Yıl 2017 Her yerde krizden söz ediliyor. Şimdi de ABD ile vize krizi var. ABD´nin Türkiye´yi köşeye sıkıştırma, suçlu duruma düşürme, halkta da huzursuzluk yaratarak yönetimi istikrarsızlaştırma, istediklerini dikte ettirme ve yaptırma gayretlerinin sonucu olduğu anlaşılıyor. Türkiye´nin açıklamaları ise önyargılı, yanıltıcı ve yetersizlikle doluydu. Büyükelçinin kararını tek başına aldığını söylemek hiç doğru değildir. Doğru olmadığı ABD yönetimi, Dışişleri ve Beyaz Sarayın açıklamaları ile anlaşıldı. ABD´nin Türkiye´yi suçlaması ve baskı için vize yolunu seçmesi, suç bastırma hikayesinden başka bir şey değildir. ABD büyükelçisine sahip çıkarken kabile devleti değiliz ya da kabile miyiz demedi. Elçimiz bizim bilgimiz dahilinde hayret etti dedi ve işi bitirdi. Bizde kabile değiliz, kabile devleti değiliz gibi düşük profilli açıklamalar yapmaya devam ettik, Hiç hoş değildi. Ben dış politika uzmanı değilim ama, insanların ve devletin ilişkilerinin hangi düzeyde ve nasıl seyrettiğini az çok görüyoruz. Türkiye´nin tepkisi yerinde bir tepki. Olması gerekendi. Ama tepkinin en alt seviyeden verilmesi daha uygun olurdu. Trump henüz konuşmadı. Ama bizde en üst perdeden konuşmaların yapılması acaba neyin nesi? Oysa Devlet geleneği bakımından ABD bizim çırağımız bile olamaz. ABD konsolosluğunda Metin Topuz gibi ajanlar cirit atacak, Türkiye gerekeni yapmayacak olur mu? Türkiye yapar. Fakat ABD burada bir şeyleri de gölgelemek istiyor gibi. Darbe ile olan ilişkisinin ortaya çıkmasından endişelendiği gibi çıkarlarının köpekliğini yapan PYD-YPG gibi terör örgütleri ile Barzani uşağının üstüne gidilmesini engellemek istediği anlaşılıyor. 15 Temmuz darbe sanıklarını gizleyen, vermeyen Amerika, elbette suçludur. Öğrencilerin ve iş adamlarının mağdur edilmesi doğru değildir. ABD ve ABD başkanı yanlışlar yapmaya devam ediyor. Halkların mağduriyeti kimseye yarar sağlamaz. Türkiye dik durur, ciddi politikalar üretirse ABD´nin hüsrana uğraması işten bile değildir. Türkiye üreteceği ciddi, sağlıklı ve milli politikalar ile bölgenin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını ele geçirmeye çalışan emperyalistlerden bölgeyi temizler. Bölgenin huzuru Türkiye´nin dik durmasına emperyalist güçlerin defolup gitmesine bağlı.