İnsanlarla aynı DNA’nın %98’ini paylaşan bonoboların insana benzer niteliklere sahip olması şaşırtıcı değil. Birçoğu oldukça zekidir ve duygusal kapasiteleri de oldukça derindir. Özellikle de esaret altında olduklarında bonobolar, yalnızca etraflarındaki araştırmacıları gözlemleme yoluyla insan kültürünün birçok yönünü kavradı. İnsanlar gibi nasıl iletişim kuracaklarını, çeşitli aletler kullanmayı, müzik çalmayı öğrendiler ve hatta bir defa bu cins bir maymun, bir gol arabasını sürmeyi de öğrendi (denemelerinden kısa bir süre sonra ağaca çarpması dışında bir sorun yok elbet).
Bonoboların Şempanzelerle Olan İlişkisi ve Farkları Hakkında
Fiziksel olarak yakın akrabaları olan şempanzelere çok benziyorlar. Hatta, bonobo maymunlarına bazen cüce şempanze deniyor çünkü bilim insanları ilk keşfettiklerinde, bonoboların şempanzelerin bir alt türü olduğuna inanıyorlardı. Yapılan incelemeler ve araştırmalar, aralarındaki farklılıkları ortaya çıkardı ve bilim insanları daha sonra onları ayrı bir tür olarak sınıflandırdılar. Daha dik bir iskelete, uzun bacaklara ve dar omuzlara sahip olan bonobolar, şempanzelerden daha kolay ve daha uzun süre iki ayak üzerinde durma veya iki ayak üzerinde yürüme yeteneğine sahiptir. İskelet anatomileri aslında insanların ilk ataları olan Australopithecus’a çok benziyor. Yüzleri şempanzelerinkinden daha yüksekte ve uzun siyah saçların bulunduğu kısım ortadadır.
Bonobolar davranışsal olarak da şempanzelerden birçok yönden farklıdır. Şempanze toplumu rekabetçi ve erkekler egemenken, bonobolar 100 üyeye kadar anaerkil gruplarda uyumlu bir şekilde yaşarlar. Gruplarda ise en yüksek sırada kadınlar yer alır ve sıralamadaki kadınların oğulları erkekler arasında lider olur. Erkekler fiziksel olarak daha büyük ve daha güçlü olsalar da, kadınlar güçlü bağlar ve ittifaklar yoluyla güç kazanır ve böylece istikrarlı bir “kardeşlik” oluşturur.
Bir dişi cinsel olgunluğa ulaştığında başka bir gruba katılacaktır. Bu, akrabalılığı sınırlar ve popülasyonlar arasındaki genetik çeşitliliği artırır. Yeni bir gruba yaklaşırken, genç dişi daha yaşlı, yüksek rütbeli kadınları arayacak ve tımar ve cinsel davranış yoluyla bir bağ kurmaya çalışacaktır.
Bonoboların yaşamında cinsel davranış önemli bir yere sahiptir. Cinsel eylemleri, çiftleşmeleri çeşitli sebeplerle gerçekleştirirler: aralarında bağ kurmak, gergin durumları ortadan kaldırmak, heyecanı ifade etmek, birbirlerini selamlamak, paylaşmayı ve şefkati teşvik etmek ve elbette üreyip nesillerinin devamlılığını sağlamak.
Bonobolar şempanzelerle aynı oranda çoğalır ve 5-6 yılda bir doğum yaparlar. Bir dişi ilk kez 13-14 yaşlarında doğum yapar. 5 yıla kadar yavrularını emzirecek ve taşıyacaktır. Erkekler yetiştirme sürecine katılmazlar, bu konuda tüm sorumluluk dişilerdedir.
Bonoboların diyeti, beslenme alışkanlıkları büyük ölçüde vejeteryandır. Küçük gruplar halinde yiyecek arayan bonobolar, öncelikle meyveleri tercih ederler, ancak aynı zamanda yaprakları, çiçekleri, sapları, kökleri, böcek larvalarını, solucanları, kabukluları, balı, yumurtaları ve nadiren toprağı da yerler. Bazen uçan sincaplar veya düikerler (küçük antiloplar) gibi küçük memelileri avlarlar. Geceleri bonobolar yuva yapmak için gruplarıyla bir araya gelerek birbirleriyle tiz havlama sesleri ile iletişim kurarlar.
Nesilleri Ne Durumda? Koruma Durumları Nedir
Bonobolar (bonobo monkey), günümüzde tehlike tehlike altında olan türlerden olarak sınıflandırmıştır. Kongo’daki iç savaş, bonobo toplumunu büyük ölçüde etkiledi, nüfuslarının birbirinden ayrılmasına ve genetik çeşitliliklerinin sınırlanmasına sebep oldu. Dahası, ortaya çıkan yoksulluk sebebiyle birçok insan bonoboları avlamaya başladı. Son olarak bonobolar, yasadışı ağaç kesimi ve tarımsal arazilerin genişlemesi nedeniyle habitat kaybı tehdidi altındadır.