Çeşitli fiziksel rahatsızlıkları ve kronik hastalıkları tedavi etmek için sık sık takviye olarak satılmaktadır. Uzun süredir geleneksel tıpta kullanılmasına rağmen, Batı tıbbındaki uygulamaları tartışmalıdır.

Arı sütü faydaları şunlardır:

1. Çeşitli Besinler İçerir

Arı sütü su, karbonhidrat, protein ve yağdan oluşur.

Kimyasal yapısı tam olarak bilinmemektedir, ancak sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin kendine has proteinlerinden ve yağ asitlerinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

Bunlar, toplu olarak kraliçe arı sütü proteinleri (MRJP’ler) olarak bilinen dokuz glikoprotein ve iki yağ asidi, trans-10-Hidroksi-2-desenoik asit ve 10-Hidroksidekanoik asit içerir.

Arı sütü ayrıca çeşitli B vitaminleri ve iz mineralleri içerir.

Bununla birlikte, besin bileşimi arı sütü kaynakları arasında önemli ölçüde farklılık gösterir. Arı sütünde bulunan vitaminler şunlardır:

  • Tiamin (B1)
  • Riboflavin (B2)
  • Pantotenik asit (B5)
  • Piridoksin (B6)
  • Niasin (B3)
  • Folik asit (B9)
  • İnositol (B8)
  • Biyotin (B7)

Bu besinler, arı sütünün bazı potansiyel yararlarını sağlayabilir, ancak bu eşsiz maddeyle ilgili daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

ÖZET

Arı sütü su, karbonhidrat, protein, yağ, B vitaminleri ve iz mineralleri içerir. Eşsiz proteinleri ve yağ asitleri, potansiyel sağlığa faydaları için yardımcı olabilir.

2. Antioksidan ve Anti-İnflamatuar Etkileri Sağlayabilir

Arı sütünün iltihaplanmayı ve oksidatif stresi azalttığı iddia edilmektedir.

Çok sayıda tüp ve hayvan çalışmasında, spesifik amino asitler, yağ asitleri ve arı sütünde bulunan fenolik bileşikler güçlü antioksidan etkilere sahip gibi görünmektedir.

Ek olarak, birkaç test tüpü çalışması, arı sütü ile tedavi edilen bağışıklık hücrelerinden salınan pro-inflamatuar kimyasalların seviyelerinin azaldığını göstermektedir.

Bu sonuçlar ümit verici olsa da insan üzerinde yapılan çalışmalar eksiktir. Arı sütü ile iltihap tedavisi konusunda kesin sonuçlar çıkarmak için daha fazla veriye ihtiyaç duyulmaktadır.

ÖZET

Bazı hayvan ve tüp çalışmaları, arı sütünün antioksidan ve iltihap önleyici etkileri olabileceğini göstermektedir. Ancak kapsamlı bir araştırma mevcut değildir.

3. Kolesterol Seviyelerini Etkileyerek Kalp Hastalığı Riskini Azaltabilir

Hayvan ve insanlar üzerinde yapılan çalışmalar, arı sütünün kolesterol seviyelerini olumlu yönde etkileyebileceğini ve böylece kalp hastalığı riskini azaltabileceğini göstermektedir.

Kesin mekanizmanın tam anlaşılmamasına rağmen, arı sütü içindeki spesifik proteinler kolesterolü düşürmeye yardımcı olabilir.

12 haftalık bir çalışma, arı sütü ile desteklenmiş tavşanların toplam ve “kötü” LDL kolesterol seviyelerini sırasıyla %28 ve %23 oranında azalttığını buldu.

Benzer şekilde, bir aylık bir araştırmada günde yaklaşık 3 gram arı sütü alan insanlarda toplam ve “kötü” LDL kolesterol seviyelerinde %11 ve %4 azalma görüldü.

Tersine, başka bir araştırma, arı sütü ile tedavi edilen katılımcılar ile plasebo kullananlar arasında kolesterol seviyelerinde anlamlı bir fark olmadığını tespit etti.

Arı sütünün yararları bakımından daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

ÖZET

Bazı araştırmalar, arı sütü takviyeleri ile kolesterol seviyelerinin azaldığını göstermiştir. Ancak, bu sonuçları doğrulamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.

