Ünlü Deveci Armudu’nun yetiştiği araziler, gölün kuruması yüzünden sezonun son sulamasını gerçekleştiremedi.

Uludağ’dan gelen sularla beslenen ve Bursa Ovası'nın sulama ihtiyaçlarının önemli bir kısmını karşılayan Gölbaşı Gölü, kuruma tehlikesiyle karşı karşıya. Yaklaşık 3 bin dönümlük bir alanı kaplayan göl, kuraklık sebebiyle ciddi bir şekilde çekilmiş durumda. Çekilen suların ardından toprakta büyük çatlaklar oluştu. Bunun yanında, bölgeye kurulan fabrikaların yaptığı sondajlar da yer altı su kaynaklarını tükenme noktasına getirdi. Armut üreticileri, bu yıl son sulamayı yapamadıklarını ve gelecek yıl bir önlem alınmazsa üretimin durma noktasına geleceğini dile getiriyor.

“Su sıkıntısı kritik seviyede”

Deveci Armudu hasadının önümüzdeki hafta başlayacağını belirten İğdir Mahallesi Muhtarı Ercan Sakın, hasat öncesinde gerekli son sulamayı yapamadıklarını söyledi. Gelecek yıl için acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Sakın, “Deveci Armudu hasadına çok az kaldı, fakat su sorunumuz büyük. Gölbaşı’ndan güçlükle getirdiğimiz su, birkaç gün sulamaya yetiyor ama sonra tekrar bitiyor. Hasat haftaya başlayacak, ama son sulamayı yapamadık. Su sıkıntısı artık kritik seviyeye ulaştı. Yetkililer Gölbaşı ve sulama kanallarında inceleme yaptı. Kanallara kapak yapılmasını talep ettik, böylece suyu daha verimli kullanabiliriz. Umarım önümüzdeki yıl bu sorunlarla karşılaşmayız,” dedi.

Fabrikalar yeraltı sularını tüketiyor

Gölbaşı Gölü kadar, yeraltı su kaynaklarının da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Sakın, bölgedeki vahşi sulama yöntemlerinin göldeki suyun hızla tükenmesine sebep olduğunu söyledi. Gölün çekilen bölümlerinde tarla açılıp ekim yapılmasının da sorunu büyüttüğünü belirten Sakın, “Bu durumu yetkililere bildirdik. Seneye bu duruma son vereceğiz. Yedi kişi tarla açıp ekim yapıyor diye on köy su sıkıntısı çekiyor. Yeraltı sularımız da her geçen yıl azalıyor. Çevredeki fabrikalar bu konuda en büyük tehdit. Fabrikaların yaptığı sondajlar, bizim çiftçilerin kullandığı sondajlarla kıyaslanamaz. Onlar bütün yeraltı sularını çekiyor. Bu bölge, dünyanın en verimli ovalarından biri ama kaçak yapılaşmayla da mücadele ediyoruz. Cezalar yazılıyor fakat kalıcı bir çözüm sağlanamıyor. Fabrikaların kimyasal atıkları da suları kirletiyor, balık ölümleri yaşanıyor. Su kaynaklarımız tükenmek üzere, azalan su sebebiyle balık ölümleri devam ediyor. Ancak kapalı kanal sistemi ve baraj yapılırsa bu sorunları çözebiliriz” şeklinde konuştu.

Zer-7


Fabrikalar yer altı sularını da kurutuyor
Gölbaşı kadar yer altı sularının da kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Sakın, “Gölden su çekilerek vahşi sulama yapılıyor. Gölün çekildiği kısımları tarla açıp ekim yapıyorlar. Durumu yetkililere bildirdik. Seneye buna da bir son vereceğiz. Orada 7 kişi ekim yapacak diye burada 10 köy su sıkıntısı çekiyor. Yeraltı sularımız da azaldı. Her geçen sene de azalmaya devam ediyor. Çevredeki fabrikalar en büyük etkenlerden biri. Fabrikaların vurduğu sondajla biz çiftçilerin vurduğu sondaj bir değil. Bütün yeraltı sularını çekiyorlar. Burası dünyanın en iyi ovalarından biri. Kaçak yapılarla da mücadele ediyoruz. Cezalar yazılıyor ama önüne geçilemiyor. Fabrikaların kimyasalları nedeniyle sular kirleniyor, balıklar ölüyor. Suyumuz bitiyor, azalan su nedeniyle yine balık ölümleri çıkıyor. Ancak kapalı kanal sistemi ve baraj olursa bu sorunu çözebiliriz” dedi.

Kaynak: İHA