Fibromiyalji, kaslarda ve eklemlerde yorgunluğa bağlı olarak ortaya çıkan ve dinlenme neticesinde kolay kolay geçmeyen ağrı halidir. Bu rahatsızlığın kesin bir tedavisi bulunmamaktadır. Ancak fibromiyaljinin olumsuz etkilerini bertaraf etmek için bazı faydalı ve sağlıklı yiyecekler tüketilebilmektedir. Bu yiyecekler fibromiyalji neticesinde ortaya çıkan şiddetli ağrı ve sertliklerin büyük ölçüde önüne geçebilmektedir. Bu nedenle tüketilen gıdalara ve beslenme şekillerine dikkat etmekte büyük fayda bulunmaktadır. Ancak özellikle belirtilmelidir ki hiçbir gıdanın tüketiminde aşırıya kaçmamalı ve bir doktora danışılmadan önce hareket edilmemelidir.

Fibromiyaljiye İyi Gelen Yiyecekler Nelerdir?

Epsom Tuzu / İngiliz Tuzu

Epsom tuzu yani İngiliz tuzu bir çeşit magnezyum sülfattır. Bilindiği üzere fibromiyaljinin en önemli nedenlerinden bir tanesi de vücuttaki magnezyum eksikliğidir. Bu nedenle fibromiyalji tedavisi konusunda epsom tuzu oldukça etkili olmaktadır. Fakat epsom tuzunun direkt olarak tüketilmesi değildir gerekli olan. Özellikle içerisinde epson tuzu olan bir banyoya girilerek insan vücudunun magnezyum alması sağlanabilmektedir. Bu şekilde yapışmış bir rahatlatıcı banyo ile hem ağrılar azaltılabilmekte hem de rahatlama kolayca sağlanabilmektedir. Tavsiye edilen uygulama şekli ise banyo suyunun içine yaklaşık iki fincan kadar epsom tuzu yani İngiliz tuzu ilave edilerek yaklaşık yirmi dakika boyunca bu suda beklemektir. Uzmanlar ağrıların hafiflemesi için bu uygulamanın haftada yaklaşık üç kez tekrar edilmesini önermektedirler.

Omega 3 Yağ Asitleri

Omega 3 yağ asitleri de fibromiyaljiye iyi gelen besin maddeleri arasında bulunmaktadır. Bu yüzden omega 3 yağ asitleri bakımından zengin gıdaların tüketilmesinde fayda vardır. Omega 3 yağ asitleri doymamış yağlardan oldukları için iltihap ve çeşitli nöropatik ağrıların azalmasına yardım etmektedirler. Bununla birlikte omage 3 bakımından zengin yiyecekler eklem ağrılarının ve eklemlerde meydana gelen sertleşmenin engellenmesine de katkı sağlamaktadırlar. Vücudun ihtiyaç duyduğu omega 3 yağ asitlerini alabilmek için tüketilmesi gereken gıdaların başında balık yağı bulunmaktadır. Bunun dışında yine balık ile ilişkili olarak ringa balığı, somon, ton balığı, sardalye ve hamsi de haftada iki kez tüketilmesi gereken gıdalar arasındadır. Omega 3 yağ asitleri bol bulunan diğer yiyecekler ise, keten tohumu, soya yağı, kanola yağı ve cevizdir. Bu gıdaların da düzenli şekilde ve yeterli olarak tüketilmesine dikkat edilmelidir. Ancak özellikle balık yağı başka olmak üzere tüm bu gıdaları tüketmeden önce bir doktora başvurmakta fayda vardır. Çünkü her gıda her insanda farklı şekilde etkiler gösterebilmektedir. Yani faydalı olduğunu düşündüğünüz bir yiyecek vücudunuzda başka zararlar ortaya çıkartabilmektedir. Bu açıdan temkinli olmak çok önemlidir.