4. Yara İyileşmesi ve Cilt Onarımına Yardımcı Olabilir

Hem oral hem de bölgesel olarak kullanılan arı sütü, yara iyileşmesini ve diğer iltihaplı cilt hastalıklarına iyi gelebilir.

Yaraları temiz ve enfeksiyondan uzak tutabilecek bir anti bakteriyel etkiye sahip olduğu bilinmektedir.

Bir hayvan çalışması, arı sütü özü verilen farelerde kolajen üretiminde bir artış olduğunu ortaya koydu. Kollajen cilt onarımı için hayati bir yapısal proteindir.

Bir çalışma, arı sütü ile tedavi edilen insan hücrelerinde belirgin bir şekilde doku tamir kapasitesini göstermiştir.

Tersine, daha yakın tarihli bir çalışmada kontrol grubu ile diyabetik ayak ülserlerini bölgesel olarak arı sütü ile tedavi eden katılımcılar arasında yara iyileşmesinde herhangi bir fark görülmemiştir.

Sonuç olarak, yara iyileşmesi ve doku onarımı üzerine arı sütünün etkileri daha fazla araştırılmalıdır.

ÖZET

Bazı araştırmalar, arı sütünün doku onarımında rol alan protein üretimini artırabileceğini göstermektedir. Ancak, daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

5. Spesifik Proteinler Tansiyonu Düşürebilir

Arı sütü, kan basıncını azaltarak kalbinizi ve dolaşım sisteminizi koruyabilir.

Bazı araştırmalar, arı sütü içindeki spesifik proteinlerin damarlarınızdaki ve atardamarlarınızdaki düz kas hücrelerini gevşettiğini ve böylece kan basıncını düşürdüğünü gösteriyor.

Son zamanlarda yapılan bir hayvan çalışmasında, arı sütünü diğer arı kaynaklı maddelerle birleştiren bir takviye incelenmiş ve kan basıncında önemli bir azalma tespit edilmiştir.

Bununla birlikte, arı sütünün bu takviyede oynadığı rol tam olarak açık değildir. Arı sütünün kan basıncıyla ilişkisini anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

ÖZET

Erken araştırmalar arı sütü içindeki spesifik proteinlerin kan basıncını düşürebileceğini gösterse de daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

6. Oksidatif Stres ve İnflamasyonu Azaltarak Kan Şekeri Düzenleyebilir

Arı sütü ayrıca oksidatif stres ve iltihabı azaltarak kan şekeri kontrolünü ve insülin hassasiyetini artırabilir.

Yapılan çok sayıda hayvan çalışmasında artmış insülin duyarlılığı ve arı sütü ile tedavi edilen obez, diyabetik farelerde pankreas, karaciğer ve üreme dokusu üzerinde belirgin bir koruyucu etki olduğu görülmüştür.

Altı aylık bir çalışmada, her gün arı sütü ile takviye edilen sağlıklı insanlarda açlık kan şekerinde %20 azalma olduğu gösterildi. Ancak bu konuda araştırmalar sınırlıdır.

ÖZET

Yapılan birçok hayvan araştırması, arı sütünün insülin hassasiyetini artırabileceğini ve kan şekeri kontrolünü iyileştirebileceğini göstermektedir. Ancak, insan tabanlı araştırma sınırlıdır.

7. Antioksidan Özellikleri Sağlıklı Beyin Fonksiyonunu Destekleyebilir

Arı sütü beyin fonksiyonlarını artırabilir.

Yapılan bir çalışma, arı sütü ile tedavi edilen stresli farelerin, kontrol grubundan daha düşük düzeyde stres hormonu ve daha güçlü bir merkezi sinir sistemine sahip olduğunu ortaya koymuştur.

Ayrıca yapılan bir çalışma da arı sütü verilen farelerde hafızanın güçlendiği, depresyon ve menopoz sonrası belirtilerin düştüğü gözlemlenmiştir.

Başka bir araştırma, arı sütü ile tedavi edilen farelerin, beyinde Alzheimer hastalığı ile bağlantılı bazı kimyasal tortuları daha iyi giderebildiğini gösterdi.

