Gül Taş açıklamasında şu ifadelere yer verdi;  

"Sevgili Kadınlar,Değerli Basın Emekçileri

Emeğimiz,Bedenimiz,Kimliğimiz,Özgürlüğümüz İçin; İnsanca ve Onurlu Yaşamak İçin Örgütleniyoruz. 8 Mart  Kadınların Uluslar arası Birlik,Mücadele ve Dayanışma Günümüzde yıllarca olduğu gibi yine alanlardayız.  Değişen ise daha fazla baskı ancak karşısında da daha güçlü ve birlik olan kadınlar.

     “8 Mart 1857'de New York'ta, bir dokuma fabrikasında çalışan 40 bin işçi, 16 saatlik işgününün 10 saate indirilmesi ve ücretlerde artış yapılması isteğiyle greve başlamıştı. Kadın işçilerin örgütlediği bu grev o güne kadar yapılmış en büyük kadın eylemlerinden biriydi. Bu direniş kadın işçilerin fabrika içinde yakılarak sonlandırılmaya çalışıldı. Bizlere miras kalan bu mücadeledir. Kapitalizm kadın,erkek,çocuk,dil,din,ırk ,renk gözetmeksizin sömürmeye,parçalamaya,aciz düşürmeye çalışıyor. Kadınlar ise güvencesizliğin,yoksulluğun,işsizliğin,ırkçılığın,savaşlar ve militarizmin meşrulaştırdığı şiddetin etkilerine doğrudan maruz kalıyor. Filistin'e yapılan,sivil halka yönelik saldırılarda büyük kayıplar verilmeye devam ediyor. Bu acı tabloda kadın ve çocukların da büyük acılar çektiğinin bir göstergesidir.

      Kadınların hane içindeki bakım görevlerini aksatmadan istihdam edilebilmelerini sağlayacak bir yöntem olarak kadınlara ataerki  ile kapitalizmin çıkarlarını kesiştiren bir çalışma alanı yaratılıyor.

Bu koşullar altında her beş kadından yalnızca biri kayıtlı, tam zamanlı istihdama erişebiliyor. Kadın işsizliği ise her zaman olduğu gibi tüm işsizlik türlerinde en yüksek olan işsizlik türü.

       Evlerimize hapsetmeye çalışan ; bedenimize,kimliğimize,emeğimize el uzatan ; şiddetin her türlüsünü yaşatan; sosyal ,siyasal ve ekonomik olarak yok sayanlara karşı biz buradayız. Görmezden geldiğiniz gerçek ile yüzleşiniz.

      6 Şubat depremi  bir seneden fazla oldu. Depremi yaşayan kentlerde kadınların zorlu şartlar altında  yaşatmaya çalıştıkları ile hala mücadele verdikleri gerçeği ile karşı karşıyayız. İnsanca yaşama koşullarına ulaşamayan tüm kadınların sesi sesimizdir. Deprem bölgesi başta olmak üzere,koşulların ağır olduğu her yerde iyileştirmelerin azami bir şekilde yapılmasını talep ediyoruz.

      Kadın üreten kimliği ile güçlüdür. Tüm renklerimizle tüm erklerin şiddetine karşı ayaktayız.

     Emeğimiz,Bedenimiz,Kimliğimiz Bizim;

     Mücadelede Kararlı, Özgürlükte Israrcıyız.

     Evde ,işte tarlada emeği ve hakları için mücadele eden tüm kadınların 8 Mart Kadınları Uluslar arası Birlik ve Dayanışma Günü Kutlu Olsun."

                                        

Kaynak: BÜLTEN