Hemen hemen her gün insan neden bu öfke demeden edemiyor? Her gün gazete, televizyon haberleri veya çevremizden kavganın, bağırıp çağırmanın eksik olmadığını görüyoruz.
Genel olarak öfke doyurulmamış isteklere, istenmeyen sonuçlara ve karşılanmayan beklentilere verilen duygusal tepkidir.
Öfkelendiğimizde sabrımızı kaybeder, dürtüsel veya saldırgan davranırız. Öfke aslında diğer duygular gibi çok normal bir duygudur. Genelde öfke ve saldırganlık birbiri ile karıştırılır. Öfke sadece bir duygu-durum halidir. Sevinç, heyecan ve hüzün gibi. Ancak saldırganlık bir eylemdir. Saldırganlık başka birine veya eşyaya zarar verdiğimiz bir davranıştır.
Öfkenin saldırganlıkla sonuçlanması gerekmez. Öfke kontrolü; bunu aşabilecek yollar öğrenilerek ve hatalı inanışlar değiştirilerek baş edilebilir. Öfkenin yönetilmesi ve uygun biçimde dışa vurulması mümkündür.
Olumsuz sonuçlar ortaya çıkmadan, öfkenin farkına varıp, etkili teknikler getirilmeli. Bu teknikler hem anlık hem de önleyici olmalıdır. Bizi çok öfkelendiren ortamdaysak o ortam “tebdil-i mekanda ferahlık vardır” misali terkedilmedir.
Yine öfkeyi izlemek ve onu kontrol etmeyi sağlamakta başka bir tekniktir. Bir diğer teknik ise; nefes egzersizi ve aşamalı kas gevşetme tekniklerini öğrenmek ve uygulamak da ektili yöntemlerden biridir.
Ayrıca yürüyüşe çıkmak, bir arkadaşınızı aramak da yine sizi bu süreçte rahatlatacaktır.
Mantık her zaman öfkeyi yener; çünkü haklı bir nedene bağlı olsa da öfke, çok çabuk mantık sınırlarını aşabilir. Bu yüzden öfkelendiğinizi hissettiğinizde mantığınıza sığının.
Öfkenize başkalarının neden olduğuna inandıkça onu denetleyemezsiniz. Öfke sizin ürününüzdür.
Hz. Peygamberimiz öfke konusunda “Öfke şeytandandır, şeytan ateşten yaratıldı, ateş su ile söndürülür, öfkelenen abdest alsın” der.
Yaşadığımız sürece her zaman acılar, kayıplar, engeller, başarısızlıklar ve bizi rahatsız eden davranışlarla karşı karşıya kalacağız, bunu değiştiremeyiz; ancak olaylardan etkilenme biçimimizi, olaylara ve kişilere verdiğimiz tepkileri değiştirebiliriz.
Son olarak Doğan Cüleloğlu´nun dediği gibi “gerçekte öfkeniz için cezalandırılmazsınız, öfkeniz tarafından cezalandırılırsınız” bunu unutmayın.