Söz, insanlar arasındaki iletişimin en önemli aracıdır.

Söz, insanlar arasındaki iletişimin en önemli aracıdır. İnsanlar, toplumlar ve milletler konuşarak, öneriler sunarak, tartışarak; olaylara, görüşlere ve fikirlere farklı açılardan bakarak ve durumu ve şartları değişik görüşlere göre yorumlayarak ortak noktalara varırlar. Konuşmaksızın, düşüncelerini, duygularını, isteklerini, arzularını karşındakine anlatmaksızın ve karşındakinin düşüncelerini, duygularını, isteklerini, arzularını dinlemek ve öğrenmeksizin insanlarla anlaşmak ve kaynaşmak mümkün olmaz. Bir insan iyi ya da kötü her türlü düşüncesini sözle muhatabına anlatmadan ve muhatabının düşüncelerini dinlemeden onunla iletişim kuramaz ve anlaşamaz. Şu halde söz olmadan, söz söylenmeden insan ilişkileri diye bir şey de olamaz ve var olan ilişkiler de sürdürülemez.
Söz köprüdür, araçtır, vasıtadır, bağdır, her şeydir...
Evrendeki hemen her tür canlı kendi dillerini kullanarak, yani söz söyleyerek ve birbirleriyle konuşarak iletişim kurarlar. Her canlı sürekli hemcinsleriyle konuşur. Ve konuşmak zorundadır da.
İnsan söz söyleyerek ve konuşarak karşısındaki insana sevdiğini söyler, saygı duyduğunu bildirir, özlediğini ifade eder. Söz söyleyerek kendi düşüncelerini, isteklerini ve görüşlerini anlatır ve bunları paylaşır. İnsanların düşüncelerinden, fikirlerinden, görüşlerinden, bilgilerinden, deneyimlerinden yararlanır.
Tatlı söz, acı söz, zehir zemberek söz, yılanı deliğinden çıkartan söz, gümüş olan söz, söyleyeni yücelten söz, söyleyeni rezil eden söz,  söyleyeni pişman eden söz, zalime ve cahile karşı söylenen gerçek söz,  bildiği halde doğruları ve gerçekleri söylemeyen ilim sahibini sorumluluk altına sokan söz, yerinde ve zamanında söylenen söz, yersiz ve ileri-geri söylenen söz, doğru ve hak söz, yalan ve dolan söz... Sözlerin çeşitlerini, özelliklerini, güzelliklerini, zararlarını ve tahribatlarını anlatmakla bitirmek olanaksız gibi.
Söz önemlidir ama, bazı durumlarda söz  işe yaramaz. İnsan söyleyecek bir söz bulamaz. Bulduğu sözleri ağzında geveler durur ve bir türlü kelimelere dökerek söylemeyemez. Artık söz söylemek bitmiştir. Sözün bittiği an'dır  böyle durumlar. Büyük bir savaşın çıkması, şiddetli depremlerin olması, kuraklık veya şiddetli yağışlar  gibi büyük doğal afetler, çok yakın birinin aniden ölmesi gibi durumlar sözün bittiği anlara örnek teşkil ederler.
Söz her zaman acı ve zor durumlarda bitmez. Bazen de farklı durumlarda biter söz. İnsan bir şeyin doğru ve haklı olduğuna inandığı halde, günlük yaşamında bunları hayata geçirmiyorsa, geçiremiyorsa;  bildikleri doğruların ve gerçeklerin tam aksini yapıyorsa, o insan için de söz bitmiştir artık. Bunun anlamı insanın aklını işletmemesi ve bizzat kendi kendine zarar vermesi ve zulmetmesidir.
ÖZSÖZ: “Görmedin mi Allah nasıl bir misal getirdi: Güzel bir sözü kökü sabit, dalları göklere yükselmiş güzel bir ağaca benzetti. Bu ağaç Rabbinin izniyle her zaman yemişini verir. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara misaller getirir. Kötü bir sözün misali, gövdesi yerden koparılmış, o yüzden ayakta durma imkanı olmayan bir ağaca benzer.” (Kur’an:14/24-26)