İstanbul’da gezilecek yerler çok fazladır hatta güzel mi güzel ülkemiz Türkiye’nin en önemli şehri olup, bir zamanlar başkentiydi.İstanbul’da ki gezilecek yerleri anlatmakla, saymakla söylemekle bitiremeyiz.Sadece dinlemeniz okumanız yetmez, oralara gidip İstanbul’un tarihini’de yaşamanız gerekmektedir.Yaklaşık 20 yıl boyunca İstanbul şehrinde yaşayan TuristRail.com editörü olarak şimdi sizlere İstanbul gezilecek yerler konusunu bütün tecrübem ile anlatmaya çalışacağım.

İstanbul Hakkında Bilgiler

Tarihin en önemli şehirleri arasına ilk 3 sıradan giren hatta biz İstanbul fanatikleri açısından birinci sıradaki şehirdir.Avrupa Yakası ve Anadolu Yakası adı altında iki yakadan oluşmaktadır.Bunun sebebi ise boğazları ile birlikte ve konumu sayesinde iki bölgeyi birbirine bağlamasıdır.Toplamda iki çağın açılıp kapanmasına sebep olan bu şehir, tarih boyunca boş kalmadı.Şuanda Türkiye’de 30 milyondan fazla insan İstanbul’da yaşıyor ve halk arasındaki deyimi ile “Küçük Türkiye” deniyor.Şuanda ve önceki zamanlarda dünyadaki sayılı metropol şehirlerden biri olarak kabul edilir.

İstanbul’un Kısaca Tarihi

Sokaklarını karış karış gezseniz bile yıllarınızı alacak İstanbul’un gezilecek yerleri kadar tarihi’de önemlidir.O yüzden kısaca anlatmakta fayda olduğunu düşünüyorum.Milattan sonra 2. Yüzyıl’da bilinen en eski tarihi Roma imparatorluğu ile başlıyor.Gerçekten çok kısa süren Roma yönetimi sonrasında Bizans‘ın işgali ile Bizanslılara geçmiştir.İstanbul, Bizans imparatorluğu yönetiminde iken çok daha ün kazanmıştır.Özellikle Bizans’ın yıkılmaz duvarlarını onu isteyen ordular aşamadıkça daha’da ün kazanmaya başladı.Müslüman aleminde ise İstanbul’un yeri Peygamber sözü aldığı için ayrı bir önemlidir.En sonunda 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet Han tarafından Türklerin eline geçmiştir ve sonsuza kadarda öyle kalacaktır.Evet, daha fazla tarihinin detaylarını bu yazımızda anlatmıyoruz İstanbul’un tarihine özel bir yazı yayımlayacağız.

İlçeleri ve Semtleri (En Turistik Olanlar)

Övmeye bitiremediğimiz İstanbul’un gezmek için can attığınız semtlerini ve ilçelerini anlatıyoruz.Başlıca en turistik ilçelerinin Fatih ve Eminönü olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.Bu taraflar zaten konum olarak birbirlerine çok yakındır.İstanbul gezinizi Eminönü’den başlayarak Çekmeköy’de bitirmeniz mantıklı olacaktır.Toplamda 39 ilçeye sahip olan şehrin aslında turistik yerlerini gezerken 7-8 ilçede zaman geçirdiğiniz kadar diğerlerinde zaman geçirmeden doyurucu bir tur yapabilirsiniz.

  • Fatih
  • Eminönü
  • Eyüp
  • Üsküdar
  • Adalar
  • Taksim
  • Ortaköy

Başlıca İstanbul’a gezmek için geldiğinizde en önce gezeceğiniz ilçeler 7 tanedir.Buraların yüz ölçümü küçük gözükse’de her ilçesi bir şehri gezmek kadar uzun sürüyor.

