Erdoğan, "Bizim hizmetlerimizin ulaştığı yere senin hayallerin bile yetişemez Ekrem" ifadelerini kullandı.
Kongrede vatandaşları selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, partililere gelecek dönemlere ilişkin önemli mesajlar verdi.
Açıklamalarında iç ve dış gündeme ilişkin önemli mesajlarda veren Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na sert sözlerle yüklendi.
İstanbul'daki sorunlara ilişkin konuşan Erdoğan, "Bizim icraatımızın ulaştığı yerlere senin hayallerin bile ulaşamaz Ekrem." diye konuştu.
"EY EKREM EFENDİ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İmamoğlu'na yönelik tepkisinde şu ifadeleri kullandı:
Gelirlen billboardlarda bir şeyler gördüm. Neymiş 23 yılda İstanbul'u konutlarla donatmışlar. Bizim 23 yılda yapamadığımızı onlar 5 yılda yapmışlar. Böyle bir şey gördünüz mü? Var mı bu tür konutlar?
Ey Ekrem efendi. Sen bunları delillendir, ispat et. Bak bakalım Erdoğan ne yapıyor. Bizim hizmetlerimizin ulaştığı yere senin hayallerin bile yetişemez Ekrem.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü;
Kıymetli yol ve dava arkadaşlarım, biliyorsunuz bugün İstanbul Teşkilatımızda bayrak değişimi yaşanıyor. 4 yıldır İstanbul İl Başkanlığı görevini şanla, şerefle, konumunun getirdiği sorumluluk bilinciyle yürüten ve bugün nöbeti devreden Osman Nuri Kabaktepe’ye, partim ve teşkilatım adına teşekkür ediyorum. Osman Nuri kardeşimle birlikte farklı kademelerde görev yapmış yol ve dava arkadaşlarımıza da takdir ve tebriklerimi iletiyorum. Gençler, unutmayın 2028’den sonra yeni bir İstanbul, yeni bir Türkiye inşa edeceğiz. Bugünden itibaren AK Parti İstanbul İl Başkanlığı vazifesini üstlenecek olan Abdullah Özdemir kardeşime de Rabbim’den üstün hizmetler, gayretler ve başarılar niyaz ediyorum. Bugün aramızda olmayan, dünya defterini kapatıp, beka alemine göç etmiş tüm kardeşlerimizi, büyüklerimizi, yol arkadaşlarımızı rahmetle şükranla yad ediyorum.
Unutmayın, AK Parti bir erdemliler hareketidir. Ana kucağıdır. Baba ocağıdır. Vatan için aşkla çarpan kalplerin buluşma noktasıdır. Bu kutlu hareketin her bir mensubu, partimiz ve ülkemiz için ter döken her bir yol arkadaşımız adını tarihe şimdiden yazdırmıştır. 81 ilimizin yanı sıra gönül ve kültür coğrafyamızda dünyanın farklı köşelerinde bu harekete destek veren, kendi kaderini AK Parti’nin ve Türkiye’nin kaderiyle birleştiren her bir kardeşimiz bizim için değerlidir. Şu an bu salonda bulunan her bir kardeşimin bu hareketin tarihinde silinmez bir yere sahip olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum.
Görevimiz ne olursa olsun, hepimiz kökü mazide gözü atide olan kutlu bir davanın neferleriyiz. Tayyip Erdoğan olarak, Genel Başkan sıfatımdan ziyade, bu hareketin bir neferi olmanın heyecanını her zaman kalbimin derinliklerinde hissettim. Bu davanın bir mensubu, sizlerin yol ve mücadele arkadaşı olmaktan her zaman şeref duydum. Son nefesime kadar da AK Parti’nin, millete, memlekete ve insanlığa hizmet mücadelesinde yer almanın haklı gururunu yaşayacağım. Sevdanız için teşekkür ediyorum. Coşkunuz için, heyecanınız için, bu ihtişamlı birlik ve dayanışma tablosu için her birinize kalpten teşekkür ediyorum.
Aramıza nifak tohumları ekmeye kalkanların oyunlarına gelmeyecek, pusuda bekleyen fitne tüccarlarına ümit kırıntısı dahi vermeyeceğiz. Biz kardeşçe kenetlenmiş bir kadroyuz. Hepimiz bulunduğumuz görevlere sadece ve sadece millete hizmet etmek için, aziz milletimize layıkıyla hizmetkarlık yapmak için geldik. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Millet bizi buralarda tuttuğu müddetçe de kimin ne dediğine bakmadan, hizmet üretmekten bir an olsun geri durmayacağız.
Değil üzerinden iki yıl, iki asır geçse dahi böylesi büyük bir afeti unutmak mümkün değil. Bilhassa yakınlarını, sevdiklerini, anne, baba ve çocuklarını toprağa veren vatandaşlarımızın acısının hala taze olduğunu biliyoruz, görüyoruz. Rabbim, kederli ailelerimize sabrı cemil ihsan eylesin. Her zaman olduğu gibi, depremin yıl dönümünde de afetzedelerimizi yalnız bırakmadık. Bakanlarımız, milletvekillerimiz, Genel Merkez, Merkez Yürütme ve Merkez Karar Yönetim Kurulu üyelerimiz deprem bölgesindeki şehirlerimizi ziyaret etti. Biz de anma programı vesilesiyle Adıyaman’a gittik. Hem Adıyamanlı kardeşlerimizle kucaklaştık, hem depremzedelerimize yeni yuvalarının anahtarlarını teslim ettik. Hem de bazı hayırseverlerimize plaketlerini takdim ettik.
