Seçime sayılı zaman kala birçok parti adaylarını ve seçime yönelik stratejilerini açıklamaya başladı. Seçim stratejilerini açıklayan partilerden biri de Memleket Partisi oldu. Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, sosyal medya hesabı X üzerinden paylaştığı canlı yayınında yerel seçimlerde izleyeceği yol haritasını açıkladı. Konuşmasında Özgür Özel’le konuşmalarından da bahseden İnce, “Altılı Masa CHP’yi terk etti. Böyle bir ortamda Muharrem İnce CHP’ye el uzattı” dedi.
İnce’nin konuşmalarında satır başları şöyle;
Önce yalan haberlerden başlayayım; Sayın Ekrem İmamoğlu beni aramış, ulaşamamış. Arkadaşlar telefon burada, kayıtlar burada. Bana dün sabah mesaj atmış, sonra ikinci bir mesaj atmış ‘mesajım iletilmedi mi’ diye. Hemen döndüm. Az önce yolda gelirken bir mesaj daha attı, cevap yazdım. Böyle bir şey yoktur. Bunu yazan gazeteye gençliğimde harçlıklarımdan çok para verdim. Keşke vermeseymişim. Keşke okumasaymışım bu gazeteyi. Sürekli yalan haber yapıyor hakkımızda. Ben Sayın İmamoğlu’nu tanıdığımda ilçe başkanı adayıydı, ben milletvekiliydim. O günden beri tanırım. Siyaset başka, nezaket başka. Öyle ulaşamamak, telefona cevap vermemek falan böyle bir şey söz konusu değil.
“ALTILI MASA CHP’Yİ TERK ETTİ”
Bir diğeri, Altılı Masa vardı 8 ay önce. Hatırlayın. Bu Altılı Masaya bakanlık verdiler. 39 milletvekilliği verdiler. Cumhurbaşkanı yardımcılığı verdiler. İstedikleri her şeyi verdiler. 39 milletvekili. Peki bu Altılı Masa CHP’yi ne yaptı? Terk etti. Alacaklarının hepsini aldı, CHP’yi terk etti. Böyle bir ortamda Muharrem İnce CHP’ye el uzattı. Gittim beş kere görüştüm bu arkadaşlarla. Özgür Bey ile de görüştüm Ekrem Bey ile de görüştüm. Herkesin terk ettiği bir ortamda ben onlara el uzattım.
Muharrem İnce’nin şahsı için, kendimle ilgili tek bir kelimelik bir görüşme olmadı. Memleket Partisi için görüştüm. Şahsımla ilgili bir talebim, çocukların üzerine yemin etsinler söylesinler; istemiş miyim? Ne konuştuk? Kardeşim ben üç bakanlık isterim, MİT müsteşarlığı isterim, onu isterim, bunu isterim. Ben bunları konuşacak fıtratta bir insan değilim. Siyaset böyle olmaz. Siyaset mertlik işidir. Tabii ki partim adına konuştum ben bunlarla ama yazılan haberlere bakıyorum cevap vermeye tenezzül etmiyorum. Ayıp şeyler. Bak işte belgesi.. Var mı belgesi?
“AYRI DÜNYALARIN İNSANLARIYIZ”
Şunu gördüm; bu arkadaşları herkesi terk ettiği günlerde ben elimi uzattım ama şunu gördüm ki biz özellikle ben onlarla aynı dünyanın insanı değiliz. Ayrı dünyaların insanıyız. Bakın anlatayım neden? Tane tane anlatacağım, herkes anlayacak:
1991 seçimlerini bu arkadaşlarım bilmiyor. Çünkü partinin hafızasını bilmiyorlar. Çünkü yoklar. Gençlik kolunda yoklar, ilçe yönetiminde yoklar, il başkanlığında yoklar. 89 başarısından sonra 91’de nasıl rezil olduğumuzu bu arkadaşlarım hatırlamıyor. SHP’nin iş birliğinden sonra seçim başarısının nasıl dip yaptığını bu arkadaşlarım bilmiyorlar. Özgür Bey de bilmiyor, Ekrem Bey de bilmiyor. Çünkü siyasi hafızaları ona yetmez. O derinlikleri yok. Devam ediyorum. Neden ayrı dünyaların insanıyız?
