VATAN İÇİN PAMUK ELLER CEBE!

15 Temmuz işgal girişiminin devamı olan ekonomik yıpratma süreci Doların alevlenmesi ile başladı.

     Nasıl oluyor da bu Dolar yükselip, iniyor? “Yükselince bize ne zararı var” diyenleriniz için birkaç pratik bilgi paylaşayım öncelikle.

     Önce paradan başlayalım.

     Aslında elinizde olan kağıt paranın bir değeri yoktur. (banknot, yani banka notu.) Elinizdeki kağıt paraya değer veren şey, onu basan bankanın kasasında bulunan altın ve ya değerli evrak rezervidir.

     Durumu örnekleyeyim;

     Bir buğday taciri olduğunuzu düşünün. Perakende satış yapmak için toptan ürün aldığınız, başka bir tacire, bir konteyner ürün için 10 bin TL´lik bir çek kestiniz. Çeki tacire verdiniz. Hiç bir değeri olmayan küçük bir kağıt parçası ile bir konteyner dolusu ürünü değiştirmiş oldunuz. Normalde böyle bir alışveriş yapmanız imkânsız ancak bu alışverişte, kağıt parçasına değer veren şey, çek karışılığında bankanın, çeki kesenin hesabından size 10 bin TL ödeme yapma taahhütlüdür. Eğer çeki veren tacirin banka hesabında para yoksa çekin bir değeri kalmaz.

     Banknotlarda örnekte anlattığımız şekilde işler. Para aslında devletin kestiği bir çektir. Karşılığında Merkez Bankasındaki rezervleridir. Eğer rezervde kıymetli bir şeyler yoksa paranın da bir karşılığı yoktur.

     Ülkemizde oluğu gibi Amerika Birleşik Devletleri dahil bir çok ülke kendisi parasını basmaz. Amerikan doları basma yetkisi, Amerikan Merkez Bankası yani FED´e aittir.

     Peki FED kimin? Üç beş ailenin diyorlar… Yani tüm dünya ekonomisi bu arkadaşlardan sorumlu.

Normalde Merkez Bankaları para basarken karşılığında bir varlık göstermesi lazımdır. Mesela FED kasasındaki altın rezervi kadar para basabilir. Altın piyasada dolaşamayacağı için kullanımı pratik olan ve maliyeti birkaç cent´i geçmeyen kağıt parçalarıdır aslında yeşil dolarlarınız.

     Ancak kimse FED´e ne kadar altının var diye sormaz, soramaz. Onlarda bu rahatlıkla basar da basar doları. Sonrada normal bankalara faizle dağıtır. O bankalarda, merkez bankasından aldığı faizli paranın üzerine 3-5 puan daha faiz ekleyerek vatandaşa kredi olarak verir. Kredi kullananlarda, aslında hiçbir karşılığı olmayan kağıt parçaları için ömür boyu bu sisteme köle olurlar.

     Dünyanın en köleleştirilmiş halkı Amerikan halkıdır. Boğazlarına kadar kapitalize battıkları için sürekli borçlu olarak, hiçbir sosyal güvenlikleri olmadan ölene kadar çalışmak zorundadırlar.

     Doların yükselme ve düşme kavramları ise biraz daha karışık. Birçok sebebi var. Ama en pratik anlatmanın yolu arz, talep meselesi. Yani dolar yerli piysada, Türk lirasından daha fazla olursa, değeri düşme eğilimi gösterir. Yani dolar düşer. Ama “dolar artıyor deyip´´ almak için döviz bürolarına koşarsanız ateşi yükselir.

     Biraz daha karışık aslında durum ancak en basit yoldan anlatmaya çalıştım.

Aşağıdaki denklemi aklınızdan hiç çıkarmayın.

Para = Dolar = Banka = Faiz

     Şimdi gelelim ülkemize.

     Doların aşırı yükselişi Türk Lirasını olumsuz etkiliyor. Şu anda dahi yükselme eğiliminde olan dolara rağbet yüksek. Doların düşmesi için piyasaya dolar girişi lazım. Yani yastık altında veya kasanızda tuttuğunuz dolarları bozdurmanız gerekli. Dolar arttıkça özellikle özel sektörün yatırım için dolar üzerinden yaptığı borçlanma katlanacak. Bu da ekonomik kriz demek.

     Peki, dolar daha da yükselecek mi?

Piyasaya yeterince dolar girişi olursa yani özellikle kasasında döviz olan çok değerli iş adamlarımız şu konuya biraz önem verirlerse, bu süreç daha kolay atlatılacak.

     Diyelim ki kimse tenezzül etmedi dolarını bozdurmaya. Devlet o kadar da tedbirsiz değil Allah´a şükür. İlk adım olarak Merkez Bankası yoluyla piyasaya dolar sokacak. Bir buçuk milyar dolarlık ilk parti için harekete geçildi. Olmadı Arap sermayesi aracılığıyla ülkeye dolar girişi sağlanacak.

     Nerden mi biliyorum?

     Aslında bilmiyorum. Hiç bir ekonomist bilemez. Sadece tahmin edebilir. Zaten bende ekonomist değilim. Ama çıkıp ta kriz çığırtkanlığı yapacak kadar devletime sırtımı dönmemi beklemiyorsunuz sanırım. Gidin dolar alın devlet batsın diyecek kadarda hain değilim.

     Bence sizde aynısını yapın. Ekonomik kriz denen şey, spekülasyonlar ile ortaya çıkar. Kriz söylentileri dolaşmaya başlaması kimseye faydası yok.

Ancak şundan eminim, dolar düşüş eğilimine girecek. Sizde zarar etmek istemiyorsanız elinizdeki doları TL´ye çevirin. Şu an yaparsanız parada kazanmış olursunuz.

     15 Temmuz´da bende sokaklardaydım demek, Facebook profiline Ömer Halis Demir şehidimizin fotoğrafını koymakla olmaz bu iş olmaz. Haydi, pamuk eller cebe.

     Özellikle İnegöllü iş adamı derneklerine çağrım.

     Üyelerinizi bu konuda harekete geçirin. Dediğim gibi yine en büyük zararı sizler görürsünüz olası bir krizde. Parası olan var olmayan var. Ama hiç kimsede de yok değil ya bu dolar. Benden size söz, ‘´dernek olarak aha şu kadar dolar bozdurdum derseniz, resimlerinizle birlikte helal olsun manşetiyle gazetemize haberinizi basacağım. Benimde elimden gelen bu…

     Ne faydası olacak demeyin. Dedim ya kriz birazda algı meselesidir. Mesele dolar bozdurma meselesi değil. Türkiye´nin ekonomik darbelere nasıl refleks göstereceğini tüm dünya ya gösterme meselesi.