İnsan ne yapar, ne yapamaz?
Akla gelebilecek ve gelemeyecek hemen her şeyi yapabilir insan. Bir şartla ki, tüm yaptıklarının sorumluluğunu üstenlek şartıyla. Başka bir deyişle insan yaptıkları iyi veya kötü tüm eylemlerinin ne eksik ne fazla, tam olarak karşılığını görecektir. Zaten insan için çalışmalarının ve çabalarının ürünü olan kazanımlarından başka bir şey yoktur. Tüm kazandık- ları ve ileride elde edecekleri şeylerin tamamı onun gayretlerinin, çalışmalarının ve emekle-rinin bir sonucudur.
Günlük yaşamda karşılaşılan bazı insanların az çalışarak ya da hiç çalışmayarak bir takım imkanlara, servete ve bolluğa sahip olmaları bizi yanıltmasın. Bu, geçici bir durumdur. İleride dengeler değişecek, taşlar yerine oturacak her insan gibi onlar da ancak ve an-cak çalıştıkları kadar paraya ve imkana sahip olacaklardır.
İnsanın istediği ve dilediği iyi veya kötü hemen her şeyi yapabilmesi demek onun ba-şıboş bırakıldığı anlamına gelmiyor. Asla in-san başıboş bırakılacağı yanılgısına kapıl- masın. Evet, insana seçim yapma, tercihte bulunma imkanı ve hakkı verilmiştir ama, bu ne yaparsa yapsın onun yanına kalacağı de-mek değildir. Çünkü insana akıl gibi üstün bir komutan olan muhteşem bir donanım veril-miştir. Bu üstünlük evrende insandan başka hiç bir canlıda olmayan bir meziyet ve hazi- nedir. Doğaldır ki, böyle imtiyaz beraberinde bir kısım sorumlulukları ve uyulması gereken evrensel yasaları da beraberinde getirecektir. Nimet-külfet dengesi gibi bir durum yani. Hayvanlardan farklı olarak İnsanın "ben yaptım oldu" deme lüksü yoktur.
Burada karşımıza "iyi-kötü", "güzel-çirkin", "doğru-yanlış", "olumlu-olumsuz", "hayır-şer", "yararlı-zararlı" gibi sıfatların ve niteliklerin toplamı ile özetleyebileceğimiz ciddi bir kriter çıkıyor. Şu halde insanın aklına gelen her şeyi rastgele yapması değil, evren için, canlı-cansız tüm varlıklar için ve insanlar için yararlı olan iyi şeyler yapması önem arzediyor.
İnsan iyi ve yararlı işler yaptığı zaman insanlığın medeni ve bilimsel ilerlemesine katkı sağlayacak ve evrenimiz daha iyi yaşanabilir bir yer olacaktır.
ÖZSÖZ: "Allah'ın gökten bir su indirdiğini
görmedin mi? O su ile yerden çeşit çeşit ve ayrı ayrı tat ve lezzetlerde ürünler çıkartıyoruz. Dağlar arasında da beyaz, kırmızı ve simsiyah renkler-de vardır. Aynı şekilde insanları, yabani ve evcil hayvanları da çeşit çeşit renklerde ve ayrı ayrı dillere yaratılmaktayız. Bütün bunları araştırarak inceledikleri ve üzerinde uzun uzun düşündükleri için kulları arasında Allah'ı gereği gibi sayan, anlayan ve takdir edenler bilim adamlarıdır. Allah ise her şeyden üstündür ve çok bağışlayandır." (Fatır, 27-28)
