İnsanların günlük yaşamlarındaki eylemlerinin, davranışlarının ve hareketlerinin pek çoğu önce zihinlerindeki düşüncelerle ve ve kurdukları hayallerle başlar. Sonra da zihinlerinde kurdukları ve canlandırkları hayaller şekillenir ve somut hale gemeye başlar.

İnsanların günlük yaşamlarındaki eylemlerinin, davranışlarının ve hareketlerinin pek çoğu önce zihinlerindeki düşüncelerle ve ve kurdukları hayallerle başlar. Sonra da zihinlerinde kurdukları ve canlandırkları hayaller şekillenir ve somut hale gemeye başlar.
Hayal etme ve düşünme suretiyle ana hatları oluşan;  bu hayallere ve düşüncelere uygun olarak gerçekleştirilecek olan eylemlerin ve yapılacak işlerin omurgası teşekkül eder. Arkasından da sınırları, amaçları, yol ve yöntemi belirlenen  eylem pla- nı yaşama geçirilir. Düsünülen, hayali kurulan, varılmak istenen amaç ya elde edilir, ya da edilemez.
İşte burada insanın zihin ve beden olarak ortaya koyacağı performans, harcayacağı efor öne çıkar.
Hayalini kurduğu ve üzerinde uzun uzun düşündüğü amacına varmak için sahip olduğu akıl, irade, sabır, kararlılık, dayanıklılık, coşku, arzu gibi zihinsel ve beden gibi fiziksel tüm yeneteklerini ve imkanlarını sonuna kadar kullanan ve başaracağına kesin inanan  insanlar niyet ettikleri şeyleri gerçekleştirir ve başarılı olurlarken;  yeterli gayreti, çalışmayı göstermeyen, başaracağına tam olarak inanmayan, 'acaba şöyle mi yapsam, böyle mi etsem' diyerek tereddüt içinde olan insanlar başarısız olurlar.
Şu bir gerçek ki; insan için didinip çalıştığı ka-dar nimet, rızık, zenginlik ve başarı vardır. Çalışa-na eninde sonunda eksiksiz olarak  ödülü  verilir.
ÖZSÖZ: "Allah: 'Ben, kadın olsun, erkek olsun sizden çalışan hiç bir kimsenin çalışmasını, gayre-tini, emeğini boşa çıkarmam; herkese çalışmasının karşılığını tastamam veririm." (Ali İmran/195)