Ödül, yapılan iyi bir davranıştan sonra verilen pekiştireç; ceza, ise istenmeyen bir davranışa verilen tepkidir. Sosyal psikolojide verilen ödülün çokluğu, insanların ilgi, davranışı tekrarlama isteği azalır. Ödülde cezada sadece anlık itaat için etkilidir. Ceza çocuğa şunu yap, yoksa bunu yaparım; ödül ise şunu yap, bunu alacaksın mesajı verir. İlkinde çocuk yapmazsam ne olur, ikincisinde ise ne elde edeceğim?, soruları zihninde belirir. Her ikisinde çocukların sormasını istediğimiz, nasıl bir kişi olmak istiyorum?, sorusunu sormaya yönlendirmez. Peki hayatımızın vaz geçilmezlerinden olan ödül ve ceza ne şekilde olmalıdır. Ödül, iyi bir davranış oluşturabilmek için belli ölçüde kullanılmalıdır. Yalnız burada dikkat edilmesi gereken husus ödül verirken yapılan güzel davranışın takdir edilmesi de unutulmamalıdır. Örnek olarak, yalan söylemeyi alışkanlık haline getiren bir çocuk, doğru söylediğinde bu davranışı ödüllendirilmeli ve neden ödüllendirildiği anlayacağı bir dille açıklanmalıdır. Burada ödüldeki amaç çocuğa içsel motivasyon kazandırmaktır. Takdir ve teşvik çocuk eğitiminde çok önemlidir. Başarılı olan çocuğa çok zekisin demek yerine başarı ve azmini takdir ediyorum demek daha etkilidir. Ceza, tekrar edilmesi istenmeyen bir davranışı ortadan kaldırmak için uygulanır. Özünde ceza kısa vadeli bir çözümdür. Ceza uygulanırken çocukta genellikle güvensizlik, suçluluk, kızgınlık gibi negatif duygular ortaya çıkar. Ceza çocuğun kişiliğine değil davranışına olmalıdır. Çocukta cezanın en etkili yöntemi, çocuğun sevdiği şeylerden kısa süreli uzaklaştırılmasıdır. Ceza işlevini yitirdiğinde çocukta pişmanlık duyup, özür dilemek yerine intikam gibi negatif duyguların oluşmaması gerekir. Ceza çocuğu disipline etmek için kullanılmalı, yaptığı yanlış davranışın sorumluluğunu da alması gerekir. Cezada, ödülde çocuk için eğitici olmalı, çocuğu arsızlık ve umursamazlığa itmemelidir. Hedef nokta caydırıcılık ve devamlılıktır. Uygulama kişiliğe değil davranışadır. Bu konuda Goethe “ödül ve ceza her zaman gereklidir; çünkü bunlar iradeyi zorlayan yegane araçlardır” der. |