Her kadının ergenlik ile birlikte adet kanamaları başlar. Bu ilk defa adet gören bireyler için oldukça ilginç bir durumdur. İlk defa adet gören kızlar durumun ne olduğunu, bu kanın nereden geldiğini anlamaya çalışır. Bilimsel olarak açıklandığında ise bu kanama rahimin içinde bulunan ve endometrium adı verilen tabakanın dökülerek aşağı inmesi sonucu oluşur. Bu tabaka adet başladığında kalınlaşmaya başlar sebebi de vücutta salgılanan östrojen hormonudur. Bu durum tıp dilinde proliferasyon fazı olarak adlandırılır. İlk dönemden sonra gelen orta dönemde yumurtlama meydana gelir. Son dönem ise rahim iç tabakasının kanamasıdır. Rahim iç tabakasının kanamasının sona ermesi ile adet kanaması da son bulur. Adet kanı rahim iç tabakasının parçalarını içerisinde bulundurmaktadır. Adet kanaması sona erince rahim iç tabakası yine kalınlaşmaya başlar.
Her ay rahim iç tabakasında bu değişiklikler meydana gelir ve adet döngüsü de böylece oluşur. Halk arasında yaygın ama yanlış bir inanış vardır. Bu da bu kanın rahimden değil yumurtalıklardan geldiğidir. Bu kan tamamen rahimden gelir ve yumurtalıklar ile bir alakası yoktur. Halk arasında yine aynı şekilde adet kanının kirli olduğuna dair bir inanış vardır. Bu da yanlış bir inanıştır. Bu kan kirli değildir. Bir dışkı da değildir. Sadece rahimin içindeki parçalar ve kan gelmektedir.
Adet Döngüsü Hakkında Önemli Bilgiler
İlk olarak adetin başlaması genç kızlarda yaklaşık olarak 14 yaş civarıdır. Bundan daha erken olabileceği gibi daha geç de meydana gelebilir. Bünyeden bünyeye ve çevresel etmenlere göre değişen bir durumdur. Adet döngüsü başladığında genç kızlarda bazı değişiklikler görülür. Öncelikle kızların vücut şekli değişir. Erkeksi bir vücut görünümünden çıkarlar. Göğüslerde büyüme meydana gelir. Vücut hatları belirginleşir. Kalça bölgesi çıkar ve yuvarlaklaşır. Buna ek olarak tüylenmede de artış gözlemlenir. Özellikle koltuk altında ve genital bölgede tüylenmeler gözlemlenir. Bunların hepsi adet döneminin başlaması ile meydana gelen hormonsal değişimlerden kaynaklıdır.
Adet döngüsünde yumurtlama dönemi vardır. Bu dönem hamile kalmak isteyen bireylerin en fazla dikkat ettiği dönemdir. Bu dönemde yumurta sperm hücresi ile karşılaşırsa gebelik gerçekleşir. Eğer bireyler hamilelik istemiyorsa kendilerine en uygun doğum kontrol yöntemi ile korunmaları gerekir.
Doğum kontrol hapları, tüp bağlatma, prezervatif ile korunma, aylık ve 3 aylık iğneler, spiral taktırma bunlardan bazılarıdır. Bu yöntemler gebelikten güçlü bir korunma yöntemidir fakat kimi zaman tüm bu yöntemlere rağmen gebeliğin gerçekleştiği durumlar vardır. Doğum kontrol yöntemlerinden herhangi birini kullanan bireylerde adet süreci normale göre farklılık gösterebilir. Çok az bir kanama görülebilir. Fakat burada endişelenecek bir durum yoktur. Doğum kontrol yöntemlerinden biriyle korunan bireylerde adet dönemi yoğun geçmez. Bu nedenle korkacak, endişe edecek bir durum yoktur.