Bu çalışmaların çoğu, beyin ve sinir dokusu üzerindeki koruyucu etkiyi arı sütünün antioksidan kapasitesine bağlamaktadır. Bu veriler cesaret verici olsa da insan üzerinde çalışmalar da gereklidir.

ÖZET

Hayvan ve insanlar üzerinde yapılacak araştırmalar eksik olmasına rağmen arı sütünün beyin fonksiyonuna fayda sağlayabileceğini göstermektedir.

8. Gözyaşı Salgısını Artırabilir ve Kronik Kuru Gözleri Tedavi Edebilir

Arı sütü, ağız yoluyla alındığında kuru gözleri tedavi edebilir.

Yapılan çalışmalar, arı sütü ile oral olarak tedavi edilenler için kronik kuru gözlerdeki iyileşmeleri göstermiştir. Sonuçlar, arı kaynaklı bu maddenin gözlerinizdeki lakrimal bezlerden göz yaşı salgısını artırabileceğini göstermektedir.

İnsanlar üzerinde yapılan çalışmaların hiçbirinde olumsuz etki bildirilmemiştir. Böylece, arı sütü kronik kuru gözler için düşük riskli bir çözüm olarak hizmet verebilir.

Yapılan bazı araştırmalarda arı sütünün çoğu insanın kuru gözlerini tedavi edemediğini unutmayın. Sonuç olarak, daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

ÖZET

Küçük miktarda veri, arı sütünün kronik kuru gözlü insanlarda gözyaşı salgısını artırabileceğini göstermektedir. Ancak, daha ileri çalışmalar gereklidir.

9. Çeşitli Yöntemlerle Yaşlanma Karşıtı Etkiler Sağlayabilir

Arı sütü yaşlanma sürecini birkaç şekilde yavaşlatabilir. Birkaç çalışma, arı sütü ile oral olarak tedavi edilen farelerde yaşam ömrünün arttığını ve bilişsel performansı arttırdığını göstermektedir.

Arı sütü, sağlıklı ve genç görünümlü cildin bakımını desteklemek için bölgesel cilt bakım ürünlerine bazen eklenir.

Hayvan araştırmaları, arı sütünün kollajen üretimini arttırdığını ve UV radyasyonu kaynaklı cilt hasarlarından korunmayı destekleyebileceğini gösteriyor.

Oral ya da bölgesel arı sütü kullanımının yaşlanma karşıtı faydaları üzerine araştırmalar yetersiz olduğundan, daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır.

ÖZET

Arı sütü, bazı yaygın yaşlanma semptomlarını azaltabilir, ancak araştırmalar eksiktir.

10. Bağışıklık Sistemi Sağlığını Destekleyebilir

Arı sütü, vücudunuzun yabancı bakteri ve virüslere karşı doğal bağışıklığı artırabilir.

Arı sütündeki MRJP’ler ve yağ asitlerinin, enfeksiyon insidansını azaltabilen ve bağışıklık fonksiyonunu destekleyebilen anti bakteriyel aktiviteyi teşvik ettiği bilinmektedir.

Bununla birlikte, en uygulanabilir veriler hayvan ve tüp araştırması ile sınırlıdır.

Bu nedenle, bu etkileri doğrulamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

ÖZET

Bazı hayvan ve tüp araştırmaları, arı sütünün antimikrobiyal etkilerini desteklemekte ve bu maddenin bağışıklık sisteminizi güçlendirebileceğini göstermektedir. Ancak, insan üzerinde uygulanan çalışmalar yetersiz.

11. Kanser Tedavisinin Yan Etkilerini Azaltabilir

Kemoterapi ve diğer kanser tedavileri, kalp yetmezliği, iltihaplanma ve gastrointestinal (GI) sorunlar dahil olmak üzere önemli olumsuz yan etkilerle gelir.

Arı sütü, bazı kanser tedavileriyle ilişkili bazı olumsuz yan etkileri azaltabilir.

Bir çalışma, arı sütü ile desteklenmiş farelerde kemoterapinin neden olduğu kalp hasarında önemli bir azalma olduğunu ortaya koydu.

Bir grup üzerinde yapılan çalışmada, bölgesel olarak uygulanan arı sütünün, sindirim sisteminizde ağrılı ülserlere neden olan bir kanser tedavisi yan etkisi olan mukoziti önleyebileceğini göstermiştir.

