Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin soruşturmada yaşanan son gelişmeleri duyurdu. Eren, "Burada organize bir katliam mı var ya da Narin’i birlikte mi öldürdüler?" sorusuna "İştirak dediğimiz şey birlikte öldürmeye girer" şeklinde yanıt verdi.
8 yaşındaki Narin Güran, 21 Ağustos'ta Diyarbakır merkez Bağlar ilçesi Kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde Kur'ân kursundan dönerken kaybolmuş ve talihsiz çocuğun cesedi arama çalışmalarının 19. gününde bulunmuştu. Kamuoyunun yakından takip ettiği soruşturmada son gelişmeler merakla beklenirken, Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren'den açıklama geldi.
Nahit Eren, Diyarbakır Adliyesi önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran'ın "öldürmeye iştirak" suçlamasıyla mahkemeye sevk edildiğini belirtti. Ayrıca, diğer şüpheliler hakkında "suç ve suç delillerini gizleme" suçlaması olduğunu da ekledi.
Eren, bir gazetecinin sorusu üzerine, daha önce tutuklanan amca Salim Güran'ın 22 şüpheliyle birlikte adliyeye getirilmediğini belirtti.
Salim Güran'ın silinen mesajlarıyla ilgili yeni bir gelişme olup olmadığı sorusuna Eren, "Gözaltında olan ve daha önce tutuklanan tüm şüphelilerin telefonları üzerinde inceleme devam ediyor. Bu süreçte, bazı telefonların silinen verilerine erişim sağlama konusunda çalışmalar yürütülüyor" yanıtını verdi.
Eren, açıklamasında, "Elde edilen bazı veriler var, ancak bazı veriler henüz erişilemedi. Özellikle, bazı programların merkezlerinden alınan bilgilere ulaşım sağlanamıyor ve daha önce kamuoyuna yansıyan WhatsApp yazışmalarının verilmediği bilgisi de paylaşılmıştı" dedi.
Anne ve ağabey Enes Güran'ın "öldürmeye iştirak" suçundan mı yoksa Nevzat Bahtiyar ile aynı suçtan mı mahkemeye sevk edildikleri sorusuna Eren, "Nevzat Bahtiyar ve Salim Güran ile ilgili tutuklanma sebepleri aynı. Ancak, şu anda bunlar tutuklanmamış olup, iddialarla ilgili tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildiler" şeklinde cevap verdi.
Baro Başkanı Eren, kendisine yöneltilen "Burada organize bir katliam mı var veya Narin'i birlikte mi öldürdüler?" sorusuna şu şekilde yanıt verdi: "Eğer sadece bir kişi bu eylemi gerçekleştirmiş olsaydı, bu tek bir kişiyle ilgili bir isnat olurdu. Ancak burada birden fazla kişinin katılımıyla gerçekleşen bir öldürme durumu söz konusu. Bu durumda, ‘iştirak’ dediğimiz kavram devreye giriyor. Azmettiren de iştirak suçlamasına dahil olabilir. İştirak, yalnızca fiili icra etmekle sınırlı değildir; eylemi planlayan veya uygulayan kişileri de kapsar. Genel anlamda böyle bir değerlendirme yapıyorum. Şu anda dört şüpheli var; bunlardan ikisi tutuklanmış durumda, diğer ikisi ise aynı suçlamadan tutuklamaya sevk edilmiştir."
Eren, soruşturma gizliliğini ihlal eden bazı bilgilerin kamuoyuna sızdığını belirterek, bu konuda yanlış anlamaların yaşandığını da ekledi.
Eren, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: "Gizli tanık olduğu söylenmişti, ancak bu dosyada gizli tanık bulunmuyor. Narin’in cesedinin bulunduğu gün, o yerle ilgili bazı yeniden tespitler yapıldı. Özellikle, öldürme saatine dair daha önceki bilgilerle güncel ifadelerdeki saatlerin yanlış olduğu konusunda kasıtlı bir bilgi sızması olduğu ortaya çıktı. Salim’in, bu konudaki zaman dilimiyle ilgili olarak kendilerine telkinde bulunduğu ifade edildi. Bu durum, geriye dönük kamera kayıtlarının incelendiğini ve Narin’in gömülmesiyle ilgili araç ve kişilerin tespit edildiğini gösterdi. Gözaltı kararıyla evinden alındı. Dolayısıyla, bu dosyada bir gizli tanık veya itirafçı yok; suç istinadıyla gözaltına alınan ve suçunu kabul eden kişiler var."
