İNEGÖLLÜ NEDEN CADDE DE YÜRÜYOR?

KALDIRIM KÜLTÜRÜMÜZ MÜ YOK?

YOKSA KALDIRIMLAR ARAÇLARIN PARK YERİMİ OLDU?!

 

 

Bu gün gazetemizin birinci sayfasında yer alan bir habere gözüm takıldı. Benimde çok muzdarip olduğum bir konu olan yayaların neden kaldırımda yürümeyip araçların seyrettiği yolda yürümeleri.

Zavallı İnegöllü yayaların o haberde bahsedilenin tamamen tersi olan İnegöllülerin yaya kaldırımında yürümesi ne mümkün. Değme cambazlar bile İnegöllümüzün kaldırımlarında yürümesi mümkün değil. Artık araçlar bırakın yol kenarlarına park etmeye kaldırımlara çıkıp yayaların geçmesine imkân tanımayan bir şekilde park ettiği hepimizce malum.

Geçenlerde benim oturduğum evin yan tarafında ki markete Zabıtalar gelip, marketin duvara yasladığı çerezlikleri kaldırtıp market sahibine:

“Bunları kaldır! Vatandaşlar Jimer’e şikâyet etmişler. Kaldırmasanız ceza yazarız!” diyerek market sahibinin çerezliklerini kaldırttı. Market sahibi çok sinirli bir şekilde haklı olarak şikâyetini dile getirdi:

“Şimdi bende şikâyet ediyorum açıkça sayın belediyemizin zabıta ekipleri şu canım İnegöl’ümüzün yaya kaldırımlarını oto park olarak kullananları neden uyarmıyorlar? Ve neden onları çekici ile kaldırtıp cezai işlem uygulamıyorlar?”

Evet, gittikçe artan araç yoğunluğuna cadde ve sokaklar yetmez oldu. Oto park yerlerinin neredeyse yok denecek kadar az olması nedeni ile araçlar cadde ve sokak aralarında yol kenarına park etmek zorunda kalıyor. Bu da yetmiyor, aracını kaldırıma çıkarıp park yapıyor. Zaten daracık kaldırımda yayalar birbirlerine sürtünerek geçmekteyken araçların kaldırımı tamamen tıkayarak yayalara geçit vermemeleri yaşadığımız gerçeklerdir.

Haydi, bundan da geçtik, geçen bir motor bisikletli biri az kalsın arkadan bana çarpacaktı. Bir de utanmadan amca arkana baksana demez mi? Saygı ve terbiyenin rafa kalktığı bu zamanda böylesine ne demeli siz bilirsiniz?

Yakın bir tarihte bırakın kaldırımda yürümeyi, sanırım kimse evinden dışarı çıkamayacak. Yâda araç yolunda yürüyüp araçlara kurban olacaklar! Allah sonumuzu hayır etsin!

Peki, şimdi ne olacak?

Bu duruma nasıl ve kim müdahale edecek?

Bu konuya kim çözüm getirecek?

Bütün bu sorulara kim ve nasıl cevap verecek?

Merakla bekliyoruz!

Araç sahipleri ne yayalara yol veriyor! Üstelik öylesine hızlı ve tehlikeli araba kullanıyorlar ki Allah’a emanet yaşıyoruz!

İnegöl Belediyesi ana caddeler üzerine yaya geçitlerini belirleyen çizgiler çizdiler ancak hiçbir araç yaya geçitlerine aldırış etmeden hızla yoluna devam etmekte. Yerleşim yerlerinde araçların hız tahdidi 50 km. olmasına rağmen araçlar adeta kendini ralli pistinde sanarak yol almalarına da şaşmamak elde değil.

Madalyonun bir başka yüzü ise, bazı gençler araçların camlarını açıp, aracına taktırdığı yüksek frekanslı ses cihazları ile adeta mobil müzikhol gibi çevreye gürültü kirliliği haline getirmekteler.

İşi olan olmayan herkes trafikte oradan oraya arı kovanı gibi Maşallah! Dersin bunlar araba ile dünyaya gelmiş! Sonra mı obezite ye davetiye, aşırı kilo, kalp ve damar hastalıkları sonucunda genç yaşta terki dünya! Edip Hakkın Rahmetine ermiş oluyorlar. Oysa aracını uzak bir yere giderken kullansa ne olur?

Sanırım ülkemizde petrol çeşmeden akıyor! Bu araba kullanma merakı yüzünden insanlar hem sağlığından, hem parasından ve hem de çevreye verdiği türlü zararlardan dolayı insan haklarını hiçe sayıyorlar.

Şimdilik yol bulup gidiyorlar, ancak birkaç yıl sonra yollar tıkanacak, Tıpkı İstanbul trafiği gibi adım, adım gidecekler.

Zaten park sorunu yüzünden daralan ana Cadde ve sokaklar, geçit vermeyen bir dağ misali haline gelecek! Hep söylüyorum. Bırakın şu araçlarınızı biraz yürüyün! Yürümeye, yürümeye yürümeyi unutacak, yeni doğmuş bir çocuk gibi yerlerde emekleyerek sürüneceksiniz!

Gelin bu uyarımı dikkate alıp araçlarınızı bırakıp sağlıklı yaşam için işinize ve alışverişinize yürüyerek gidin.

İnşallah bu ağabeyinizin lafını dinler yürümeyi tercih edersiniz!