Elma Sirkesi

Doğal olması kaydı ile elma sirkesi de fibromiyaljiye iyi gelen yiyecekler arasında üst sıralarda bulunmaktadır. Çünkü elma sirkesi vücuttaki pH dengesini düzenlemeye katkıda bulunmaktadır. Yine benzer şekilde stresin azaltılmasında ve sirkülasyonun sağlanmasında da büyük bir önem teşkil etmektedir. Bununla birlikte başta fibromiyaljinin vücutta bıraktığı olumsuz etkiler olmak üzere, şişlik, eklem ağrıları, mide ve bağırsak sorunları, sürekli ve kronik yorgunluk, bağ ağrısı ve iltihap benzeri hususlarda da büyük iyileştiriciliği bulunmaktadır elma sirkesinin. Genellikle şifalı olması açısından elma sirkesinin en yaygın tüketim biçimi bir bardak suyun içerisine birkaç kaşık damlatılarak ve hatta eğer dilenirse içine bal da ilave edilerek içilmesidir. Bu karışımın belirli bir süre boyunca günde iki defa tüketilmesi önerilmektedir.

Zerdeçal

Neredeyse tüm hastalıkların doğal şifa kaynağı olan zerdeçal, fibromiyalji konusunda da elbette etkili olmaktadır. Çünkü zerdeçalın içerisinde bol miktarda iltihap giderici özellik bulunmaktadır. Bu da fibromiyalji ve çeşitli romatizma hastalıklarının iyileşme sürecine olumlu bir katkı sağlamaktadır. Yine zerdeçalın içerisinde kukumin ismindeki bir bileşik vardır. Bu kukumin maddesi fibromiyaljiye neticesinde ortaya çıkan ağrıların azaltılmasına ve meydana gelen sertliklerin yumuşatılabilmesine destek olmaktadır. Zerdeçalın tavsiye edilen tüketim şekli ise bir miktar sütün içine bir miktar zerdeçal ilave edildikten sonra kaynatılarak günde bir kez tüketilmesidir. Benzer şekilde zerdeçalın yemeklerde düzenli olarak kullanılması da özellikle tavsiye edilen bir tüketim biçimidir. Ayrıca gerekirse yaklaşık 400 ya da 600 gramlık destek formları da alınabilir ancak bu desteği almadan evvel mutlaka bir doktora sorulması ve doktorun tavsiyesine göre hareket edilerek tüketilmesi önerilmektedir.

Zencefil

Zerdeçal kadar zencefil de fibromiyalji için değerli bir yiyecekler olmaktadır. Çünkü zencefil de içerisinde iltihap giderici özellik ve ağrı kesici özellik bulundurmaktadır. Bu özellikleri ile zencefil de fibromiyalji sonucunda oluşan olumsuz etkilerin azaltılması ciddi bir şekilde etki etmektedir. Zencefilin tavsiye edilen birincil tüketim şekli ise, bir bardak kaynar suyun içerisine bir miktar rendelenmiş taze zencefil atıldıktan sonra demlenip düzenli olarak içilmesidir. Yine zerdeçal gibi zencefil tabletleri de tüketilebilir. Fakat bu konuda da hem dozaj hem de vücudun uygunluğu konusunda bir doktora danışmak çok büyük bir önem arz etmektedir.

Kırmızı Biber

Ağırlıklı olarak sindirim sisteminin düzenli çalışmasına katkı sağlayıcı olarak bilinen kırmızı biber, fibromiyalji konusunda da etkili olan bir yiyecek çeşididir. Çünkü kırmızı biberin içerisinde capsaicin ismi verilen bir takım bileşenler yer almaktadır. Bu bileşenler de doğal ağrı kesiciler olarak özellik göstermektedirler. Benzer şekilde bu bileşenleri içermesi nedeni ile kırmızı biber kanın sirkülasyonunun sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için de etkili olmaktadır. Kırmızı biber ağırlıklı olarak yemeklerin içerisinde kullanabilmektedir. Bununla birlikte pek çok baharat olduğu gibi kırmızı biber de çeşitli kapsüller halinde alınabilmektedir. Fakat bu noktada da hem vücudun uygunluğu hem de uygun dozajın bulunabilmesi için bir doktora sorulması gerekmektedir. Yine kırmızı biber ile ağızdan alınma yönteminin dışında dışarıdan uygulanarak da fayda sağlanabilir. Fakat bu noktada direkt olarak kırmızı biberi uygulamamak gerekmektedir. Çünkü kırmızı biberin içeriğinde bulunan capsaicin maddesinden yapılmış kremler bulunmaktadır. Bu kremler ağrı olan bölgelere uygulanabilmektedirler. Krem sürüldükten sonra yaklaşık otuz dakika boyunca bekletilmesi yeterli gelecektir. Bunun da en uygun kullanım yönteminin tespiti için bir doktora başvurmakta fayda vardır.

Kaynak: Haber merkezi