Vefa Bozacısı ’nın Hikayesi 1876 Yılında Başladı
Hacı Sadık Bey 1870 itibariyle Arnavutluk Prizren ‘den İstanbul’a gelir. Evinin altında kendi imkanları ile ürettiği bozası ile Vefa Bozacısının ilk adımları atılmış olur. 6 Yıl boyunca kış geceleri saray ve etrafında, omzunda taşıdığı bakır güğümlerle dolaştırarak boza satar. Her köşe başında sabırsızlıkla beklenilen Hacı Sadık Bey, çoğalan talep karşısında cesaretlenir. Dönemin saraylı, aristokrat aileleri ile bürokratlarının bulunduğu İstanbul’un en müstesna semtlerinden biri olan Vefa’da, 1876 senesinin Eylül ayında boza ürününün dünyadaki ilk resmi dükkanını açar.
Vefa semtinde açılan bozacının adı ise Vefa Bozacısı olarak belirlenir.
Hacı Sadık Bey, çok çok ilgi gören bu özel Türk içeceğinin kıvam ve lezzetini koruyabilmek amacıyla seneler boyu bizzat kendisi üretir. Daha ileriki senelerde, oğlu İsmail Hakkı Vefa‘yı da yanına alarak Vefa Bozacısı üretimine birlikte devam ederler.
Üretim
Boza üretimi sadece Vefa semtindeki fabrikamızda, sirke, nar ve limon sosu üretimi ise Çorlu’daki çağdaş ve yüksek teknolojiye sahip fabrikamızda yapılmaktadır. Şişelemenin tam otomatik dolum hatlarında tamamen el değmeden yapıldığı ve maksimum hijyenin uygulandığı bu fabrikamızda depolama, üretim ve filtrasyon alanları Frings Fermantasyon sistemleri ile kurulmuştur. Üretimi oluşturulan her ürün tecrübeli kimyager ve besin mühendisleri kontrolü altında, laboratuvar testleri gerçekleştirdikten sonra ambalajlanıp, dağıtımı yapılmaktadır.
Vefa Bozası
Boza başak ürün olan darı irmiği, su ve şekerden mamul mayalı ve yararlı besin bakterilerinin yaşadığı bir meşrubat olmasından muhafaza şartları çok önemlidir. Bu amaçla hava alabilen, sıhhatli cam şişede satışa sunulmaktadır. Şişelenmesi sırasında fermantasyonu devam eden bozanın çok süratli tüketilmesi gerekir. Bünyesinde: B1-B2-B3-B6-B12 vitaminleri ile Laktik asit bulundurur glüten içermez çöl yak hastaları kullanabilir. Bir bardak Boza 200 cc ve 86 Kaloridir. Protein miktarı yüzde 2.4, lif seviyesi yüzde 6.8, yağ seviyesi ise yüzde 0.2’dir.
Üzüm Sirkesi
Türk sofralarının geleneksel sosu olan meşhur Vefa sirkesi, Marmara ve Ege Bölgesi üzümlerinden elde edilen üzüm suyu ile üretilmektedir. Genellikle salata ve çorbaların vazgeçilmez lezzeti olan sirkeden ateş düşürücü, hazmı kolaylaştırıcı, hücrelerin süratli onarılması gibi pek çok hususta faydalanıldığı bilinmektedir. Vitamin sayısal sayısal değeri çok yüksek olan sirkenin kanser hücrelerine ulaşabilen tek besin maddesi bulunduğu belirleme edilmiştir.
Elma Sirkesi
Yüzlerce seneden beri salata ve yemeklere tat katmasının yanı sıra şifalı özelliği ile de tanınan elma sirkesi, 2006 senesi itibari ile Vefa etiketiyle raflarda konumunu almıştır. Vefa Elma Sirkesi, şeker seviyesi yüksek kış elmalarından üretilir. Vitamin sayısal sayısal değeri çok yüksek olan elma sirkesinin; başta damarlar olmak üzere, karaciğer, idrar yolları ve böbrekleri toksinlerden temizlediği, kemik hastalıklarından yüksek tansiyona kadar bir çok hastalığın tedavisinde yardımcı olarak kullanıldığı biliniyor.
Balzamik Sirke
Aromalı, güzel hoş kokan manasına gelen Balzamik Sirke, özenle seçilen Mürefte yöresine ait kırmızı üzümlerinden yapılır. Çok meşakkatli yapım vakiti balzamik sirkenin lezzetinin esasını oluşturur. Balzamik sirke, meşe fıçılarında mayalanan üzüm sirkesinin en az iki sene vaktince bekletilerek olgunlaştırılması ile elde edilir. Hem de kara rengini meydana getiren karamelle zenginleştirilir. Salatalar, zeytinyağlılar, et ve kebap çeşitlerinin terbiyesi gibi klasik sirkeyi kullandığımız her alanda lezzet çoğaltıcı olarak kullanılır. Şişelerin etrafı kilitli jelatinle kaplanmıştır. Hava almaz, sızdırmaz. Kapakların üstüne güven bandı geçilerek kapağının marketlerde açılması gibi tehlikeler engellenmiştir.
Nar Ekşisi
Mevsimlik narlardan imal edilen Vefa Bozacısı Nar Ekşisi Sosu, Türk mutfağında çok olarak sarf edilen ekşilik veren lezzet çoğaltıcı bir üründür. Bütün salata çeşitlerinde, zeytinyağlılarda, çiğ köfte ve kısırlarda sarf edilen nar ekşisi sosu VEFA BOZACISI üretim değişik ile tüketicinin beğenisine sunulur. Şişelerin etrafı kilitli jelatinle kaplanmıştır. Hava almaz, sızdırmaz. Kapakların üstüne güven bandı geçilerek kapağının marketlerde açılması gibi tehlikeler engellenmiştir.
Limon Sosu
Yemeklerde, çorbalarda, salatalarda sarf edilen Vefa Limon Sosu, evlerde, acele bozulan taze limonların yerine, yemek pazarında ise, pratikliği nedeniyle tercih edilir. Dalından limondan lezzet olarak hiç bir farkı olmayan limon sosu uzun vakit saklanabilmesi amacıyla Vitamin C ile güçlendirilmiştir. En ufak ambalajında bile 8 adet limon suyu barındırabilmesi nedeniyle aynı vakitte ekonomiktir.
Hacı Sadık Bey’le başlayan, bugün de 4. kuşak aile fertleriyle devam etmektedir. Yaz boyunca Vefa’daki tarihi dükkanımızda tadına bakabileceğiniz içecekler ise; Limonata, Naneli Limonata, Üzüm Şırası, Osmanlı Şerbeti, Demirhindi Şerbeti
