan maalesef belediyelerimiz var. Bu noktada Marmara Denizi’mizin temiz olması, hem insanımızın hem de buradaki canlı varlığının sağlığı ile ilgili bir konu. Yarın imza altına aldığımız bu projeleri ve burada sorumlulukları olan belediyelerimizi, bu sorumluluklarını yerine getirmeyen belediyelerimiz emin olun bu aziz millet cevap veremezler. O gün oturduğumuzda bir karar aldık. Marmara Denizi Koruma Eylem Planı çerçevesinde tüm belediyelerin sorumluluklarını belirledik ve bu sorumluluklar dahilinde bakanlığımız üstüne düşen tüm vazifeleri gerçekleştirmektedir. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Marmara’nın, Körfez’in temizlenmesi adına sorumluluğunu yerine getirmektedir. Ancak diğer belediyelerimize baktığımızda maalesef tüm belediyeler olarak imzalanan protokollere uyulmamaktadır. Buradan bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Marmara Denizi’ne kıyısı olan tüm belediye başkanlarımız Marmara Denizi Eylem Planı çerçevesinde yapmaları gereken işleri, almaları gereken sorumlulukları bir an önce alsınlar. Emin olun yarın bir müsilajla daha karşı karşıya kaldığımızda bu aziz millete cevap veremeyecekler. O yüzden bir an önce kendilerine çağrımız bu görevlerini yerine getirsinler" ifadelerini kullandı.

"Tarımda, turizmde, sanayide, ulaşımda 2053 net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda adımlarımızı atıyoruz"

Müsilaj sorununun iklim değişikliği ile ilgili doğrudan ilişkili bir problem olduğunu söyleyen Bakan Kurum, "Biz Türkiye olarak iklim değişikliği ile ilgili mücadelemizi 22 yıldır Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sürdürüyoruz. Bugüne kadar hep çevre ve insan merkezli çalıştık. İnsanımızı odaklayan projeler yürüttük ve bu konuyu Türkiye’nin milli güvenlik meselesi olarak gördük. İklim değişikliğine uyum içinde ülkemiz için bu kapsamda hem Avrupa Birliği Mutabakatı’na uyum hem de Yeşil Kalkınma Projesi olarak değerlendirdik ve bu kapsamda istisnasız şekilde emin olun tüm sektörleri içeren eylem planlarımızı ortaya koyduk. Tarımda, turizmde, sanayide, ulaşımda 2053 net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda adımlarımızı atıyoruz. İnşallah devletimiz, belediyelerimiz ve vatandaşlarımızla birlikte yaptığımız çalışmalarla iklim değişikliğine karşı yaşadığımız sel, yangın felaketlerine, aşırı yağış ve dolu sebebiyle şehirlerimize vermiş olduğu bu afetlerin zararını en aza indirmek için eylem planları çerçevesinde adımlarımızı atıyoruz. İstiyoruz ki Marmara Denizi’ni tertemiz hale getirelim. İstiyoruz ki iklim değişikliği kaynaklı afetlerde vatandaşlarımızın canına, malına zarar gelmesin. Bu mücadeleyi inşallah hep birlikte atmaya devam edeceğiz. Bu kararlılıkla projelerimizi inşallah yapmaya devam edeceğiz. Birinci etap projemizi tamamladık. İnşallah diğer etaplarımızı da hızlı şekilde süreçlerini, projelerini yürütmek suretiyle 2028 yılına geldiğimizde körfezimiz, Marmara’mız eskisinden daha temiz olacak. Yeniden o canlıları görmeye devam edeceğiz" dedi.

"Dönüp aynaya baksınlar, partizanlık nasıl yapılıyormuş görecekler"

Basın mensuplarının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kendisinin atamaları imzalamadığı ve ve partizanlık yaptığı iddialarını sorması üzerine Bakan Kurum, "Bizi partizanlıkla suçlayacak en son kişi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’dur. Çünkü göreve geldiği andan itibaren partizanlık nasıl yapılır tüm Türkiye’ye göstermiş kişidir. Başta seçim meydanlarında kimseyi işten çıkarmayacağını ifade edip, bu sözleri verip, ardından da büyükşehir belediyesine geldiğinde on binlerce kardeşimizi işsiz bırakmış olan kendileridir. Yine bugün baktığınızda İBB’ye işçi alımı noktasında ittifaklarının parti örgütlerinin referansıyla süreci yürüttüklerini tüm İstanbul, tüm Türkiye bilmektedir. Yine belediye bünyesinde yapılan projelerde, yatırımlarda kendi yandaşlarına, kendi ittifak ortaklarına bu ihaleleri nasıl verdiğini tüm Türkiye, tüm İstanbul bilmektedir. Dönüp aynaya baksınlar, partizanlık nasıl yapılıyormuş görecekler. Dolayısıyla bizi partizanlıkla suçlayacak en son kişi Ekrem İmamoğlu’dur" diye konuştu.