İstanbul Gezilecek Turistik Yerleri

Şehrin doğal yapısı, bitki örtüsü, ormanlık doğal manzarayı andıran havaları değilde İstanbul’da gezilecek yerler genellikle turistik mimari eserlerdir.Ülkenin en çok mimari eserinin bulunduğu ve inşaat yapılaşmasının en gelişmiş olduğu ilidir.Bu sebepten dolayı yeşil alanların en az bulunduğu il İstanbul’dur.İnsanların gelip görmek için, çalışanların yaşamak için ve ülkelerinse yönetmek için can attığı İstanbul’da gezilecek yerler artık devasa bir liste haline geldi.Fakat biz bu listeyi sizler tarafından kolay anlaşılması için bölüm bölüm ayırdık ve en önemli turistik yerleri koyduk.

Sarayların ve camilerin yani ilk zirve listenin sonuna geldikten sonra en az onlar kadar rağbet gören yerlere geldi sıra.

1.İstiklal Caddesi

Taksim ve Galata Kulesine çok yakın bir lokasyon üzerindedir.Adeta bu iki yer arasında merkezi bir konumdadır.Bence Galata kulesi – Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi turunuzu yürüyerek yapmalısınız.Yaklaşık yarım saat boyunca bu turu keyifle bitirebilirsiniz.İstiklal caddesi günün her saatinde kalabalık bir caddedir.Sebebi ise dediğimiz iki yerin merkezi konumunda bulunmasıdır.İğne atsan yere düşmez denecek kadar kalabalık olan cadde boyunca iki alışveriş merkezi ve bilinen markaların dükkanları vardır.Üst tarafından Beşiktaş’a, Alt tarafından ise Taksim ve Mecidiyeköy’e bağlanması ile İstanbul’un Eminönü gibi bir bağlantı noktasıdır.Sağlı sollu içinde kaybolabileceğiniz sokaklarının her birinde tatlı şirin kafeler bulunmakta.

2.Kapalı Çarşı

Beyazıt’ta bulunan Kapalı Çarşı 14. Yüzyıldan itibaren şehrin ticaret alanını oluşturuyor.30 bin metrekare alanı ile Fatih Sultan Mehmet han döneminde kurulmuştur.Yaklaşık 6 yüzyıldır şehrin ticaret merkezi olarak kullanılıyor.Şu anda günümüzde kuyumcular yeri olarak ismi anılmakta.Kapalı Çarşı’da zaten eğer turist olarak geldiyseniz gezmeden gitmeyin.Herkesin buraya girip sokaklarını ve dükkanlarını gezerken kaybolduğu bir klişe haline gelmiştir.Kapalı çarşının bir haritası veya konumu olmadığı için genellikle ziyaret eden turistler dükkanların güzelliğine kapılıp gezerken kaybolup esnafa soruyorlar.Ayrıca deri imalatçılığı açısından’da bir cennettir.Dünyaca ünlü markaların gerçek deri ile yapılan çakma çantalarını, ayakkabılarını ve kıyafetlerinin en kalitelisini burada bulabilirsiniz.İstanbul’da gezilecek yer olan Kapalı Çarşının içinde deri ile yapılan ürünler, ilk sokağında kuyumcular, altıncılar ve gümüşçüler yoğun bir şekilde bulunmaktadır.Ayrıca ara sokaklarında mekana güzel görsel katan eski tarihi ürün satanlar ve çömlek sanatçıları’da meşhurdur.

3.Panorama 1453

İstanbul’un Türkler tarafından ele alınmasındaki savaşı anlatıyor.Bizans imparatorluğu ve Osmanlı imparatorluğu arasında geçen çetin savaşın içinde olduğunuzu hissediyorsunuz.İçerideki muhteşem ambiyans kapalı müze sayesinde oluşturulmuş.Müzenin içinde Fatih’in ordusu ve savaş resimleri, resimlerin önünde ise kullanılan Şahi toplarını hatta gülleleri var.

4.Otağtepe Korusu

Tüm bu karmaşanın ve gezdiğiniz turun içinde Üsküdar’da olan Otağtepe korusu size iyi gelecek.İstanbul’un üç boğazının’da manzarasını muazzam bir şekilde görme imkanını sunuyor.Gezmek istediğiniz bu şehrin her karışını yukarıdan görüyorsunuz.

