Karsinofobi Nedenleri Nelerdir?
Karsinofobiye çeşitli çevresel ve biyolojik faktörler neden olabilir. Bunlar:
Travmatik Bir Deneyim
Karsinofobiye büyük ölçüde ilgili travmatik bir deneyim neden olabilir. Bir kişi, gerçek bir kanser evresinden geçtikten veya başka birisinin kanser geçirdiğini gördükten sonra kanserden korkmaya başlayabilir. Fobiye yoğun filmler ve kanserin acısını gösteren internette video hareketleri bile neden olabilir. Ayrıca sevilen birini kaybetmekten ya da zamansız bir ölümden geçmekten korkmakla da ilgilidir.
Genetik Faktörler
Fobiler her zaman kalıtım ve genlerle ilişkilendirilmiştir. Korkunun aynı zamanda atalarının ve aile genlerinin içinden de geçebileceği görülmüştür. Bu tür bir fobi veya daha önce sağlıkla ilgili diğer fobiler hakkında daha önce bir aile öyküsü varsa, karsinofobi olma olasılığı yüksektir.
Karsinofobi Belirtileri Nelerdir?
- Sürekli ve yoğun kanser korkusu (kişinin kanser olacağından korkma veya sevilen birinin kanser olacağından korkma)
- Kişinin sağlığı hakkında sürekli endişe verici düşünceler
- Sağlığının iyi olduğundan emin olmak için kapsamlı sağlık kontrolleri yapılması
- Ölmek veya hastalanmak için neredeyse her zaman sıkıntılı ve üzgün hissetmek
- Titreme, terleme, baş dönmesi, bayılma, yükselen kalp atışı, ağız kuruluğu, şaşkınlık, kas gerginliği, bulantı, kusma, sıcak veya soğuk basması ve karın rahatsızlığı gibi fiziksel belirtilerin eşlik ettiği panik ataklar.
Doktora Ne Zaman Gidilir?
Bu tür fobi, bir kişiyi sürekli sağlık konusunda endişelendirebilir ve depresyonda sürükleyebilir. Bir kişinin ailesine ve sosyal ilişkilerine müdahale edebilir ve aynı zamanda profesyonel hayatını bozabilir. Yukarıdaki belirtiler altı aydan daha uzun bir süredir ortaya çıkıyorsa ve bir kişinin günlük yaşamını bozuyorsa, doktora gitmek şarttır.
Karsinofobi Nasıl Tedavi Edilir?
Karsinofobi bir dizi psikoterapi ve ilaç kullanılarak tedavi edilebilir. Herhangi bir fobi ve endişe için ilaçların ana çözüm olmadığı belirtilmelidir.
Bilişsel Davranışçı Terapi
Bilişsel Davranışçı Terapi, herhangi bir fobi ve kaygı ile başa çıkmaya yardımcı olabilecek ana psikoterapidir. BDT, kaygı ile ilişkili olumsuz düşünceleri ve görüntüleri anlamaya odaklanan bir psikoterapidir. Akıl sağlığı çalışanı, kişiyle farklı konuşma ve paylaşım oturumları yürütür ve düşüncelerini paylaşmasına izin verir. Buna dayanarak, terapist kişiye danışmanlık yapar ve korkmamaya ikna eder. Bilişsel Davranışçı Terapi’nin temel amacı bu olumsuz düşünceleri olumlu düşüncelere dönüştürmektir.
Ayrıca, terapist korkulu duyuları yatıştırmak için meditasyon, zihin görselleştirme ve gevşeme yöntemlerini de uygulayabilir.
İlaçlar
Semptomları kontrol etmek için ilaçlar kullanılabilir. Yaygın olarak kullanılan ilaçlar anti-anksiyete ve anti-depresan ilaçlardır. Bunlar, vücudumuzun ruh hali düzenleyicileri olan Serotonin (kan trombositleri ve serumda bulunan, kan damarlarını daraltan ve nörotransmitter gibi davranan bir bileşik) gibi beyin kimyasallarının ayarlanmasına yardımcı olur.