Sağlık üzerinde olumsuz etkilere neden olabilen sıcak havalarda, beslenme şekline de dikkat etmek gerekiyor. Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, aşırı sıcaklarda kısa sürede kas ve su kaybına neden olarak metabolizmayı olumsuz etkileyen şok diyetlerden uzak durulması gerektiğini söyledi.

Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıkların etkisi altında geçen yaz aylarında beslenme alışkanlıklarını gözden geçirmemiz büyük önem taşıyor. Metabolizmamız, sıcak havalara uyum sağlarken, bu dönemde vücudumuz çok daha fazla su ve mineral kaybediyor. Bu durum, tüm bireyler üzerinde etkili olsa da özellikle; çocuklar, yaşlılar, hamileler, kalp ve şeker hastaları gibi hassas grupları daha fazla etkiliyor.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Banu Özbingül Arslansoyu, halsizlik başta olmak üzere pek çok sağlık sorununa yol açabilen bu durumdan korunmak için dengeli beslenmenin önemine vurgu yaptı. Yaz aylarında sağlığımızı korumak için dengeli beslenmenin ve yeterli sıvı tüketmenin önemine değinen Arslansoyu, özellikle gıda zehirlenmeleri, şok diyetler ve alkol tüketimi gibi risklere dikkat çekti. Banu Özbingül Arslansoyu; mevsiminde sebze ve meyve tüketmenin, geç saatlerde yemek yemekten kaçınmanın ve D vitamini için güneş ışığından yararlanmanın önemini vurguladı.

Dengeli ve yeterli beslenmeye odaklanın

Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, özellikle popüler hale gelen şok diyetler ile ilgili uyarılarda bulunarak bu tarz diyetlerin yılın hiçbir döneminde uygulanmaması gerektiğine vurgu yaptı. Şok diyetlerin, kısa sürede kas ve su kaybına neden olarak metabolizmayı olumsuz etkilediğini vurgulayan Özbingül Arslansoyu, özellikle aşırı sıcakların etkili olduğu bu dönemde yeterli ve dengeli beslenmenin çok önemli olduğunu belirtti.

“Sıcak havalarda iştahınız azalsa bile, kahvaltı yapmaya ve öğün atlamamaya dikkat edin. Ana öğünlerde et, süt, tahıl ve sebze gruplarına yer verin; ara öğünlerde ise meyve, komposto, süt, ayran veya kuruyemiş gibi sağlıklı seçenekleri tercih edin” ifadelerini kullanan Diyetisyen Banu Özbingül Arslansoyu, “Akşam saatlerinde metabolizmamız yavaşladığı için geç saatlerde yemek yemek sindirim, kilo ve uyku problemlerine yol açabilir. Sağlıklı bir yeme planı oluşturmak veya yediklerinizi not almak, geç saatlerde atıştırmanızı engelleyebilir” dedi.

Gazlı içeceklerden uzak durun

Sıcak havalarda terlemeyle artan sıvı ve mineral kaybını önlemek için bol sıvı tüketilmesinin şart olduğunu belirten Arslansoyu, yetersiz sıvı tüketiminin konsantrasyonun azalmasına ve baş ağrılarına neden olabileceğini vurguladı. “İdrar renginiz koyulaşıyorsa, su tüketiminiz yetersiz demektir. Gazlı içecekler yerine su, taze sıkılmış meyve suyu, maden suyu, süt veya soğuk ayran tercih edin. Doğal maden suyu, vücudumuz için gerekli birçok minerali barındırır ve yazın terlemeyle kaybettiğimiz su ve minerali yerine koymak için iyi bir tercihtir” diyen Banu Arslansoyu, böbrek hastaları ve yüksek tansiyonu olan kişilerin maden suyu tüketimini sınırlandırması gerektiğini belirtti.

Yaz aylarında hangi sebze ve meyveler tüketilmeli?

Mevsiminde tüketilen sebze ve meyvelerin vitamin ve mineral bakımından zengin olduğunu söyleyen Diyetisyen Banu Arslansoyu, yaz aylarında taze sebze ve meyve çeşitliliğinin oldukça fazla olduğunu belirtti. Özbingül Arslansoyu yaz aylarında tüketilebilecek mevsim meyve ve sebzelerini ise şöyle sıraladı:

“Haziran ayında, enginar, bezelye, bakla, semizotu, salatalık, taze patates, taze fasulye, yeşil biber, patlıcan, dolmalık biber, domates, kabak gibi sebzeler ve yeşil erik, çilek, kiraz, kayısı, şeftali, dut, vişne gibi meyveler bulunur. Temmuz ayında ise kabak, semizotu, salatalık, patates, taze fasulye, yeşil biber, patlıcan, dolmalık biber, domates, börülce gibi sebzeler ve kiraz, vişne, şeftali, karpuz, kavun, sarı erik, ahududu gibi meyveler öne çıkar. Ağustos ayında da bolca kabak, semizotu, salatalık, taze fasulye, yeşil biber, patlıcan, dolmalık biber, domates, börülce, bamya, kırmızı biber, mısır gibi sebzeler ve vişne, şeftali, karpuz, kavun, üzüm, mürdüm eriği, dut, böğürtlen, incir gibi meyveler bulunur.”

Açık büfe yemekleri, kilo kontrolünü zorlaştırıyor

Yazın en sık karşılaşılan sağlık problemlerinden birinin gıda zehirlenmesi olduğunu belirten Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Diyetisyeni Banu Özbingül Arslansoyu, “Bu durumu önlemek için, açıkta satılan yiyecek ve içeceklerden kaçınmalı; et, balık, tavuk, süt, yumurta gibi riskli besinleri buzdolabında saklamalı ve hijyen kurallarına dikkat etmelisiniz. Meyve ve sebzeleri ise iyice yıkayarak tüketmelisiniz” dedi.

Tatillerde açık büfe yemeklerinin kilo kontrolünü zorlaştırabildiğini de hatırlatan Özbingül Arslansoyu, “Bu nedenle kızartmalar yerine ızgaraları, ağır soslu yemekler yerine sade seçenekleri tercih edin ve alkol tüketimini sınırlandırın” önerilerinde bulundu.

Kaynak: İHA