Ramazan ayında en çok tartışılan konulardan birisi, oruç tutmanın verdiği strese bağlı olarak oluşan sinir ve asabiyet hali…
Ben bu duruma kesinlikle katılmıyorum.
Nasıl olur da bir insan dini inancını ifa ederken sinirleri gerilir, asabi olur ve bu inancını bahane göstererek bir diğer Müslüman kardeşinin kalbini kırar?
Mesela Hac’a, Umre’ye gittiniz…
Oradaki kalabalığın verdiği gerginlikle sağa sola saldırıyorsunuz, burnunuzdan nefes alıyorsunuz, çatacak yer arıyorsunuz…
Sizce bunlar akıllı insanın yapacağı şeyler mi?
Bir ibadeti yerine getirmenin mutluluğu insana huzur verir, huzursuzluk değil…
Oruç tutmak sadece yemek içmekten ve kötü alışkanlıklardan uzak durmak değildir.
Oruçlu olduğumuz zamanda bunların dışında şeytan insana farklı yollardan saldırmaya devam ediyor.
Örneğin kişiyi, öfkelendirmeye ve sinirlendirmeye yeltendirecektir.
Ne diyor şeytan; ‘‘bu kişi oruçlu kötü alışkanlıklardan uzak duruyor olmalı en iyisi ben bunu haram olmayan fakat kötü şeylere yönlendireyim.’’
Bizde bu durumda şeytana uyarsak vay halimize…
Bu davranışlar içinde kesinlikle bulunmamalıyız, çünkü oruç sabretmek ve zorluklara direnç göstermek demektir.
Fakat bazı insanlar, oruçlu iken sık sık öfkelenip karşısına çıkan herkesle kavga edip tartışıyor.
Ve bu yaptığına da orucu sebep gösterip, karşısındakine ‘’zaten oruçluyum üzerime gelme’’ ‘’oruçlu oruçlu kalbini kırdırma’’ gibi cümlelerle de kendini haklı çıkarıyor.
Hâlbuki oruçlu insan anlayışlı, sabırlı ve mütevazı olur, bu davranışlar şov yapmaktan başka bir şey değil…
Ulan bir tek sen mi oruç tutuyorsun! diyesi geliyor insanın ama yine de sakin olmak gerekiyor…
Ramazanda size bu tarz çirkin saldırılarda bulunan kişilere ben oruçluyum sana uymayacağım deyip uzaklaşmak gerekiyor…
Yaz sıcağında çok uzun bir süre aç ve susuz kalmak tabi ki de kolay değil, insan yorulur, susar, acıkır ama; aç diye sinirlenecek yer arayan kişiye de saygı duymuyorum ne yazık ki...
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Çevik, ramazan boyunca gündüz yerine gece yiyen ve az uyuyan oruçluların biyolojik saatlerinin değiştiğini, oruçluların kıtalararası yolculuk yapmış gibi olduğunu, yeni yaşam tarzına adaptasyonda zorlandığını, hayat tarzının değişmesinin, hormonların salınım saatleri, hücrelerin kullandığı yakıtlar, hücredeki sentez ve parçalanma işlevlerinin zamanlarını değiştirdiğini belirtti.
Bu tip yaşam tarzı değişikliklerinin vücut tarafından "stres" olarak algılandığını ifade eden Çevik, "Oruç bir stres oluşturarak bir mücadeleye zorluyor. Ramazanla stres egzersizine başlıyoruz" dedi.
Modern insanın en büyük problemi olan stresten kurtulmanın en iyi ilacının oruç olduğunu dile getiren Çevik, "Stresten kurtulma, yeni şartlara uyum sağlamayla söz konusu olabiliyor. Bunun en iyi yolu da uyku ve yeme içme düzeninin değiştirilmesinden geçiyor" şeklinde konuştu.
Orucun da her ibadet gibi insana dini manevi getirisinin yanında sağlığına da olumlu katkı sağladığı yıllardır konuşulan ve bilinen bir gerçek…
E o halde neden sinirlenip kalp kırıyoruz?
Allah’a bize böyle bir güzelliği nasip ettiği için şükretmek yerine, öfkelenmek de neyin nesi…
İslam’ın şartından olan Oruç, insana sakinlik, dinginlik, ferahlık, huzur ve sağlık verir, asabiyet, sinir değil…
