Bugün İnegöl’ün en büyük ilgi alanlarından olan sportif faaliyetlere ilişkin bir yazı yazmayı uygun gördüm.

İlçemiz her ne kadar mobilya şehri olsa da, futbola acayip bir ilgi var. Ancak bu ilgiye karşılık sportif alanda gün geçtikçe geriye gidiyoruz.

Bu geriye gidişin aslında çok fazla nedenleri var.

Bunun en başında şüphesiz ekonomik sıkıntılar var.

-Sanayinin yavaşlaması gelirlerin bıçak gibi kesilmesine neden oluyor. Bağış miktarlarında ciddi bir düşüş gözlemleniyor.

-Bütünşehir yasasından sonra geliri ciddi anlamda düşen belediye, sportif faaliyetlere yeterince bütçe ayıramıyor.

-Taraftar grupları, yönetimlerin iç işlerine fazla müdahale ediyor. Gerektiğinde kimin başkan olacağına o’nlar karar veriyor.

-İnegöl’ün sosyal alanda cazip bir ilçe olmaması nedeniyle futbolcuların İnegöl’e gelmek istememeleri ya da istedikleri ücretleri ciddi anlamda arttırmaları da dikkat çekiyor.

-Camialar içinde yaşanan kaoslar, bölünmelere yol açıyor. Yönetim kurulu oluşturmada ciddi sıkıntılar yaşanıyor.

-Alt yapı yatırımlarının yapılmasına karşılık, kulüplerin alt yapıda yetişen çocuklara A takımda şans tanımamaları ve sadece transfer odaklı idarecilik yapmaları maliyetlerin artmasına sebep oluyor.

-Futbol kulüpleri içerisinde teknik heyet, futbolcu ve yöneticiler arasında olduğu iddia edilen ortaklıklar başarının geriye çekilmesine neden oluyor.

-Yönetim kurulu üyelerinin çeşitli nedenlerle ekonomik vaatlerini yerine getirmemeleri ciddi borçlanma riski oluşturuyor.

-Yanlış teknik adam ya da transferler kulüplerin belini büküyor.

Bu ve buna benzer daha çok şey sayabilirim. Düşünsenize bir ilçe de 2 profesyonel takımınız var. İkisi de beklentilerin çok uzağında bir yerdeler. Hakeza BAL liginde ve amatör liglerde çok sayıda takımımız var. Bu takımların hepsi, gönüllü sporseverler tarafından yönetiliyor. 

Zamanlarını ve paralarını bu spor kulüplerine harcıyorlar. Tahmini bir hesap yaptım. İnegölspor ve Kafkasspor’un yıllık maliyeti toplamda 100 milyon TL’nin üzerinde, BAL Liginde ki Doğugücü ile amatörlerde mücadele eden diğer 15 takımın toplamda maliyetleri 100 milyon TL’ye yakın.

Yani İnegöl’de sadece futbola harcanan tutar 200 milyon TL civarında. Bu para İnegöllü esnaflardan alınan bağışlar ile yöneticilerin özverileriyle toplanıyor. Ama 200 milyon TL’nin karşılığı sadece aşkla yapılan mücadele.

Sevginin bedeli bu kadar pahalı olmamalı. Bana göre futbolun paydaşları az önce yazımda dile getirdiğim sorunları çözmezse İnegöl’de sportif iflas kaçınılmaz olur.

Bence ödenen her bedelin karşılığında sportif başarılar da olmalı. Futbolun amacı insanların kaynaşmasını sağlamaktır. Dökmek, kırmak, parçalamak, yok etmek değildir.

Spora emeği geçen, parasını, zamanını ve enerjisini kendi kulüplerinin ayakta kalması için harcayan herkese önce teşekkür eder, sonrasında ise nacizane eleştirilerimi dikkate almalarını umarım.