Sezaryen ile doğum nedir?

Sezaryen gebelik ile alakalı olarak gelişen bazı riskli durumlarda doğum eyleminin hem anne adayının hem de bebeğin sağlığını tehlikeye atmadan başarılı bir şekilde gerçekleştirildiği bir operasyondur. Genellikle bebeğin doğum kanalına yerleşim pozisyonuna bağlı olarak vajinal doğumun yapılmasına engelleyici durumlarda tıbbi zorunluluk nedeni ile karın bölgesine yapılan kesiden bebeğin dışarıya çıkarıldığı cerrahi bir müdahaledir. Ancak tıbbi zorunluluk dışında anne adayının tercihine bağlı olarak da yapılabilmektedir.

Hangi durumlarda sezaryen ile doğum tercih edilmektedir?

  • Bebeğin iri olması
  • Bebeğin doğum kanalına ters yerleşmesi
  • Anne adayında mevcut olan enfeksiyonlar
  • Bebeğin zehirlenmesi
  • Plasenta kaynaklı sorunlar (doğum kanalını kapaması)
  • Bebeğin acil olarak alınması gerekenler durumlar
  • Bebeğin yan durması
  • Annenin daha önce geçirdiği birden fazla operasyon
  • Çoğul gebelik

Sezaryen gebeliğin kaçıncı haftasında yapılır?

Sezaryen ile doğum şekli önceden planlanarak, bebeğin sağlıklı bir şekilde dünyaya gelebileceği ve risk faktörlerinin ekarte edildiği 39. gebelik haftasında yapılmaktadır. Bebeğin hayati fonksiyonlarını yerine getirebilecek sistemleri henüz daha gelişimini sürdürdüğü için bu haftalardan önce sezaryenin yapılması halinde bazı risk faktörleri ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle bebeğin sağlığı açısında en uygun hafta olarak yapıla ultrasonografi kontrollerine göre gebeliğin 39. Haftasında yapılmaktadır. Fakat planlı sezaryen doğumlarının dışında, karşılaşılan bazı riskli durumlarda bebeğin acil olarak çıkartılması gerekebilir. Yapılan bu acil müdahaleye acil sezaryen adı verilmektedir.

Sezaryen ile doğum kaç saat sürmektedir?

Çoğunlukla sezaryen operasyonları 30 ila 60 dakika arasında sürmektedir. Ancak daha önce birden fazla sezaryen öyküsü olan anneler için bu süre biraz daha uzayabilmektedir.

Sezaryen doğum kaç kez yapılabilir?

Sezaryen ile doğumların en fazla kaç defa yapılabileceği konusunda bilimsel olarak belirlenmiş bir sınırlama yoktur. Ancak bu işlemin cerrahi bir müdahale olduğu gerçeğine dayanarak, uzmanlar üçten fazla yapılan operasyonların bazı risk faktörlerini arttığı yönünde ortak görüşe sahiptir. Sezaryen ile doğumun cerrahi operasyon olması nedeni ile her ameliyatın kendi bünyesinde taşıdığı risk faktörlerinin geçerli olması ve birden fazla yapılmasına bağlı olarak bu risk faktörlerinin artması sonucu uzmanlar tarafından üçten fazla yapılmaması gerektiği vurgulanmaktadır. Fakat bu düşünce kanıtlanmış bir sınırlamanın göstergesi değildir. Sezaryen sayısının artmasına bağlı olarak bazı risk faktörlerinin artacağı düşüncesi ile gerekli olmadığı sürece uygulanmaması önerilmektedir.

Sezaryen sayısına bağlı olarak artan risk faktörleri nelerdir?

Sezaryen sayısının artışı, rahme yapılan kesi sayısının artması ve oluşan nedbe dokusunun bir sonraki gebelik için yırtılmaya daha meyilli hale geldiği anlamını taşır. Operasyon sayısı arttıkça, karın içinde ortaya çıkan yapışıklık riski artar. Bu yapışıklıklar bir sonraki ameliyatta rahme ulaşılmasını zorlaştırırken, bu aşamada mesane gibi çevre organların zarar görmesine neden olabilmektedir. Ayrıca sayı artışına bağlı olarak plasentanın doğum kanalına doğru yerleşme ihtimali artar. Bu durum tıp literatüründe plasenta previa olarak adlandırılan, operasyonun daha komplike bir hal almasına ve zorlaşmasına neden olmaktadır.

Sezaryen ile doğumdan sonra ne zaman cinsel birliktelik olabilir?

Sezaryen ile doğum anne adayına yapılan cerrahi bir müdahaledir. Bu nedenle yapılan kesi işlemi sonucunda öncelikle annenin yaralarının iyileşmesi gerekir. Bu iyileşme süreci yaklaşık 4 ila 6 hafta sürmektedir. Ancak bu süre yara yerlerinin iyileşmesi ve serviksin normal haline dönmesi için yeterli süredir. Bunun dışında çiftlerin özellikle annenin cinsel birliktelik için kendini hazır hissetmesi gerekir. Ayrıca iyileşme sürecine bağlı olarak doktorunuz bu konuda gereken bilgiyi verecektir.