Son iki yılda depremin yol açtığı kayıp ve zararın telafisiyle, afet risklerinin azaltılması için 2,6 trilyon liralık kaynak kullandık. Şimdiye kadar 201 bin 580 konut ve iş yerinin kurasını çektik, anahtarlarını hak sahibi vatandaşlarımıza teslim ettik. Elbette henüz her şey bitmiş değil. Daha yapacak çok işimiz, teslim etmemiz gereken birçok konut var. Biz de zaten ilk günden beri mesuliyetimizin bilinciyle hareket ediyoruz. Konutların yüzde 45’ini teslim ettik. Kalan 252 bin konut ve iş yerimizi de hızlıca bitirmenin gayretindeyiz. Yılı başına kadar 453 bin konut ve iş yerinin inşasını tamamlayacağız.
Söz verdik, ahdettik. Allah’ın izniyle milletimize mahcup olmayacağız. Daha artçı sarsıntılar devam ederken, ortalığı velveleye verip de iki yıldır ortalıkta görünmeyen deprem turistlerine bir çift sözüm var. Asrın felaketinde asrın vicdansızlığını sergilediniz. Sırf oy tercihlerinden dolayı depremzedelerimize hakaret ettiniz. Şimdi geriye dönüp bakınca hiç mi kendinizden utanmıyorsunuz? En zor, en acılı günlerinde bu millete yaptığınız kötülüklerden dolayı hiç mi vicdan azabı duymuyorsunuz? İktidara, muhalefet etmekle devletinize ve milletinize düşmanlık etmenin arasındaki devasa ayrımının farkına acaba ne zaman varacaksınız? Bir çift sözüm de bol bol vaat dağıtıp, sırra kadem basanlaradır. Hani bedava ev yapıyordunuz? Hani her şeyi ücretsiz sağlıyordunuz? Ne oldu? Niçin sözlerin arkasında duramadınız? Şu anda yönetimi sizde olan belediyelerde ne yapıyorsunuz?
Bu tür durumlar için büyüklerimizin kullandığı bir kelam-ı kibar vardır. Eskiler hem iş yapmayıp, yapılan işe çalım atanlara dinime dahleden bari müselman olsa, derler. Ana muhalefetin ahvali de tam olarak böyle. Depreme dair, depreme hazırlığa dair ne bir projeleri ne de elle tutulur bir icraatları var. İnşa etmek deyince akıllarına ev, köprü, yol, hastane değil balya balya dizilen para kuleleri geliyor. Şişirilmiş konser faturaları ile belediyeleri yağmalamaları kâr sayıyorlar. Halk düşmanı radikal sol örgütlerin sloganıyla adliye önünde polise saldırmak neredeyse rutinleri hale geldi.
Devletin hakim, savcısı ile uğraştıkları kadar bünyelerini saran yolsuzluk, hırsızlık, kayırmacılıkla uğraşmıyorlar. Parti içi iktidar kavgası gözlerini kör etmiş durumda. Yıllarca Gandi Kemal diyerek omuzlarında taşıdıkları şahsı bugün gık dese linç ediyorlar. Salındaki ve solundakilerin arasında kalmaktan pestile dönmüş mevcut genel başkanın çaresizliği, öfkesi artık diline vuruyor. Millete hakaret edenlerle teşriki mesaisi arttıkça sayın Özel'in uslübu değişmeye başladı. 'Hata ettik' tavır sergilemektense hakaret ederek suç bastırmaya çalışıyor.
Yönettikleri belediyelerde fetret dönemi yerini çöküş dönemine bıraktı. Trafikten toplu ulaşıma, temel belediyecilik hizmetlerinden çevreye kadar İstanbul dahil büyükşehirlerimiz sapır sapır dökülüyor. Artık İstanbul'da yanan otobüslerden geçilmiyor. Kendi televizyon kanallarındaki ekran yüzlerini dahi isyan noktasına getirdiler. Kokudan, bozuk yollardan, yanan otobüslerden, depreme dair tedbirsizlikten artık onlar bile rahatsız olmaya başladılar. Daha önce neydi çöp, çukur, çamur. Aynı hale gelmedi mi İstanbul? Makyaj döküldükçe bu tepkiler daha da artacaktır. İş üretenlerle polemik üretenlerin farkı zamanla daha net görülecektir. Bu aziz şehre hizmet etmeyi görevimiz, asli sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Bir semtini bile sevmenin bir ömre bedel olduğu İstanbul'a layık olabilmek için canla başla çalışıyoruz.