Her ne kadar cesaret verici olsa da bu çalışmalar arı sütünün kanser tedavisindeki rolüyle ilgili kesin sonuçlar sunmuyor. Daha fazla araştırma gereklidir.

ÖZET

Arı sütü, kanser tedavisinin neden olduğu bazı yan etkileri tedavi edebilir. Ancak, daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

12. Menopozun Bazı Belirtilerini Tedavi Edebilir

Arı sütü, menopoz ile ilişkili semptomları da tedavi edebilir.

Menopoz, ağrı, bozulmuş hafıza, depresyon ve anksiyete gibi fiziksel ve zihinsel yan etkilerle ilişkili dolaşımdaki hormonlarda bir azalmaya neden olur.

Bir çalışma postmenopozal farelerde depresyonun azaltılmasında ve hafızanın geliştirilmesinde arı sütunun etkili olduğunu buldu.

42 postmenopozal kadından oluşan başka bir çalışmada, 12 hafta boyunca günlük 800 mg arı sütü takviyesinin bel ağrısı ve anksiyete azaltmada etkili olduğu fark edildi.

Yine de bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu unutmayın.

ÖZET

Arı sütü menopoz semptomlarını etkili bir şekilde tedavi edebilir, ancak daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Dozaj ve Takviye Şekilleri

Araştırmalar nispeten sınırlı olduğundan, arı sütü için kesin bir önerilen doz oluşturulmamıştır. Diyet takviyesi olarak alındığında arı sütü doğal haliyle (jel benzeri bir madde) ya da toz ya da kapsül şeklinde bulunur.

Faydaları, çok çeşitli dozajlarda gözlenmiştir. Mevcut araştırmalar günde 300–6,000 mg arasında kullanmanın olası faydaları desteklediği gözlemlenmiştir. Arı sütü ayrıca cildinize bölgesel olarak da uygulanabilir ve bazen piyasada satılan cilt bakım ürünlerine dahil edilir.

Daha önce hiç arı sütü kullanmadıysanız, ciddi alerjik reaksiyonlardan ve yan etkilerden kaçınmak için çok küçük bir dozla başlamak en iyisidir.

ÖZET

Arı sütü için resmi bir tavsiye dozu yoktur. Mevcut araştırmalar günde 300-6,000 mg arasında olası faydaları göstermektedir.

Arı Sütü Yan Etkileri

Muhtemelen çoğu kişi için güvenli olsa da arı sütü risksiz değildir. Bir arı ürünü olduğu için, arı sokmasına, polenlere veya diğer çevresel alerjenlere alerjisi olan kişiler dikkatli olmalıdır.

Böcek ilacı gibi bazı çevre kirleticileri arı sütünde de bulunur ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir.

Arı sütünün yan etkileri aşağıdaki gibidir:

  • Astım
  • Anafilaksi
  • Kontakt dermatit bulunmaktadır.

Bu aşırı tepkilerin bazıları ölümcül olabilir.

ÖZET

Genel olarak güvenli kabul edilmesine rağmen, ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilir.

SONUÇ

Arı sütünün asırlarca eski tıbbi uygulamalarda kullanılmasına rağmen, araştırma eksikliğinden dolayı Batılı tıp pratisyenleri tarafından büyük ölçüde reddedilmiştir. Bununla birlikte, baldan farklı olan bu arı ürünü hala çeşitli fiziksel ve zihinsel rahatsızlıklar için alternatif bir tedavi olarak kullanılmaktadır.
Bugüne kadar arı sütü ile ilgili sağlık iddialarının çoğu kanıtlanmamıştır. Mevcut araştırmaların büyük kısmı hayvan ve tüp veya çok küçük insan çalışmaları ile sınırlıdır.

Bu maddenin kullanımı tamamıyla risksiz değildir. Anafilaksi gibi ciddi yan etkiler zaman zaman rapor edilmiştir.
Mevcut araştırmalar umut verici olmakla birlikte, arı sütünün sağlıklı bir yaşam tarzına nasıl uyduğunu belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Kaynak: HABER MERKEZİ