Haberlere bakamaz olduk, içimiz kararıyor, endişeye kapılıyoruz. Terör, uyuşturucu, şiddet, cinayet, kavga, kadınlara ve çocuklara şiddet, taciz ve ölümler.
Bugün insan ilişkilerinin azaldığı aile içi saygı ve sevginin kopma noktasına geldiği, ümidimiz ve geleceğimiz gençliğin uyuşturucu bataklığına bulaştığı bir devirdeyiz.
Çocuklarımızı markete bile tek başına göndermeye korkar olduk. Gençlerimizin uyuşturucu belasına bulaşmasından endişe ediyoruz.
Hani derler ya “Ayağa kalk, titre ve kendine gel” diye hepimiz bir empati yapalım. Neden böyle olduk?
Rabbimiz bizlere neler emrediyor, bir düşünelim. Peygamber Efendimizin hayatını tekrar tekrar okuyalım. Hata yaptık, neden bu durumdayız diye. Şükrü unuttuk, herşeyin daha fazlasını ister olduk. Hep daha iyisi, hep daha güzeli, hep daha çok derdine düşüp etrafımızı görmez olduk.
İşin başı önce AHLAK,
Aile ahlakı,
Toplum ahlakı,
Ticari ahlakı,
Siyasi ahlakı,
Zalime insaf, ayrımcıya birlik, kalpsize sevgi, acımasızca merhamet, aç gözlüye tok gözlülük, çıkarcıya dürüstlük.
Sınavlarda yarış atına soktuğumuz çocuklarımızı önce aile içerisinde, sonra okullarda gerekli din ve ahlak eğitimi vermediğimiz sürece, toplum olarak şöyle bir ayağa kalkıp, titreyip kendimize gelmediğimiz sürece, korkarım ki daha kötü olacağız.
Selam ve dua ile….