5.İsfanbul

Eski ismi ile Vialand olan sokak yapısı ile diğer alış veriş merkezlerine nazaran farklı bir havası var.Eyüp ilçesine bağlı İsfanbul’un içerisindeki tema park çocuklar ve gençler için Türkiye’de gidebileceğiniz en iyi eğlence alanı.Sokak olarak yapılmış, aynı İstiklal Caddesi görünümünü andırıyor.İki sokaktan oluşan bu yerin aynı zamanda iki katı bulunuyor.Sokağın sonunda ise eğlence alanı olan Tema Parkın girişine geliyorsunuz.Disneyland’i andıran bu eğlence alanına ailenizle ve özellikle’de çocuklarınızla girip saatlerinizi eğlenerek geçirebilirsiniz.Ayrıca Tema Parka bağlı olmayan Jungle İsfanbul içine girdiğinizde hayvanat bahçesi ile karşılaşıyorsunuz.Jungle İsfanbul’da farklı olarak hayvanlarla aynı odada kalıp onlara temas edebilirsiniz.

Giriş Ücreti Kişi Sayısı
90 TL 1 Kişi.

Çılgınlar gibi saatlerce eğlenebileceğiniz Tema Parka giriş ücreti bu şekildedir.Fiyatların böyle yüksek olduğuna bakmayın, zira oraya girdiğinizde gün boyu yeni bir eğlence şehrinde kalıyorsunuz.

6.Atatürk Arboretumu

Sarıyer taraflarında doğa ile müzenin birleşimidir.Atatürk Arboretumu bir çok doğa harikasından farklıdır.Kendisini diğerlerinden farklı kılan en önemli özelliklerini Atatürk Arboretumu bağlantısından öğrenmeniz mümkündür.Yapay bir yöntemle kusursuz görünüme ulaşılan Atatürk Arboretumunda çiçeklerin ve bitki örtüsünün dağılımını seyrettiğinizde gözlerinize inanamayacaksınız.

7.Balat Sokakları

Ayvansaray’da Haliç’in hemen karşı tarafında mütevazi bir bölge olan Balat, sokakları ile meşhurdur.Cennet mahallesi filminin çekildiği rengarenk nostaljik sokaklarında gezmeniz içinizi açacaktır.Hala eski kültürünü yitirmemiş olan Balat halkı ile restore edilmeye yüz tutmuş ama bir o kadarda güzel evleri için gelmeye değer.

8.Minyatür Türkiye Parkı ve Müzesi

Türkiye’nin en büyük Miniatürk yerinde eserlerin “en küçük” halini görmek istemez misiniz ? Dünyaca ünlü mimari yapıların, İstanbul’daki meşhur eserlerin ve Anadolu bölgesindeki eserlerin minik halini görünce içiniz bir hoş oluyor.Yanlış anlamayın ama buraya gelince ciddi ciddi İstanbul gezilecek yerler makalesindeki her yeri bir nevi gezmiş oluyorsunuz :).

9.Adalarını Gezin

İstanbul gezilecek yerler listesinde adalar’da olmalıdır.Tarihi yerleri ve adaların kuruluşunun eski olması onları gezmek için ideal bir destinasyon yapıyor.Özellikle Heybeliada, Büyükada’ya nazaran daha küçük olmasına rağmen daha fazla turistik yer içeriyor.İstanbul şehrine yakınlıkları ve aynı bölgede olmaları dolayısıyla şehrin ilçeleri olarak kabul edilmiştir.Toplamda 9 adadan oluşan adalar’da çoğunlukla Hristiyan Rumların ve Yahudilerin yaşamasıyla tarihi ve turistik kiliseler, manastırlar bulunuyor.Adalara vapurla giderken Kadıköy ve Eminönü sahillerinden uzaklaşmanızı izlemek kadar keyifli bir şey yok.Hele birde vapura binmeden önce sahil yerlerindeki simitçilerden simit alıp bir kendiniz yiyorsunuz birde martılara atıyorsunuz, içiniz huzurla doluyor.

