Demirtaş Barajı, Bursa'da 2 bin 160 hektar tarım arazisine su sağlayan hayati bir kaynak olarak hizmet veriyordu. Ancak barajın su seviyesi ciddi bir şekilde azaldı ve kuruma noktasına geldi. Barajın çevresinde derin çatlaklar oluştu ve hatta hayvanlar bu alanları otlamaya başladı. Demirtaş Barajı'nın durumu, bir drone ile havadan görüntülendi.

Bursa Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Efsun Dindar, bu çekilmenin temel nedenlerinden birinin küresel ısınma olduğunu vurguladı. Ayrıca, bilinçsiz su tüketiminin de büyük bir etken olduğuna dikkat çekti.

Dindar, Bursa'da suyun yüzde 72'sinin tarımsal sulama için kullanıldığını belirtti. Küresel iklim değişikliği ve ısınma etkilerinin artık günlük hayatta hissedildiğini ifade etti. Aşırı yağışlar ve seller bir yanda meydana gelirken, bir yanda aşırı sıcaklar ve kuraklık yaşandığını söyledi. Bu durumun gelecekte su stresi ve kıtlığına neden olabileceğini ifade etti.

Barajların, göletlerin ve akarsuların bilinçsizce kullanılmasının ekosistemleri ve dengeyi bozabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Dindar, Bursa'da bir kişinin günlük olarak 140 litre su tükettiğini ve bu miktarın nüfus artışıyla ciddi bir soruna dönüşebileceğini belirtti.

Kurak dönemlerde barajların su seviyelerinin hızla azaldığına işaret eden Dindar, su kıtlığına bağlı olarak gıda krizlerinin ortaya çıkabileceğini vurguladı. Su, tarımsal ürünlerin yetiştirilmesi ve güvenli gıda üretimi için hayati bir öneme sahiptir.

Küresel iklim değişikliği ve su kıtlığı sorunlarının, pandemi döneminde gıda ve suyun ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurguladığını belirten Dindar, bu sorunları aşabilmek için yerel ürünlerin üretimine, su kaynaklarına ve doğal kaynaklara daha iyi bakmamız gerektiğini söyledi.