Görür, bu depremin “Bartın depremi” olarak adlandırılmasını doğru bulmadığını belirterek, bunun bir öncü deprem olmadığını söyledi. Depremin Batı Karadeniz havzasındaki faylı bölgede, graben ve horstların yer aldığı bir alanda meydana geldiğini ifade etti.
Karadeniz’deki depremlerin bölgenin özgün fay sistemlerinden kaynaklanabileceğine dikkat çeken Görür, özellikle Rusya’ya yakın kıta kenarında depremler olabileceğini vurguladı. Ayrıca, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremi sonrasında yapılan çalışmalara da değinerek, bu çalışmaların yetersiz kaldığını belirtti.
Görür, Güneydoğu’nun bir levha sınırı olduğunu hatırlatarak, Arap, Anadolu ve Afrika levhalarının bu bölgede kesiştiğini ve milyonlarca yıl boyunca bu bölgede depremlerin kaçınılmaz olacağını söyledi. Depremlere karşı özel malzemeler, gelişmiş teknolojiler ve uzmanlaşmış müteahhitlerin kullanılmadığı sürece yapıların yıkılma riskinin her zaman devam edeceğini, bugünün sorunlarının gelecek nesillere miras kalacağını ifade etti.