Evliliklerde zaman zaman yaşanan zorluklar doğaldır, ancak bazı ilişkilerde kötü günlerin sayısı iyi günlerden fazla olabiliyor. Bu durumda, kişiler yanlış kişiyle evlendiklerini düşünmeye başlayabilirler. Eğitim seviyelerinin arttığı bu dönemde bile, böylesi bir hatanın yaygınlığı şaşırtıcı olabilir. Yine de, mutlu başlayan evliliklerin bitmesine neden olan sebepler genellikle aynıdır. İşte bir evliliği sona sürükleyen dokuz ana neden:
1. Kendini Yeterince Tanımamak
Bir eş seçerken insanlar genellikle partnerlerinde eğlenceli, nazik veya heyecanlı gibi genel özellikler arar. Ancak kalıcı ve sağlıklı bir ilişki, birbirlerinin derin yaralarına şifa olabilecek bireyler arasında kurulabilir. Bu, tarafların kendilerini derinlemesine, özellikle olumsuz yönleriyle tanımalarını gerektirir. Evlilik dışındaki ilişkiler genellikle insanları bu kadar derinden yüzleşmeye zorlamaz.
2. Karşısındakini Anlamamak
Bir kişinin çocukluk anılarını dinlemek, ailesiyle tanışmak veya arkadaşlarıyla yakınlaşmak, o kişiyi anlamak için başlangıç noktalarıdır. Ancak birini tam anlamıyla tanımak, çok daha karmaşık ve derin bir süreçtir. Beynimiz, mevcut ipuçlarından yola çıkarak boşlukları doldurur ve bu yetenek, birinin karakterini anlamaya çalışırken yanılgılara neden olabilir.
3. Mutluluğa Alışık Olmamak
Herkes mutlu bir ilişki istediğini söylese de, durum bazen farklıdır. İnsanlar, çocukluklarından aşina oldukları durumu tekrar yaratma eğilimindedir ve bu, mutluluğa eş değer olmayabilir. Tanıdık acılar, onlara çocukluklarını hatırlatır ve doğru olduğunu düşündürebilir. Bu yüzden gerçekten uyumlu olabilecek kişiler, alışılmadık oldukları için kabul edilmeyebilir.
4. Yalnız Kalmaktan Korkmak
Bekar olmanın kişisel veya toplumsal açıdan olumsuz olarak değerlendirilmesi, yalnız kalmamak adına bir ilişki arayışına itebilir. Bu bakış açısıyla, doğru kişiyi bulmak yerine sadece bir partner bulmakla yetinirsiniz. Eğer bir ilişki yalnızlıktan kaçmanın tek yolu olarak görülüyorsa, burada bir sorun olduğu açıktır.
5. Duygulara Aşırı Güvenmek
Aşk evliliği kavramı, tarihsel olarak nispeten yenidir ve sağlıklı bir evlilik için tek başına yeterli değildir. İki kişi arasındaki güçlü hisler, diğer her şeyle çelişiyorsa, bu tür bir ilişki uzun vadede sürdürülemez. Elbette duygular önemlidir, ancak bir ilişkiyi başlatırken etkilidirler, sürdürülebilirliğini sağlamada değil.
6. Evlilik Hakkında Bilgisiz Olmak
Hayatımız boyunca birçok konuda eğitim alırken, ilişkiler hakkında genellikle pek az şey öğreniriz. İnsanlar, ilişkiler hakkında doğuştan bilgi sahibi olduklarını düşünme eğilimindedir. Ancak evli bir çiftin çocuğu olmak bile evliliğin diğer tarafını tam anlamıyla öğretmez. Ebeveynlerinizin ilişkisi ile sizin ilişkiniz, içinde bulunduğunuz zamanın gerekliliklerine göre bile farklı olabilir. Bu nedenle ilişkiler konusunda kendini eğitmek önemlidir.
7. Sürekli Mutlu Olmayı Beklemek
Günümüzde mutluluk sürekli arzulanan bir şeydir. Herkes, istediği şeye sahip olmak ve o anın mutluluğunu sonsuza dek sürdürmek ister. Ancak gerçek hayatta bu pek mümkün değildir. Eğer ömür boyu sürecek bir birliktelik istiyorsanız, balayı döneminin sürekli sürmeyeceğini kabul etmek zorundasınız.
8. Kendinizi Eşsiz Sanmak
Çevrenizde mutsuz veya başarısız evlilikler görseniz bile, kendi ilişkinizin farklı olacağını düşünmek kolaydır. Ancak bu, sorunları göz ardı etmenize ve sorunlar büyüyene kadar çözüm aramamanıza neden olabilir. İlk zamanların yoğun duyguları, gerçek sorunların fark edilmesini engelleyebilir.
9. Aşkın Ne Olduğunu Unutmak
Geçmişteki iyi veya kötü ilişki deneyimlerinden sonra, nihayet doğru kişiyi bulduğunuzu düşündüğünüzde, geçici ilişkilerin dramalarından kaçtığınızı hissedebilirsiniz. Ancak, evliliğin de bir ilişki olduğunu unutmanız, ona özen göstermeyi bırakmanıza neden olabilir. İhmal edilen her şey gibi, evliliğiniz de zamanla solabilir. Bu nedenle, evliliğin sürekli çaba gerektirdiğini ve bu emeğin karşılığını alacağınızı bilmelisiniz.
