Doğu tarafında ise İrlanda Denizi’ne kıyısı olan Dublin iklimi soğuk ve nemlidir. Burada yazları hava çok ısınmaz ve serindir. Kışın ise sert soğuklar yaşanılabilir. Bol yağış alan şehirde bitki örtüsü gür ve yeşil çayırlardan oluşur. Gemicilik ve dokuma sanayisi şehrin en gelişmiş endüstri kolları arasında olup İrlanda keteni dünya çapında ün yapmıştır. Dublin ismi İrlanda dilinde kara göl anlamına gelen iki kelimenin birleşimiyle oluşmuştur. Şehir tarih boyunca çok farklı uygarlıkların eline geçmiş olup en son 1922′ de İrlanda Cumhuriyeti kurularak Dublin başkent yapılmıştır. Aynı zamanda kentin Vikinglerin ilk yerleşim yeri olduğu bilinmektedir. İrlanda’nın bu mükemmel şehri Dublin gezilecek yerler konumuza şimdi başlayalım.

Dublin’de Gezilecek 11 Yer

Avrupanın en çok turist çeken kentlerinden biri olan Dublin aynı zamanda en yaşanılabilir kentler arasında gösterilmektedir. Dublindeki insanlar refah düzeyleri ve yaşam standartları da yüksektir. Dublin Norveç denizindeki en dikkat çeken ada kentlerinden biri olup mimarisi, renkli küçük sokakları ve barlarıyla bambaşka bir deneyim yaşatıyor.

St. Stephens Green

Dublin şehir merkezinde yer alan dokuz hektarlık geniş park ağaçlarla çevrilmiş ve güzel çiçeklerle donatılmış oldukça temiz ve bakımlıdır. Yeşillerin arasında zaman zaman heykeller karşınıza çıkıyor. Bir yandan yeşilin ve sakinliğin tadını çıkartırken diğer yandan da heykelleri görebiliyorsunuz. Ayrıca batı tarafında bir şelale ve ortasında gölet var.

Kilmainham Gaol

Burası bir hapishane müzesi olarak 1971’den beri bulunmaktadır. İrlanda tarihi için büyük öneme sahip bu yer 1916 Paskalya Yükselişi sırasında bazı İrlandalı liderlerin hapse atılıp asıldığı yerdir. Paskalya Yükselişi yıl dönümlerinde halk ziyaretleriyle buraya duydukları saygıyı dile getirir. Ayrıca müzede mahkumların heykel ve resimleri de yer alıyor.

Merrion Meydanı

Meydan görkemli evlerden oluşan şehrin en meşhur Gürcü alanlarından biridir. Parkın etrafı Gürcü binalarıyla doludur. Tam merkezinde şehrin ünlü yazarı Oscar Wilde’nin heykelinin bulunduğu bir park yer alıyor.

İrlanda Ulusal Müzesi

Müze aslında askeri bir kışlayken 1997’de ulusal müze –dekoratif sanatlar ve tarih adıyla açıldı. Gezerken keyifle tarihi öğrenebileceksiniz çünkü müzede altın paralar, bilezik, kolye, eski zamanlardan kalan eşya ve kıyafetler hatta ayakkabılar bile sergileniyor. Özellikle de Viking tarihine meraklıysanız müzede göreceğiniz çok şey var.

Trinity College

Şehrin en ünlü üniversitesi olmakla birlikte Oscar Wilde, Katie Mcgrath gibi meşhur isimleri de mezun eden üniversitedir. Trinity College dünyanın en büyük kütüphanelerinden birine sahiptir. Kütüphane Yeni Ahit’in 1000 yıllık ışıklı el yazması kitabı olan Kells Kitabı’nın da bulunduğu yer. Turistler için ana kütüphane bölümü sınırlı olmakla birlikte eski kütüphane halka açıktır.

Dublin Kalesi

Burası 1922 senesine kadar İrlanda’daki İngiliz yönetimine merkezlik yapmıştır. Kalenin bahçesinde kafeler ve sanat galerileri yer almaktadır. Ayrıca kalede şehrin adının geldiği kara göl deyimine ithafen bahçede siyah bir havuz bulunuyor.

Dalkey Ve Killiney

Bu iki şirin kasaba Dublin merkezine trenle yarım saat kadar uzaklıktadır. İkisi de kıyı kasabası olarak sahilde yer almaktadır. Sahilleri tatil köyü olarak da kullanılmaktadır. Şehrin merkezine göre çok daha sakin olup ve köy havası hissedilebilir niteliktedir. Killiney Hill Park’ı burada dolaşabileceğiniz yerlerden. Yürüme mesafesinde olan bu iki köyde yorgunluğunuzu atabilirsiniz.

Guinness Storehouse

Bira yapım aşamalarının gösterildiği ve bira kültürü hakkında bilgi veren bir bira fabrikası burası. Bira nasıl ve neyden yapılır, bira nasıl servis edilir gibi etkinliklere katılabilir kendi biranızı kendiniz doldurabilirsiniz. İrlandanın meşhur siyah birası olan Guinness’i sevenlerin ilgi gösterdiği mekanlardan. Biletinizi internet üzerinden alırsanız daha uyguna gelmekte olduğu bilmekte fayda var. Ayrıca en üst kattar seyir manzaralı bir teras var buraya da uğramanızı tavsiye ederiz.

Casino Marino

Avrupa’nın en güzel tapınak mimarilerinden birisidir. 20 senede yapımı tamamlanmış olan bu görkemli yapı Neoklasik tasarıma güze örnek oluşturuyor. Binayı gezmeden önce ziyaretçilere ahşap zeminin zarar görmesini engellemek amacıyla uygun ayakkabılar verilmektedir. Binada onaltı tane özenle dekore edilmiş gezilecek oda yer almaktadır.

Ha’penny Köprüsü

Liffey Nehri üzerindeki ilk köprü olan Ha’penny Köprüsü günde 30.000’den fazla kişinin geçtiği tahmin edilen yaya köprüsüdür. Köprü dünyanın ilk demir köprülerinden biri olma özelliğine sahip olup yapımından önce karşıya geçmek için tekne kullanıyordu. Köprünün inşasından sonta tekne sahibi zararını kapatabilmek amacıyla köprüden geçen her kişiden half penny(yarım peni) para alırmış. Köprünün adı da buradan gelmekteymiş. Özel günlerde ve bayramlarda köprü süslenmekte olup akşamları renkli ışıklandırmasıyla görülmesi gereken yerlerden biridir.

Grafton Street

Dublin gezinizde tarihi ve doğal yerlere biraz ara verip eğlenmek ve alışveriş yapmak isterseniz burası tam size göre olacaktır. Ünlü lüks mağazalardan çeşitli restoran ve barlara kadar vakit geçireceğiniz çok sayıda mekan mevcut burada.

Kaynak: Haber merkezi