10.Aya Andrea Kilisesi

Orta Asya bölgesinden Kudüs’e hicret için giden Hristiyanların kalma yeri olarak inşa edildi.1900 yıllarında Hristiyan alemi için önemli bir yapı haline gelen Aya Andrea Kilisesi,

11.İstanbul Arkeoloji Müzesi

Lübnan’da bir yer altı şehrinin bulunmasından sonra bu şehrin bir çok eseri olduğu için müze açılmasına ihtiyaç duyulmuştur.Müzenin içerisinde İstanbul ile alakalı yada dünya çapında başarıyla keşfedilen arkeoloji unsurları bulunuyor.Türkiye’de müze misyonu altında inşa edilmeye başlanmış olan en eski müzedir.

İstanbul Gezilecek Camileri

1453 yılında Müslümanların eline geçen İstanbul’un bu yıldan itibaren sınırları içine yaptırdığı bir çok cami vardır.Bu camilerin önem ve en popüler olanlarına göre baştan sona doğru sıralanmıştır.

1.Sultan Ahmet Camii

İstanbul’un en önemli camisidir.Osmanlı döneminde 15. Yüzyılda I. Sultan Ahmet tarafından emri verilip, dönemin en usta mimarı Sedefkâr Mehmet Aga tarafından yapılmıştır.Sultan Ahmet Camii muhteşem bir mimari görüntüye sahiptir.İçerisindeki ışıklandırmadan duvarların taşlarına kadar her şey büyük bir titizlikle yapılmıştır.Muhteşem bir tasarım harikası olan caminin içinde ve dışında zamanın yaşantısını andıran bir çok motifler bulunuyor.İç tasarımındaki binlerce mükemmel görünümlü çinilere baktığınızda gözleriniz kamaşıyor.Görsel şölenin ve zarifliğin İslami simgesi olmayı başaran bu Cami öğlen saatlerinde doğal bir güzel görünüm alıyor.Caminin içine girip yukarı baktığınızda ve etrafı göz gezdirdiğinizde ağzınız açık kalacak güzellikte olduğunu göreceksiniz.Yapılırken sayıların ve motiflerin her birine bir anlam verilmiş.

2.Süleymaniye Camii

Bu cami kesinlikle muazzam incelikler ve detaylardan oluşmuş bir camidir.Mimar Sinan’ın yapmış olduğu en anlamlı eserlerden bir tanesidir.İçinde bulunan her unsur büyük ve ince anlamlar taşımaktadır.En çok dikkat çeken yer ise is odasıdır.Bu oda Kanuni Sultan Süleyman ve Mimar Sinan’ın akli dehasının birleşmesinden ortaya çıkan yerdir.O zamanlarda Süleymaniye Camiyi aydınlatabilmek için yüzlerce mum yakılması gerekiyordu.Bu mumlar ve gaz lambalarının oluşturduğu is her büyük camide olduğu gibi büyük bir problemdi.Bu isleri fırsata çeviren Mimar Sinan is odasını yaparak havada uçuşan yada duvarlara yapışan islerin hava akımını hesaplayıp is odasını ona göre konumlandırmıştır.Oluşan bütün isler bu odaya akar ve asıl önemli olan nokta ise bu islerin devlet tarafından imzalanan büyük antlaşmalarda mürekkep olarak kullanılmasıdır.

3.Eyüp Sultan Camii

Tarihi ve dini boyutunda çok önemli meseleler vardır.Eyüp Sultan Cami, yaşayan son sahabelerden Eyüp el-Ensari için yapıldı.İstanbul fetih edildikten sonra Fatih Sultan Mehmet han ve Akşemseddin önderliğinde bütün ordu karış karış İstanbul’da Eyüp el-Ensari’nin kabrini aramıştır.Lakin ne hikmetse bir türlü kabri şerifini bulamayan Akşemseddin hazretleri zuhurat’da yerini bularak onun yattığı yere Cami’nin yapılmasını emreder.İstanbul gezilecek yerler’deki camiler arasında dini olarak en önemliler arasındadır.Eyüp ilçesinin bu denli popüler bir yer olmasının sebebi Eyüp Sultan Camidir.

