İntihar, insanın bilerek ve kasıtlı olarak kendi kendini öldürmesi, yaşamına son vermesidir. İntihar etme eylemi yalnız insanlarda görülen bir davranış değil, hayvanlara da intihar olaylarına rastlanmaktadır.

İntihar, insanın bilerek ve kasıtlı olarak  kendi kendini öldürmesi, yaşamına son vermesidir.  İntihar etme eylemi yalnız insanlarda görülen bir davranış değil, hayvanlara da intihar olaylarına rastlanmaktadır.
İntiharın en basit ve kolay olanı, canlı varlığın yaşamakta vazgeçerek canına kıyması ve yaşamını noktalamasıdır. İntiharın bu türü, sıradan olanıdır. Daha büyük ve sonuçları daha ağır olan intihar ise, insanın aklını kullanmamasından ya da doğru kullanmamasından kaynaklanan intihar türüdür. Bu intiharda insan fiziki manada ölmemiştir, canlıdır ve yaşamaktadır. Nefes alıp vermektedir, yiyip içmektedir, uyumaktadır ve uyanmaktadır, insanlarla konuşmaktadır, senin benim gibi yaşamını sürdürmektedir. Gerçekte ise o insan intihar etmiştir.
İkinci tür intiharda intihar eden kişi, maddi ve manevi yığınla kayıplar verir, zarara uğrar, itibarını, onurunu, çevresini ve dostlarını yitirir. Her bakımdan tam bir yıkıma uğrar.
Hemen belirtelim ki, birinci tür intiharın hiç ama hiç telafisi ve geriye dönüşü yoktur. İş bitmiş ve konu kapanmıştır.
Oysa ikinci tür intiharın telafisi mümkündür.
Alalarımız  ‘çıkmayan candan umut kesilmez’ derken bu gerçeği dillendirmişlerdir.
İnsan için doğru ve doğal olanı ise öyle veya böyle hiçbir zaman, hiçbir şekilde, hiçbir gerekçeyle intiharın hiçbir türüne başvurmamaktır. Çünkü intihar emek bir çözüm yolu değildir. Bir hüner, bir meziyet hiç değildir.
ÖZSÖZ: “Allah, yeryüzündeki her şeyi siz insanlar için yarattı.” (Bakara/29)