Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle Mimar Sinan’ı yaptırılan Süleymaniye Külliyesi’nin 465 yıllık Darüşşifa bölümünün restorasyonunda sona gelindi. İmaret bölümündeki çalışmaların ise yüzde 75’i tamamlandı. Vakıflar 1. Bölge Müdür Yardımcısı Levent Çetin, “Darüşşifa binasında restorasyonumuzun son aşamasına gelmiş durumdayız. Restorasyon seviyemiz yüzde 90’larda. İmarethane binamızda ise yapının güçlendirmeyle ilgili çalışmalarını tamamlamak üzereyiz. Yüzde 75 seviyesindeyiz” dedi.

İstanbul’un en güzel yapılarından olan Süleymaniye Külliyesi, Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle 1550 yılında Mimar Sinan tarafından inşa edildi. Külliyenin hastane olarak kullanılacak olan bölümü Darüşşifa ile aşevi olarak kullanılacak İmaret bölümlerinin yapımına ise 1553 yılında başlandı. Külliyenin inşasının tamamı 1559 yılında sona erdi. Darüşşifa bölümü 1870’li yıllardan sonra önce askeri matbaa sonra da yatılı Kur’an kursu oldu. İmaret binası ise sosyal eksiklikleri olan vatandaşlara aşevi görevinden sonra 1913 yılına Türk - İslam Eserleri Müzesi’ne ev sahipliği yaptı.

Vakıflar Genel Müdürlüğü, Darüşşifa bölümünde 2019’ da, İmaret bölümünde ise 2021’de restorasyon çalışmalarına başladı. Darüşşifa bölümüm restorasyonunun yüzde 90’ tamamlandı. İmaret bölümünün restorasyonunda yüzde 75 seviyesine gelindi. Her iki yapıdaki çalışmaların 2024 yılının son aylarına doğru bitmesi planlanıyor. İmaret bölümü çalışmaların tamamlanmasının ardından İstanbul Vakıf Eserleri Müzesi olarak açılacak. Öte yandan restore edilen Kanuni Sultan Süleyman’ın mirası yapılar havadan görüntülendi.

"Darüşşifa binasının restorasyonunda son aşamaya gelmiş durumdayız”

Süleymaniye Külliyesi Darüşşifa bölümü restorasyon çalışmaları hakkında bilgi veren Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdür Yardımcısı Levent Çetin, "Süleymaniye Külliyesi’nin Darüşşifa binasının içerisindeyiz. Burada 2019 yılında başlayan restorasyonumuzun son aşamasına gelmiş durumdayız. Restorasyon seviyemiz yüzde 90’larda. 2024 senesi yıl sonu itibarıyla restorasyon çalışmalarını tamamlamayı planlıyoruz. Darüşşifa binası hastane yapısı olarak inşa edilmiş bir bina. Süreç içerisinde farklı fonksiyonlarda kullanılmış. Daha sonra uzun yıllar boş kalmış. 2019 senesinde Kültür Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü olarak yapımızı restorasyona aldık. Yapımızın çatısı, kurşunları ve çatı kaplamasıyla alakalı problemleri vardı öncelikle bu problemleri çözme yoluna gittik. Şu an Darüşşifa binasının ince işlerini yapmaya devam ediyoruz. Bahçede peyzajla ilgili çalışmalarımız var. 2024’te yıl sonu itibarıyla Darüşşifadaki restorasyon çalışmalarını tamamlayacağız” şeklinde konuştu.

“Yapının güçlendirmeyle ilgili çalışmalarını tamamlamak üzereyiz, yüzde 75 seviyesindeyiz”

İmarethane binasının restorasyon çalışmalarının da devam ettiğini vurgulayan Çetin, “Hemen yan tarafta külliyenin bir parçası olan İmarethane binamızda yine restorasyon çalışmamız son safhasına gelmiş durumda. O yapıda külliye ile beraber inşa edilmiş bir yapı. Aşevi olarak inşa edilmiş. Burası 1990’lı yılların başına kadar Türk - İslam Eserleri Müzesi olarak kullanılmış. Yapının güçlendirmeyle ilgili çalışmalarını tamamlamak üzereyiz. Yüzde 75 seviyesindeyiz. Yılın son aylarına doğru orayı da tamamlamayı planlıyoruz. İmarethane binamız yine 1990’lı yıllardaki gibi ancak bu sefer Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde İstanbul Vakıf Eserleri Müzesi olarak hizmet vermeye devam edecek. Güçlendirme çalışmalarımızı yaptık. Enjeksiyon ve gergi işlerimizi tamamladık. Çimento bazlı sıvayla yapılmış bütün imalatların raspaları yapıldı. Yapıdan çimento bazlı tüm imalatların arındırılma işlemi tamamlandı. Devamında horasan harcıyla sıva işlerimiz tamamlandı. Şu anda boya ve ahşap kepenk, pencere işlemlerini tamamlıyoruz” dedi.

“Dönemin kamusal hizmet anlamında birçok fonksiyonunu karşılamak için tasarlanmış”

Süleymaniye Külliyesinin tarihi hakkında bilgi veren Levent Çetin, “Süleymaniye Külliyesi, Kanuni Sultan Süleyman tarafından annesi Hafsa Sultan ve eşi Hürrem Sultan adına yaptırdığı iki tane külliyeden sonra kendi adına yaptırdığı bir külliye. Bir kampüs mantığıyla yapılmış. Camisi, kütüphanesi, İmaret ve Darüşşifa binası, medrese binaları olmak üzere birçok yapıya ev sahipliği yapıyor. Dönemin kamusal hizmet anlamında birçok fonksiyonunu karşılamak için tasarlanmış. Darüşşifa bir hastane yapısı aslında uzun yıllar bu şekilde hizmet vermiş. Süreç içerisinde farklı hastalıklara yöneldiğiyle ilgili elimizde bilgiler var. Bir dönem akıl hastalarının da burada şifa bulduğuyla ilgili veriler var. Daha sonra askeri matbaa olarak kullanılmış. Sonrasında da uzun bir dönem boş kalmış. Restorasyon sonrası benzer bir fonksiyonla hizmet vermeye devam edecek. İmarethane binası da yine külliyenin bir parçası olarak uzun yıllar hizmet verdikten sonra Cumhuriyet dönemi sonrası İslam Eserleri Müzesi olarak 1990’lı yılların başına kadar hizmet vermiş. 1990’lı yılların başından sonra özeli bir iştirak tarafından restoran olarak çalıştırılmış bir yapı. Restorasyonu sonrası Kültür Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul Vakıf Eserleri Müzesi olarak hizmet verecek” ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA