Birkaç türlü uyumak vardır: Yatakta uyumak, ayakta uyumak ve gözü açık uyumak gibi...

 

Uyumak doğul bir ihtiyaçtır. Yüce yaratıcı bir bilgisayardan çok daha karmaşık, çok daha komplike bir sistem ile donatarak var ettiği insanın 24 saatlik periyotta kişiden kişiye değişiklik göstermekle birlikte ortalama 5-9 saatini uyuyarak geçirmesi gerekliliği üzerine bir düzen inşa etmiştir. Bu nedenle her bünye ufak tefek istisnaları olsa da uyumak ve dinlenmek zorundadır, bedeninin, organlarının, hücrelerinin ve yaşam enerjisinin kendi kendini yenileme- si, güçlenmesi ve canlanıp kanlanması için. Uyku biz insanların fiziksel ve zihinsel bünyemizin yaşamlarını sürdürmemiz için gerekli olan yakıt mesabesindedir.

Konunun uzmanları kişinin en derin ve verimli olan uykusunun gece saat 10-04 aralarında olduğunu belirtmektedirler. Sonuç olarak yaşamak, ya da varlığımızı ve sağlığımızı sürdürmek için uyumak durumundayız. Uyumak salt insanlara has bir özellik olmayıp tüm canlılar uyumaktadır. Bazı canlılar gözü açık ve hareket halinde uyurlar.

Uyumak gereklidir, yararlıdır, hatta zorunludur dedik ama evren yasaları ayakta uyumayı veya gözü açık uyumayı affetmiyor hiç. Kişi nerede, nasıl ve ne zaman uyuyacağını, nerede, ne zaman ve hangi nedenle uyumaması gerektiğini iyi bilmeli ve hesaplamalı.

Sahi uykunun gerekliliğini ve yararlılığını söyledik de, zararlarını söylemeyi unuttuk. Uyumamak gerektiği halde uyumak, ayakta veya gözü açık uyumak uyuyana yarar yerine zarar verir. Nöbet tutan, sınırları koruyan askerlerin, görev başındaki emniyet güçlerinin ve yöneticilerin uyumaları bu türden uykulardır.Keza kendini işine veya mesleğine vermeyen şöyle yapması gerekirken böyle yapan, kararlarında aklı selimi, gerçekleri ve doğru hedeflerin işaret ettiği şıkları unutarak tamahkarlığın ve müstağniliğin peşine takılıp duygusal faktörlerin etkisin-de kalan kişinin uykusu da zararları itibariyle tehlikeli bir uyku türüdür.

Özsöz: “Zihnin/enerjinin/Ruhun kodlamasında üreterek, çalışarak ve keşfederek mutlu olma içgüdüsü vardır.”