Biz Kimiz?
Yanımızda dediğimiz kişiler kim. Çarşaflılar,
mini etekliler,
ak sakallılar,
yırtık kotlular,
sarhoşlar,
dervişler,
ülkücüler..
Milleti İbrahim´in fotografı bu. Ümmeti Muhammed´in kılıçları, sancağı,
namusu, evi,
kalbi,
şarkısı..
Son ocağın kandilleri..
Şehit oğulları..

Başımızı Rasul-u Ekrem´in (S.A.V) kucağına koymuş, gövdemizi Haydar-ı Kerrar Kerem Ali´nin sırtına dayamış dizlerimizi İbn Arabi´nin, Hz. Pir´i Mevlana´nın, Şems-i Tebriz-in, Yunus Emre´nin, Karacaoğlan´ın, Niyazi Mısri´nin, Eşrefoğlu Rumi´nin, Geyikli Baba´nın, rahlelerinin, dizlerinin dibine yaslamışız. Derdimiz ve duamız hakikat iştiyakının bizde inkişaf etmesi.Yaşadığımız bu doğum sancısının yeniden yepyeni bir diriliş muştusu olarak topraklarımızda filizlenmesini istemeyen düşmanlarımızın tek safta bir bölük halinde tam tekmil üzerimize geldikleri günleri yaşıyoruz. Upuzun bir kuşatma halindeyiz. Varlık yada yokluk arifesindeyiz.Hainlerin bu denli pervasızlığı karşısında susanlardan olmaktan Allah´a sığınıyoruz. Maksada ulaşmak için her yolu mübah görmüyoruz. Her doğrunun her yerde söylenmesi gerektiğine inanıyoruz. Islah-ı Alemin Allah´a mahsus olduğuna inanıyoruz. Müslüman görünümlü fasıkların, kafirin aklına uyan alçakların, fesat çıkarıcıların tuzaklarını bilen Allah, tuzak kurucuların en güzelidir.

 “Vatan sevgisi imandandır” hadisi şerifinin bizlere vaz´ettiği hakikati aklımız ve gönlümüzde inkişaf ettirmekten başka bir niyazımız yok.Ezanlarımızın yurdumuz üzerinde inlemesini dindirmek isteyen, şanlı hilalimizin dalgalanmasına göz koyanların canına kastediyoruz. Onlara yeryüzünde yaşayacakları bir yer kalmadığını, bu dar-ı dünyayı dar edeceğiz.

Biz kimiz ve kimleriz sorusunun cevabı; dün Çanakkale´de, bugün burada bu meydanı dolduran milletin sinesinde, alyazmalı kızların mendilinde, Dağlıca´da topraga düşmüş askerin künyesinde yazılı. Yemen´den Bağdat´a, Şam´dan Konya´ya, Diyarbekir´den Bursa´ya, Medine´den İstanbul´a uzanan ‘bu toprakların´ çocuklarıyız. Vatanımız Türkiye. Türkiye yarimiz. Yarimize göz koyan tam tekmil küffarın, semiz eşkıyanın, kafirin aklına uyan fasıkların başlarını ezmeyi bu ellerle  bu ellerle bu ellerle üzerlerinde kudretini göstermesini Zat-ı Zül-Celal olan Allah´tan niyaz ediyoruz.


Not: Bu metni (duayı) 15 Temmuz´un ardından yazmıştım. Bugünlerde kulaklarına bahar şarkıları fısıldanan Fetullah´ın trollerinin kanları bitlendi yine.
Ne baharlar gördük, güle güle öldük biz bu topraklarda.
Bunu saymayız, yine gelin.