Sezaryen ile doğumdan sonra ne zaman hamilelikten korunmaya başlanması gerekir?

Doğumdan sonra yakın zamanda çocuk sahibi olmayı düşünmeyen çiftlerin, doğumdan sonra ilk cinsel birliktelikleri ile korunmaya başlaması gerekir. Ayrıca çiftlerin çocuk sahibi olma düşüncesi olsa dahi, bu isteklerini en az iki sene ertelemeleri önerilmektedir. Annenin sağlığı ve bebeklerinin gelişimi için uzmanlar iki gebelik arasının en az iki sene olması gerektiğini vurgulamaktadır.

Hangi korunma yöntemleri tercih edilebilir?

Günümüzde gebelikten korunmak için doğum kontrol hapı, rahim içi aparatı, diyafram, prezervatif, kadın ve erkeğin tüplerini bağlatması gibi çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Ancak doğru tercih için çiftlere uygun yöntemlerin değerlendirilmesi gerekir. Özellikle anne emzirme döneminde ise, sütünün kalitesinin ve miktarının etkilenmeyeceği yöntemleri tercih etmesi gerekir. Bu nedenle uygun doğum kontrolünün belirlenmesi ve aile planlaması için uzman bir jinekoloğa başvurmanız önerilmektedir.

Sezaryenden sonra neden yine sezaryen?

Günümüzde sezaryen operasyonları her ne kadar güvenilir ve uzman doktorlar tarafından usulünce gerçekleştirilmiş olursa olsun, cerrahi bir müdahale olması nedeni ile her müdahalede bir yara izi bırakarak devam eder. Bu yara izi iyileşse de, sonraki gebeliklerde rahmin büyümesi ve doğum eylemindeki kasılmaların etkisi ile açılmaya ve yırtılmaya meyillidir. Bu açılma olasılığı özellikle bir önceki sezaryendeki rahim kesisine bağlı olarak dikey kesiler de ortaya çıkmaktadır. Fakat günümüzde genellikle alt segment yatay kesi uygulanmaktadır. Bu kesi ile daha az gerilme, açılma ve yırtılma riski vardır. Ayrıca annenin daha önce sezaryen ile doğum yapma nedeni olarak pelvis darlığı söz konusu ise, normal doğum mümkün olamayacağı için bir sonraki doğumunda da sezaryen tercih edilmek zorundadır.

Sezaryenden sonra vajinal doğumun gerçekleştirilme ihtimali nedir?

Sezaryenden sonra annenin vajinal doğumunu sağlıklı bir şekilde gerçekleştirme ihtimali yaklaşık %75 civarındadır. %25’lik kısım ise çeşitli nedenlerden dolayı normal doğumunun yarıda kesildiği ve sezaryene geçildiği gebeliklerdir. Genellikle doğum eyleminin yeterince hızlı gerçekleşmemesi, eski dikiş yerlerinin açılma ve yırtılma ihtimalinin söz konusu olduğu durumları içerir.  Ancak daha önceden yatay kesi uygulanmış sezaryen operasyonlarından sonra normal doğum için uygun şartların olmasına rağmen kesi yerlerini açılma ya da yırtılma ihtimali %1-2’dir.

Sezaryenin ardından normal doğum yapabilmek için gereken şartlar nelerdir?

Sezaryen ile doğumdan sonra annenin bu konu hakkında bilgilendirilmesi ve normal doğum ihtimallerinin değerlendirilmesi gerekir. Özellikle tıbbi zorunluluk nedeni dışında anne adayının tercihi üzerine yapılması planlanan sezaryen öncesi, ailenin her ihtimale karşı bilgilendirilmesi gerekir. Bunun dışında sezaryen ile yapılan doğumun ardından normal doğum için gereken şartlar aşağıdaki gibi olmaktadır:

  • Annenin pelvis yapısının normal doğum için uygun olması gerekir. Eğer çatı darlığı varsa sezaryen ile doğum gerekmektedir.
  • Bebeğin kilosu ve geliş şeklinin de normal doğum için uygun olması gerekir.
  • Rahimden daha önce miyom çıkartılması gibi karın içi ameliyatlarının olmaması gerekir.
  • Ayrıca annenin yatay kesili bir ya da en fazla iki sezaryen geçmişinin olması gerekir.

Bu şartlar değerlendirildikten doğum şekli belirlenmektedir. Ancak rahimde mevut olan patolojik olgularda ya da önceki doğumlarda yaşanan rahim yırtılması gibi komplikasyonlarda, sezaryen ile doğum tercih edilmektedir.

Sezaryenden sonra normal doğum için sakıncalı olan durumlar nelerdir?

  • Dikey klasik insizyon ile sezaryen hikayesi
  • Daha önceki gebelikte doğum eyleminde rahim yırtılması
  • Daha önce çeşitli nedenlerden dolayı rahme yapılmış cerrahi işlemler sonucu rahme derin kesiler yapılmış olması
  • Normal doğum eylemine gerçekleştirecek şartların olmaması (ters duruş, iri bebek, pelvis darlık)

Editör: Samet Sağlam