Bursa'nın tarihi Fidan Han'ında, özgün bir kahve kültürü yaşatılıyor. Bu özel kahve, telvesi batmayan ender türlerden biri olarak biliniyor ve isli kahve olarak anılıyor. İşletmeci Baycan Budak, dedesinden aktarılan 120 yıllık mirası, 600 yıllık tarihi hanında sürdürmeye devam ediyor. İsli kahve, 13 farklı bitkinin özenle karışımıyla elde ediliyor. Farklı bir dokunuşla, kahve cezve yerine özel fincanlarda pişirilip servis ediliyor ve bu özellikle telvesinin fincan içinde kalmasını sağlıyor. Geleneksel tarza uygun olarak, Çin yapımı toprak fincanlar kullanılıyor.
Fincanın üzerinde yoğun bir telvesi tabakasıyla sunulan isli kahvenin yanında misafirlere nar şerbeti ikram ediliyor. Bu eşsiz kahve lezzeti ilk olarak 1890'lı yıllarda Erzurum'da yaşayan Esat Efendi tarafından keşfedilmiş ve özellikle deve kervanlarının uğrak noktası olmuş. Bu özel lezzet, yıllar içinde aktarılarak günümüze kadar ulaşmış.
Baycan Budak, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Biz bu kahveye isli kahve diyoruz. Tarihi 1890'lara kadar uzanıyor. İçinde 13 farklı bitkinin karışımı var, ancak her birinden sadece az miktar ekliyoruz. Ayrıca bu kahve dünyada telvesi batmayan tek kahvedir. Üzerinde neredeyse bir sufle tabakası gibi bir yüzey oluşur. Hem suyunu hem de telvesini içersiniz. Özel ve eşsiz bir kahvedir, yanında nar şerbeti sunuyoruz" şeklinde ifadelerini kullandı.
Baycan Budak, isminin ise pişirilme şeklinden geldiğini belirtti. Dedesi Esat Efendi'nin 1890'lı yıllarda Erzurum'da deve kervanlarına bu kahveyi hazırladığını anlatan Budak, "İsli kahve adı bu şekilde ortaya çıktı. İsmi, közde fincan içinde pişirildiğinde fincanlarda oluşan isten gelir. Biz de bu eşsiz kahve geleneğini tarihi Fidan Han'da yaşatmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