İstanbul'a son 22 yılda toplamda 3 trilyon 850 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Adalette 34 milyar, eğitimde 234 milyar, gençlik ve sporda 53 milyar, sosyal yardımlarda 372 milyar, sağlıkta 141 milyar, çevre ve şehircilikte 584 milyar, ulaştırmada 1 trilyon 393 milyar, tarım ve ormanda hibe destekleri dahil 85 milyar, sanayi ve teknolojide 154 milyar, enerjide toplam 431 milyar, kültür ve turizmde 67 milyar, çalışma ve sosyal güvenlikte 300 milyar lira yatırım yaptık. Devlet, vakıf 37 adet yeni üniversite kurduk İstanbulumuza. Toplam 192 adet spor tesisi kazandırdık. Şurayı görüyorsunuz değil mi, inşallah Ankara'da yaptığımız basket müsabakasının bir tanesini de burada yapacağız.
4 bin 50 yataklı Sancaktepe Şehir Hastanesi, 500 yataklı Beykoz Devlet Hastanesi, 300 yataklı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 200 yataklı Avcılar Devlet Hastanesi inşaatları devam ediyor. Süreyyapaşa Şehir Hastanesi, FSM Şehir Hastanesi, Haydarpaşa Numune Eğitim ve Hastanesi projeleri tamamlandı, yapım ihaleleri bu yıl içerisinde gerçekleşecek.
İstanbul'da 260 bin konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik, 24 bin yapının yapımı sürüyor. Kentsel dönüşüm çalışmalarımız hızla devam ediyor. 40 bini çevre bakanlığımız kanalıyla 871 bini özel sektörün eliyle 911 bin bağımsız birimin dönüşümü tamamlandı.
İstanbul'da yaklaşık 19 milyon metrekare büyüklüğünde 54 millet bahçesi projemiz var. Toplamda 5,5 milyon metrekarelik 34 millet bahçesinin yapımını tamamladık. 9 millet bahçesinin inşası, 12 millet bahçesinin proje ve yer seçimi devam ediyor.
Avrasya Tüneli ile Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü hizmete aldık. İstanbul-İzmir Otoyolu'nu tamamlayıp hizmete sunduk. TEM Otoyolu'nda trafiğin rahatlamasını temin edecek Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi ile Olimpiyat Stadı'na ulaşımını kolaylaştıracağız.
Sarıyer-Kilyos Tüneli ve bağlantı yolu projemiz devam ediyor. İstanbul'da bir baştan diğer başa modern raylı sistem ağlarıyla donattık. Marmaray ile bugüne kadar yaklaşık 1 milyar 271 milyon yolcu taşıdık.
Bay Ekrem laf ola beri gele yok. Verdiğim rakamlara dikkat et, ondan sonra da kendine gel. Hizmete sunduğumuz metro hattı uzunluğu 162 kilometre. Şu anda Halkalı-İstanbul Havalimanı hattımızın 17,5 kilometrelik Halkalı-Arnavutköy kesimiyle 4,53 kilometre uzunluğundaki Altunizade-Çamlıca Camii Bosna Bulvarı'nın yapımına devam ediyoruz.
İstanbul-Ankara YHT hattımızdan sonra tamamen yeni bir hat olacak Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren hattı projesini gündeme aldık. 344 kilometre olacak süper hızlı tren hattımız saatte 350 km. hıza çıkarak seyahat süresine 80 dakikaya indirecek. 2018'de hizmete aldığımız İstanbul Havalimanımız Türkiye'yi küresel havacılıkta zirveye taşıdı.
2023 yılı sonunda Sabiha Gökçen Havalimanımızın hizmet kapasitesini ikiye katlayan ikinci pistin açılışını yaptık. Tersane İstanbul projesini hayata geçirdik.
Çamlıca Televizyon Radyo Kulesi'ni hizmete sunduk. Yeni Atatürk Kültür Merkezi binasını inşa ettik. Rami Kışlası'nı muhteşem kültür merkezine dönüştürdük. Şehrimize 6 endüstri bölgesi, 18 teknopark, 420 ARGE kurduk. 8 bin 235 özel sektör projesinde yaklaşık 2 trilyon lira yatırım gerçekleşti. 384 bin kişilik istihdam sağladık.
İstanbulla birlikte 81. il kongremizi gerçekleştiriyor ve artık bu süreci nihayete erdiriyoruz. İnşallah bugünden itibaren 23 Şubat'ta yapacağımız büyük kongremize hazırlanacağız.
29 il kongremize bizzat katılarak teşkilatlarımızla kucaklaştık, ahdimizi ve kavlimizi yeniledik. Kongrelerimiz AK Parti'ye yakışır bir şekilde gerçekleşmiş, hareketimiz bu zorlu maratondan hamdolsun güçlenerek çıkmıştır.
Tüm kongrelerimizde dayanışmayı yücelttik, kardeşliği pekiştirdik. Gece gündüz demeden koşturan tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Allah hepinizden razı olsun diyorum. Göreve yeni başlayan kardeşlerimize başarılar diliyor, bayrağı devreden kardeşlerime emek ve gayretleri için teşekkür ediyorum, ahirete irtihal eden tüm kardeşlerime Mevla'dan tekrar rahmet diliyorum. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sağolun, varolun, Allah'a emanet olun, kalın sağlıcakla." ifadelerine yer verdi