Değişim mümkündür, ancak birçok insan değişmekten nefret eder. Konfor alanını terk etmek istemez, alışmıştır bir kere. Koronavirüs pandemisi sürecinde karşı karşıya olduğumuz şey tam olarak bu aslında.
Macera ve keşifte amaç sadece dış dünyayı keşfetmek değil, iç dünyayı da keşfetmektir. Bilinmeyenleri kabul ettiğiniz zaman, içinizdeki şüphe ve soru işaretlerinin yaratıcılığınıza çok olumlu bir katkısı olduğunu göreceksiniz.
Bir balonla önce yüksekliğinizi artırmayı ve azaltmayı öğrenirsiniz, daha sonra yönünüzü, rotanızı, yörüngenizi değiştirmeyi… Atmosferin her katmanı farklı hıza sahip rüzgarlara sebep olur, daha sağa veya daha sola gitmek istediğinizde daha yüksek veya daha alçak uçmanız gerekir.
Bence hayat, tamamen aynı. Alışkanlıklarımızın, kesinliklerimizin, inançlarımızın, ortak varsayımlarımızın, paradigmalarımızın, dogmalarımızın ve ünlem işaretlerimizin dengesini tıpkı bir balon gibi ayarlamalıyız. Özgür olmak için bunları dengelemek zorundayız. Hayatın kaşifi olmanın yolunun bu olduğuna inanıyorum.
Acı genelde görecelidir ve çoğu da zihin ile ilgilidir. Geçen yıl Noel’den hemen önce Kuzey Kutbu’nda geçirdiğimiz son yolculuk esnasında kızağım kırıldı. O an küçük bir panik oldum ancak kısa bir süre sonra çözüme odaklandım, çünkü tek yol buydu. Issız bir yerde yalnız olmak kolay değil, kendi mentorunuz olmak zorunda kalıyorsunuz.
Ve sorunun çözümünü bulduktan sonra, -25 derecelik bir sıcaklıkta 5 saat süren bir onarım sonucu sorunu ortadan kaldırdım. Yaşadığım zor anlar, beni kendimin bir üst versiyonu olmaya zorladı, başardığımı umuyorum.
Bertrand, Borge ve benim paylaştığımız, birbirinden tamamen farklı fiziksel deneyimlerden ve maceralardan aldığımız dersler, geliştirdiğimiz zihinsel ve felsefi düşüncelerin oldukça yaygın olduğunu belirtmek isterim. Bir uzay gezisi veya dünyanın dört bir yanında balon uçuşundan alınan dersler pek de farklı değildir, ‘’Kendinizi nasıl yönlendiriyorsunuz?’’
Söyleyebileceğim en iyi şey ise şu ki, dünü ve yarını boş verin ve bugüne odaklanın. Gelecekte olmayı istediğiniz yerde veya endişelerinizde değil, olmanız gereken yerde yani tam olarak şu an ‘’burada’’ olun. Anı iyi değerlendirin, çünkü bugün atman gereken adımları atmazsan, belki de yarın atabileceğin bir adım olmayacak.