Suriye’de, Irak’ta çocuklarımız şehit oluyor. PKK, YPG konuşuyoruz. Asıl sorumlusu kim? ABD’dir. Bunu söyleyecek Muharrem İnce’den başka siyasetçi yok bu ülkede. Biz orada PKK ile değil ABD ile mücadele ediyoruz. Memleket Partisi onun için üçüncü yol, doğruları konuştuğu için. İlkeli, omurgalı siyasetten yanayız biz. Laikliği bizden başka hatırlayan kalmadı. 2 milyara yakın İslam alemi içinde Türkiye’nin bir farkı varsa Atatürk ve laiklik sayesindedir. Bunu hatırlatacağız bu millete.
“DERSİM DİYE BİR VİLAYETİMİZ YOKTUR”
Bizim Dersim diye bir vilayetimiz yoktur. Dersim bir bölgenin adıdır. Oradaki vilayetin adı Tunceli’dir. Kamer Genç bile Dersim demiyordu. Neden ayrı dünyaların insanlarıyız anlatıyorum…
Şeyh Sait bir haindir. Atatürk Nutuk’ta böyle demiştir, böyledir. Şeyh Sait bir haindir. Tıpkı İskilipli Atıf Hoca gibi.
Hiç kimse küçük eşit değildir. Herkes eşittir. Bu ülkede herkes ayaz yemiştir. 12 Eylül günlerinde Diyarbakır hapishanesinde Kürtler ayaz yemiştir, Mamak’ta ülkücüler ayaz yemiştir, Metris’te solcular ayaz yemiştir. O ayaz yemiş, bu ayaz yemiş, o onu unutmazmış. Bunlar doğru işler değildir. Terör bildiri Meclis’e geldiği zaman ben AKP’yle aynı A4’te olmam diyemezsin. Terör olduğu zaman terörle mücadeleye destek olacaksın. Kahramanların moralini bozmayacaksın. Dağda eksi 30 derecede yatan çocuklara moral vereceksin. Onları üzmeyeceksin. Memleket Partisi Meclis’te olsaydı, ben orada olsaydım İsveç’in NATO’ya dönüşüne ‘evet’ oyu vermezdim. İsveç teröre desteğini kesti mi ki? AKP verebilir. AKP emperyalistlerle kucak kucağa oturmuş. CHP sana ne oluyor da evet diyorsun? Ayrı dünyaların insanlarıyız.
Bana ‘bölücü’ diyen CHP seçmenine sesleniyorum; arkadaşlar bir siyahla beyaz kadar ayrıymışız zaten. Nasıl beraber olacağız?
Libya tezkeresine ‘evet’ diyorum ben. Türkiye orada olmalıdır. Mavi Vatan’a evet diyorum. Memleket Partisi olarak sığınmacıları dışarı, dışarıya giden doktorları, mühendisleri içeri davet ediyorum. Sığınmacıları göndereceğiz diyorum. Memleketin dürüst, namuslu evlatlarını bizi anlamaya davet ediyorum. Bizim bir duruşumuz var, omurgamız var, ilkemiz var. Oy oranımızla orantılı değil bu. Oyumuz bir olur, bin olur bilemem ama biz bir omurgayı simgeliyoruz. Bir duruşumuz var.
Bir anket firması söyledi bana; kampanya sürecinde yüzde 16’lara kadar çıktınız ama sonra kutuplaşmadan dolayı çöktünüz dedi. Oy çoğalır, azalır. Yüzde 21 ile birinci parti oldu Ecevit sonra yüzde 1’e düştü. Oy derdinde değiliz, ilke derdindeyiz, duruş derdindeyiz.”
İŞTE ADAYLAR
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi: Salih Eskici
Sakarya Büyükşehir Belediyesi: Ali Sarı
Bilecik Belediyesi: Hüseyin Korkmaz
Yalova Belediyesi: Fatih Elönü
Mersin Tarsus Belediyesi: Haluk Bozdoğan
Ankara Şereflikoçhisar Belediyesi: Mahmut Celal Uysal
Artvin Kemalpaşa Belediyesi: Yekta Faik Yılmaz
Aydın Nazilli Belediyesi: Ali Çetinkaya
Eskişehir İnönü Belediyesi: Hamdi Tosunoğlu
Bozüyük Belediyesi: Talat Halefoğlu
İzmir Bayındır Belediyesi: Ali Erişen
İzmir Tire Belediyesi: Nihat Koç
Samsun Canik Belediyesi: Furkan Güler
Muharrem İnce, CHP lideri Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ayrı yolda olduklarını belirtti. İstanbul'da 3 aday adaylarının bulunduğunu ifade eden İnce, önümüzdeki hafta Merkez Yürütme Kurulu'nda bir karar alarak bir adayı belirleyeceklerini açıkladı. Mehmet Sevigen'in ise bu adaylardan biri olduğunu açıkladı.