Kendi evinde maç kazanamayan İnegölspor’un Batman karşında kazanacağını açıkça bekleyenlerden biri değildim ama geçen hafta Fethiye deplasmanında ortaya konan istekli oyun ve de takımdaşlık ruhunun biraz artması neden olmasın duygusuna kapılmamıza neden oldu.

Tabi buna birde rakibin kaliteli ve ayağa oynayan oyuncuların bizim patates tarlasında istediğini yapamaz düşüncesi hevesimizi bir kat daha arttırdı. Yağan yağmur ardından kara dönüşen ortam akabinde ise oyun sahası inanılmaz bir hal alınca da olacak galiba dedik. Aklımızdan bunlar geçerken rakibin en etkili oyuncularından birinin boş kalması golü yememize neden oldu. Rakip öne geçince de bizde başlayan telaş panik havası uzun süre devam etti.

Zeminde biriken sular top sürmeye izin vermedi. Biz hala yerden oynamaya kalktık. Hatta o zeminde top sürmeye çalışıp çalım atmaya çalışan oyuncularımız bile vardı. Sonuç, ne istediğimizi yapabildik bi de üstüne boşuna yorulduk. Rakipte ise bu şartlara rağmen oyunu doğru oynayan oyuncu grubu vardı. Terse atılan toplar riske girmeden yapılan hamleler bunun akabinde de devreye istediği sonuçla giren Batman takımı.

2.yarı ise teknik heyet 3 değişiklik yaptı ve akabinde de oyunu rakip alana yıktı. Bu yükleniş ile de beraberlik golü gelince bir anda ortam lehimize döndü. 2.golü ararken de penaltı beklediğimiz bir pozisyon yakaladık. Verebilse kimsenin neden buna çaldın diyemeyeceği bir andı. Fakat maçın hakemi es geçti, dönen atakta ise duran topta rakibin golü geldi.

Bu andan itibaren kör dövüşü şeklinde geçen maçta beraberlik sayısını bulamayınca sahadan mağlup ayrıldık. Rakibi bu zeminde yakalamışken puan almalıydık, yapamadık. Kendi sahamızda ilk yarı bitecek neredeyse sadece bir kez kazanabildik. Alt sıralarda bulunan 3 takımın maç kazanamamasını kendimizde umut saydık ve bize bir şey olmaz diyerek içimizi rahatlattık.

Şimdi sırada 2 maç var. İlki Altay ile deplasmanda, diğeri içeride Karaköprü. Bana göre bu maçlar bize yol haritamızı belirleme anlamında yardımcı olacaktır. Ama şunu unutmayalım devre arası kimsenin duygu ve hislerine takılmadan geleceğimiz açısından profesyonel kararlar almamızda şart...