Bursa'nın Mustafakemalpaşa ilçesinde yaşayan 3 çocuk babası fabrika işçisi Ekrem Şarlı (34), böbrek taşı rahatsızlığı nedeniyle Mustafa Kemal Paşa Devlet Hastanesi'nde laparoskopi yöntemiyle ameliyat oldu. Ameliyatın ardından 6 gün sonra hayatını kaybeden Ekrem Şarlı'ya otopsi yapıldı. Ailenin şikayeti üzerine ise soruşturma başlatıldı. Şarlı'nın ağabeyi Ayhan Şarlı (42), kardeşinin ameliyat sonrası enfeksiyon kaptığını, ancak bu durumun kendilerine bildirilmediğini iddia etti.
Olay, 28 Eylül'de ilçe devlet hastanesinde gerçekleşti. Laparoskopi yöntemiyle yapılan böbrek taşı ameliyatının ardından Ekrem Şarlı ertesi gün taburcu edildi. Ancak ağrıları ve idrarında kan görülmesi üzerine ailesi tarafından tekrar hastaneye götürüldü. İkinci hastane ziyaretinde kan değerlerinin düşük olduğu tespit edildi. 3 Ekim'de durumu daha da kötüleşince Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edilmesi gerektiği belirtildi. Ancak hastane ambulansı sağlanamadığı için ağabeyi tarafından hastaneye taşındı. Ekrem Şarlı, hastanede tedavi altına alındığı yoğun bakım servisinde 4 Ekim'de hayatını kaybetti.
Aile, ameliyat sonrası enfeksiyon riskinin kendilerine iletilmediğini ve gereken bilgilendirmenin yapılmadığını iddia ediyor. Ayhan Şarlı, "Eğer bize daha erken bilgi verilseydi, inanıyorum ki kardeşimi kurtarabilirdim" şeklinde açıklamada bulundu.
"DAVANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ"
Ekrem Şarlı'nın ölümünün doktorların ihmali ve ilgisizliği nedeniyle gerçekleştiğini iddia eden Ayhan Şarlı, kardeşinin böbrek taşı ameliyatı için hastaneye başvurduğunu ve doktorların "Taşı kapalı operasyonla alacağız. Hiçbir problem yaşamayacaksın" şeklinde güvence verdiğini söyledi. Kardeşinin bu güvenceyle ameliyatı kabul ettiğini belirten Ayhan Şarlı, şunları dile getirdi:
"Kardeşim 28 Eylül'de ameliyatını geçirdi ve 29 Eylül'de sağlıklı olduğuna dair bir raporla eve taburcu edildi. Ancak evde cumartesi ve pazar günleri küçük rahatsızlıklar başladı. Pazartesi günü şikayetleri arttı. Tekrar hastaneye gittik ve kan değerlerinin düşük olduğunu söylediler, ancak hastane personeli olarak bize herhangi bir bilgi vermediler. Hasta yatışı yapıldı ve gece boyunca serumla tedavi edildi, ancak durumu kötüleşti. Burada doktorların ilgisizliği ve ihmali vardı. Sabah, dahiliye doktoruna danışarak büyük bir hastaneye sevk etmeye karar verdik. Ancak hastane ambulans sağlayamayacaklarını söyledi. Kendi imkanlarımızla Bursa Uludağ Üniversitesi Hastanesi'ne götürdük. İlk tetkikler sonucunda, kardeşimin artık kurtarılamayabileceği ve sadece trombosit yüklemesi ile belirli bir şansı olduğu söylendi. Başka bir seçenekleri olmadığını öğrendik. Mustafa Kemal Paşa Devlet Hastanesi'nde ise, enfeksiyon kapmış olduğunu ve bu durum hakkında bize bilgi verilmediğini öğrendik."
"HER TÜRLÜ SORUŞTURMAYI AÇTIK"
Daha erken bilgilendirilmiş olsalar, kardeşlerinin kurtarılabileceğine inandığını belirten Şarlı, "Kardeşim yoğun bakıma alındı. Ancak sabah, kardeşimin kaybedildiği bildirildi. Kardeşimin hastalığı ve tedavisi boyunca kimin ihmali veya ilgisizliği varsa, adli ve idari yollarla bu konuda soruşturma başlattık ve davayı sonuna kadar takip edeceğiz." dedi.
Ekrem Şarlı'nın 9, 7 ve 1 yaşlarında üç çocuğu olduğunu belirten eşi Bilgen Şarlı (34) ise, "Eşimin ölümünden kim sorumluysa, biz davanın takipçisiyiz ve sonuna kadar da gideceğiz. Herkes cezasını çeksin." dedi.
"İDARİ SORUŞTURMA BAŞLATILACAK"
Hastane yöneticileri, konuyla ilgili açıklama yapmadılar ancak adli soruşturmanın tamamlanmasının ardından idari soruşturma başlatacaklarını belirttiler.