4.Fatih Camii

Adını aldığı yerde Fatih’te bulunan camidir.Bu eserin meşhur olmasının sebebi ise İstanbul’un en önemli kilisesinin yerine yapılmasıdır.Artık Müslümanların burada İslam dinini yaşadığını simgeleyen Fatih Cami, hak geldi batıl zail oldu sözüne dayanmaktadır.İkinci Mehmet döneminde geometrik tasarım açısından yapılan en ihtişamlı camidir.Yapımı 13 yıl sürmüş ve 1460 yılında başlanıp 1473 yılında bitmiştir.Fatih ilçesinin merkezinde konumlandığı için camiyi gezdikten sonra hemen yakınındaki Çarşambayı’da görmenizi tavsiye etmekteyiz.

İstanbul Tarihi ve Turistik Yapıları

Yaklaşık iki bin yıllık tarihi ile yüzlerce tarihi mekanı içinde barındıran İstanbul’un turistik sayılabilecek çok fazla eseri vardır.Bunlardan başlıca tur esnasında gezmeniz gereken mekanları rağbet gördüğü sıraya göre yukarıdan aşağıya doğru koyduk.

1.Yerebatan Sarnıcı

İstanbul geziniz sırasında mutlaka buraya gitmelisiniz.Muazzam derecede bir tarihe sahip olan Yerebatan Sarnıcı, İstanbul’un en önemli tarihi mekanları arasındadır.4. Yüzyıl’da 500 yılları arasında yapılmış ve yaklaşık olarak 1550 yıldır ayakta duruyor.Yunanlıların mitolojisinden çok fazla etkilenen Bizans imparatorluğu yönetiminde Medusa’nın ini olarak geçmektedir.Günümüzde hem Yunanlılar hemde mitolojisine yakından ilgili olan Dünyadaki her insanın en gözde turistik mekanıdır.Yerebatan Sarnıcına bir yılda milyonu aşan turist geliyor.Gelen turistlerin %80 oranında efsaneye göre bozuk para atması ile daha’da büyüleyici bir hal aldığını söyleyebiliriz.Eminönü gezilecek yerler yazımızda Eminönü ilçesinde bağlı olan Yerebatan Sarnıcını daha detaylı anlatıyoruz.Yapıldığı zaman 17. Yüzyıla kadar turistik bir yer değildi.Lakin 17. Yüzyıldan sonra bir kaşifin Medusa tanrısı ile alakalı kalıntılar bulduğunu söz ettikten sonra ünü yayılmaya başladı ve şuanda İstanbul gezilecek yerler listesinde ilk sırada.

2.Ayasofya

“Tarihi” yapıları denince akla ikinci gelen yer Ayasofya’dır.Dünya’da yankılanan sesi ile Hagia Sophia Müzesi şuanda siyasi ve politik anlamda dünyanın her yerinde konuşuluyor.1800 yıla kadar süre gelen tarihi ile Ayasofya müzesi ilk başta Kiliseydi.Hristiyanlar ve İstanbul’un ilk imparatoru Konstantinos tarafından dinlerinin önemli simgesi olarak inşa edilmiş olsa’da Osmanlı imparatorluğundan sonra Müslümanların en önemli simgelerinden biri oldu.Ayafosya müzesinin içindeki muhteşem mimariyi görmelisiniz.Bir önceki gideceğiniz Yerebatan Sarnıcı’dan sonra kolaylıkla ulaşım sağlayabiliyorsunuz.Neredeyse aynı bölgede kalan bu iki tarihi eserin İstanbul’da ve dünyada çok önemli bir yeri var.1900 yıllarına kadar 5 yüzyıl boyunca Cami olarak kullanıldı.Cami olmasından sonra politik sebeplerden dolayı içinde mükemmel İslami motiflerin, desenlerin, hattat yazılarının ve tarihi eserlerin bulunduğu bir müze oldu.