"Telefonla bugün bana ulaşan, problemlerini ileten kendisi değilmiş gibi hareket ediyor"

İmamoğlu’nun bugün kendisini aradığını aktaran Bakan Kurum, "İstanbul’la ilgili yapılması gerekenlere ilişkin görüşme talep ettiler. Ben de memnuniyetle bunu karşılayacağımı ifade ettim. Telefonla bugün bana ulaşan, daha önce aradığında sorunlarını, problemlerini ileten kendisi değilmiş gibi hareket ediyor. Önce samimi olacaksınız. Önce milletinize doğruları söyleyeceksiniz. Sonra da eğer bir yanlışlık varsa, eğer bir hata varsa bunu ifade edebilirsiniz. Aradığınız zaman ulaşabiliyorsanız, sorunlarınıza ilişkin çözümleri iletebiliyorsanız, bu çözümleri bir masada konuşabiliyorsanız, protokole bağlayabiliyorsanız eğer burada bir partizanlık söz konusu değildir. Ancak protokole bağladığınız işlerde samimi değilseniz, yükümlülüklerinizi yerine getirmiyorsanız, üstüne üstlük çıkıp bir de temel atmama törenleri gibi yeni törenler üretiyorsanız, sizin samimiyetinizi bizler sorgularız. Dolayısıyla kendilerine tavsiyemiz bir an önce işe odaklanmasıdır. Milletimiz bizden iş bekliyor. Milletimiz bizden yatırım bekliyor. İstanbul’un deprem, çevre sorunları varken müsilajla ilgili yapmaları gereken varken, Paris’te, Roma’da boy gösterebilenler oturacaklar işlerin başında milletimizin işini, problemini çözmek adına da gerekli iradeyi gösterecekler. Bizim polemikle, yalanlarla, iftiralarla hiçbir zaman işimiz olmayacak. Bizi bu alana maalesef çekemeyecekler. İşlerine odaklanmalarını, işlerini, taahhütlerini ve seçim meydanlarında verdiği sözleri tutmalarına yönelik adımları atmalarını kendilerine tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu.

"Herkes koşulsuz şartsız şekilde bu protokole imza attı"

Müsilajla mücadelede sorumluluğunu yerine getirmeyen belediyelere yapılan protokole göre cezai müeyyide olup olmadığı ve sürecin nasıl işlediği sorusu üzerine Bakan Kurum, "Herkes koşulsuz şartsız şekilde bu protokole imza attı. Dolayısıyla Kocaeli Büyükşehir Belediyesi hiçbir bahanenin arkasına sığınmıyorsa eğer, diğer belediyelerden de beklentimiz budur. Bu kapsamda vatandaşımızın can sağlığını, huzurunu ilgilendiren bu konuya ilişkin belediyelerden bir an önce o protokole uymalarını ve sorumluluklarını yerine getirmelerini bekliyoruz. Getirmedikleri takdirde vatandaşımızın can ve mal güveni adı altında biz de bakanlık olarak harekete geçeceğiz. O gün protokole imza atıyorsak eğer, bugün de bunun gereğini hep birlikte yapmak durumundayız" ifadelerini kullandı.

"2025 yılında 11 ilimizde evine girmemiş hiçbir depremzede kardeşimiz kalmayacak"

Gelen soru üzerine 6 Şubat depremine değinen Kurum, "En son 6 Şubat Kahramanmaraş depremine hep birlikte o kara güne uyandık. Binlerce kardeşimizi maalesef toprağa verdik. Devletimiz, milletimiz tek yürek olduk. İlk günden itibaren yapılması gereken çalışmaları başlattık. Bugün itibarıyla 283 bin konutun şantiyesi 11 ilimizde başladı. Yaklaşık 76 bin konutun teslimini gerçekleştirdik. İnşallah yıl sonuna kadar 200 bin konutun teslimini gerçekleştirecek ve 2025 yılına geldiğimizde vatandaşlarımıza verdiğimiz sözler doğrultusunda deprem şehirlerinde 11 ilimizde evine girmemiş hiçbir depremzede kardeşimiz kalmayacak ve bu anlayışla hep birlikte çalışmalarımızı ilk günkü motivasyonla birlikte sürdürmeye devam edeceğiz" dedi.

Kaynak: İHA