Uzmanlar, yılbaşı gibi hediye ve alışveriş yoğunluğu yaşandığı özel günlerde piyasada dolaşımı artan sahte kozmetik ürünlere dikkat çekiyor. Sahte ürün kullanımında kalıcı sağlık ve cilt sorunlarıyla karşı karşıya kalınabileceği konusunda vatandaşları uyaran uzmanlar bu tür ürünleri orijinalinden ayırt etmenin püf noktalarını anlattı.
Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği verilerine göre, Türkiye kozmetik sektöründe toplamda 150’den fazla ülkeye ihracat yaparak yıllık yaklaşık 1.5 milyar dolarlık ticari hacme ulaştı. Sektörde oluşan talep ve büyük maddi kazanç sonrası Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından denetim ve incelemeler yapıldı. Yapılan denetim ve incelemelerde birçok kozmetik ürünün teknik düzenlemeye aykırı ve güvensiz olduğu ortaya çıktı. Bakanlık tarafından bu firmalara milyonlarca lira ceza kesilirken, sahte ürünler kolluk güçleri tarafından el konularak imha ediliyor. Türkiye’de bir kozmetik ürünün satışa sunulabilmesi için Sağlık Bakanlığına kayıt yaptırılması, mikrobiyolojik, fiziksel ve kimyasal analizlerinden geçirildikten sonra güvenlik değerlendirme raporlarının tamamlanması gerekiyor.
“Hediye kozmetik riskli”
Güzellik ve cilt uzmanı Arzu Dağtaş, orijinalinden ayırt edilmesi çok zor olan birçok kozmetik ürünün piyasada dolaşımının arttığına ve bunların geri dönüşü olmayan ciddi sağlık sorunları oluşturabileceğine dikkat çekti. Yılbaşı gibi özel günlerde hediye edilen ürünlerin takibinin zor olduğunu vurgulayan Dağtaş “Nereden alındığını bilmediğimiz hediye ürün risklidir, dikkatle incelemeliyiz. Tüm denetimlere rağmen orijinal ürün ve markaların kopyası, ancak içerikleri farklı olan sahte cilt bakım ürünleri piyasada oldukça yaygın. Sahte cilt bakım ürünleri, cildimize çok büyük kalıcı zararlar verebilir, hatta yaşamımızı bile tehlikeye sokabilir. Orijinal ürünlerden çok daha ucuz olduğu için tercih edilen sahte ürünler sağlığımız açısından bize pahalıya patlayabilir. Yüksek kur ve enflasyon nedeniyle sektörde ürün, cihaz, hammadde ve vergiler yüksek maliyetler doğuruyor. Bu maliyetler mecburen ürünlere yansıyor. Maalesef ekonomik olarak sıkıntıda olan insanlar cilt sağlığını öncelik olarak görmüyor ve öteleyebiliyorlar. Vatandaşlarımızı tekrar uyarıyorum, bir ürün normalden çok ucuz ise mutlaka risklidir. Sağlığınızı önemsiyorsanız bu tür sahte ürünlere karşı çok dikkatli olmalı, satın alırken ürünü mutlaka detaylı incelemeli, eczaneler, güvenilir ve onaylı internet siteleri gibi yerlerden satın almalısınız” dedi.
Sahte bakım ürünlerinin nasıl anlaşılacağı hakkında uyarılarda bulunan Arzu Dağtaş, “Ambalajlar ve içerisindeki ürün iyi incelenmeli. Ürünler orijinalliği ve son kullanma tarihi kontrol edilerek sadece güvenilir yetkili satıcılardan, mağazalardan veya web sitelerinden alınmalı. Cilt bakım ürünlerinin fiyatına, kampanyalara, indirimlere dikkat edilmeli. Sahte ürünler, orijinal ürünlerden çok daha ucuz olabilir. Aşırı fiyat farkı uyarı olarak değerlendirilmeli. Cilt bakım ürünlerini kullanırken reaksiyonları yakından gözlemlemek gerekir. Cildimizde ağrı, yanma, kaşıntı, kızarıklık, döküntü, şişlik, kuruluk, leke, akne, enfeksiyon, yara, egzama, dermatit, alerji, hassasiyet gibi çeşitli belirtiler oluşabilir. Bunları uyarı olarak değerlendirin. Eğer sıra dışı beklenmedik bir durumla karşılaşırsanız hemen ürün kullanımını keserek bir doktora görünmelisiniz” şeklinde konuştu.