3.Kız Kulesi

Tarih olarak Ayasofya’dan bile önceye dayanan bir eserdir Kız Kulesi.Her yerde dilden dile aktarılan hikayeleri ve kıssaları vardır.Kız Kulesinin neden inşa edildiği hakkında çok eski olduğu için kesin bir bilgi yoktur.Ancak o zamanın Roma imparatorluğunun burayı deniz ticareti için kullandığını düşünüyorlar.Kız Kulesi toplamda dört imparatorluk geçirdiği için beraber yaşamış olduğu her halkın hakkında hikayeleri vardır.Toplamda dört efsanesi olmakla beraber bunlardan en yaygını Sepetteki Yılan efsanesidir.Hatta bu efsanenin gerçek olduğuna inanacak kadar fazla anlatılmıştır.Kulaktan kulağa, dilden dile süre gelen Sepetteki Yılan efsanesi burada yaşayan her ırk tarafından biraz değiştirilerek anlatılmıştır.

4.Galata Kulesi

Kız Kulesinden hemen sonra gitmeniz biraz zor olsa’da mutlaka bu iki kuleyi ardı sıra ziyaret edin.Çünkü tarihinde birbirlerini bağdaştıran çok güzel hikayeler var.Galata kulesinin en üstüne çıkıp Kız Kulesini gördüğünüzde sadece hikaye olmadığını anlayacaksınız.Efsanesini Galata Kulesi yazımızdan öğrenmeniz çok daha bilgilendirici olacaktır.Galata Kulesi, İstiklal caddesi’ne çok yakın bir konumdadır.İnsanların en yoğun olduğu cadde İstiklal Caddesidir ve burada cadde boyunca işlek mağazalar ve o caddenin sonunda aşağı inince’de Galata Kulesi karşınıza çıkıyor.Sanki o caddenin sonundan aşağı indikçe Bizans imparatorluğunun yaptığı Galata kulesine yaklaşma heyecanını duyuyorsunuz.

Etrafındaki taşlara kadar ilk bir kilometresi tamamen kulenin havasına uygun şekilde tasarlanmış.Sağındaki solundaki sokaklardan çok görkemli gözüküyor ve bu sokaklarda insanlar arkasında Galata Kulesi manzaralı fotoğraflar çekiliyorlar.Anlık olarak en az bin kişinin öğlen saatlerinden akşama kadar sürekli fotoğraf çekildiğini görebilirsiniz.Çok yakınındaki eski oyuncakçı ve nostaljik dükkanlarda çok şirin eşyalar satılıyor.Kuleye giriş için uzun uzadıya kuyruklar oluşuyor.Özellikle’de Osmanlı tarihinde kendisine kanat yapan gezici Hezarfen Ahmet Çelebi’nin kulenin en üstüne çıkıp kendi yaptığı kanatlarıyla atlayıp Kız Kulesi’ne kadar uçmasıyla meşhurdur.

5.Topkapı Sarayı

Tur sırasında Ayasofya ve Yerebatan Sarnıcını gezdikten sonra gelecek durağınız Topkapı Sarayı olacaktır.İstanbul gezilecek yerler genellikle Fatih ve Eminönü’ye bağlı yerler olduğunu fark edeceksiniz.Çünkü Osmanlı İmparatorluğu yönetiminde iken bu iki yer ticaretin ve Padişahlığın merkeziydi.İstanbul şehrini feth ettikten 7 yıl sonra yapımı için emir veren Fatih Sultan Mehmet han, işçiler ile birlikte bu sarayı ancak 14 yılda bitirebilmiştir.Padişah hanedanlığının en görkemli ve önemli sarayıdır.Dünya üzerinde yüz ölçümü, tarihi ve güzelliği ile sayılı saraylardan olmuştur.Topkapı Sarayı içerisinde doğa ile mimarlığın birleşimi olan bahçeler, müzeler ve tarihi eserler, camiler ve hatta çiniler barındırır.Mimari yapısındaki güzellik doğa ile birleşince ortaya imparatorluğa yakışır bir eser çıkmış.

Kaynak: Haber merkezi