Son dönemde ticari taksilerde artan saldırılar, şoförlerde tedirginlik yaratmaya başladı. Saldırıya uğrayan bazı şoförler, maddi zorunluluk nedeniyle işlerine devam ederken, bazıları ise meslekten ayrılmayı tercih ediyor. İzmir, taksici saldırılarının en fazla yaşandığı şehirlerden biri haline geldi. Bu durum, kentte şoför sıkıntısına yol açarken, özellikle gece saatlerinde meydana gelen saldırılar nedeniyle taksi şoförlüğü yapmak istemeyenlerin sayısı artıyor. Taksi şoförleri, bazen seçici davranarak veya riskli bölgelerden müşteri almaktan kaçınarak kendilerini korumaya çalışıyor. Şoförler, saldırılara karşı etkili bir önlem olarak "kabin" sisteminin bir an önce hayata geçirilmesini talep ediyor.
“Tedirginiz, ailemizde çok tedirgin”
Taksi Şoförü Samet Karamuk, “Tedirginiz, ailemizde çok tedirgin” dedi. İş yapamaz duruma geldiklerini ifade eden Karamuk, “Şoför bulmakta zorluk çekiyoruz. Ben şuan tek başıma çalışıyorum. Tek başıma çalışmak zorunda kaldım; çünkü şoför yok. Kimse yapmak istemiyor. Aileleri yüzünden, tedirginler. Kimin bindiği, kimin indiği belli değil; kimin ne yapacağı da belli değil. Gecede çalışıyorum. Gece çalışırken kendimizce; bildiğimiz yerlerde, bildiğimiz mevkilerde, genellikle belli profillerde müşteri almamaya çalışıyoruz. Bu şekilde kendimizi korumaya çalışıyoruz. Onun haricinde yapabileceğimiz bir şey yok. Çok şükür daha önce saldırıya uğramadım. Gece çok korkuyoruz; yani belli bir saatten sonra 22.00 ile 03.00 arası dışarıda çalışırken, müşteri alırken tedirgin oluyoruz. Bu konuda da bir önlem alınması gerekiyor. Bize göre bu kabin olayı artık olması gerekiyor” dedi.
"Daha önce silahlı çatışmanın ortasında kaldım"
Bir diğer taksici Ali Yüksek de, “Saldırı çok. Kendimizi savunmak için bir cisim bulunduramıyoruz, bulundurulan cisimlerde suç aleti sayılıyor. İnsanlar takside çalışmaya çekiniyor; yani şoför sıkıntısı var. Gece çalışırken, yolda giderken, bakıyoruz ve biraz daha seçici oluyorsunuz. Müşteriyi aldığınız yer çok önemli; mesela sıkıntılı yerler, bölgeler var. Oralardan yolcu almıyoruz. Ben daha önce silahlı çatışmanın arasında kaldım. Mecburen yapıyoruz. Devam edeceğiz” diye konuştu.
"Çok tipi bozuk olduğu zaman ben almıyorum"
Bir başka taksici Önder Özneşeli, şunları söyledi:
“Tedirginliğimiz var; yani uzun zamandır böyle ve özellikle gece. Gece işine ‘kabus’ deriz biz. Soramıyorsun ki ‘sen kimsin nesin?’ diye. Duruyorsun, alıyorsun; şansına ne çıkacağını bilmiyorsun. Gece biraz müşteri seçiyoruz. Tipine bakıyoruz, tipinden ne kadar anlaşılırsa. Çok tipi bozuk olduğu zaman ben almıyorum; yani belli bölgelerden de almıyoruz. Mutlaka bir kabin yapılması lazım. Avrupa’daki gibi bir güvenlik önlemi olması lazım. Öbür türlü hiç emniyet diye bir şey yok. Bunlar tabii çoğalırsa, bırakanlar olur, çalışmaz. Niye çalışsın yani? Hayatı daha önemli değil mi?”