Kur’an-ı Kerim’de ORUÇ ibadetinin başlama ve bitiş zamanları açıklanmıştır.

Bakara 187. ayette; “Fecirden siyah ip beyaz ipten sizin için ayırt eldir hale gelinceye kadar yiyin için, sonra orucu geceye kadar tamamlayın..” denilerek, oruca başlama ve bitirme zamanları açıklanmıştır.

Buna göre oruç tutmak isteyen bir kişi tan yeri, şafak yani gecenin siyahlığı ile günün beyazlığı beyaz iplikle siyah iplik gibi birbirinden ayrılmağa başladığı zaman yemeyi, içmeyi bırakacak ve güneş batıca da iftar edecek yani orucu yeme içme ile bozacaktır.

Orucu açma, iftar vakti konusunda pek bir ayrılık olmamasına rağmen oruca başlama zamanında epey görüş ayrılıkları vardır. Günümüzde ilim adamları arasında imsak vakti konusunda da epey münakaşalar yapılmaktadır.

Peygamberimiz (as) ve sahabe zamanında bu günkü gibi hassas aletler ve takvimler olmadığından sahabelerin bu şafak-fecri sadık konusunda son derece müsamahalı, esnek davrandıklarını görüyoruz. İslam fıkhında sabah namazının vakti ile oruca başlama vakti aynı vakit olarak izah edilmektedir. Sahabe döneminde “ok attığımız zaman okun düştüğü yeri görünceye kadar yer içerdik veya sahur yemeğimizi yedikten sonra sabah namazımızı kılacak kadar bir zaman kalırdı…” gibi rivayetler sahabelerin öyle pek erken oruca başlamadıklarını gösteriyor. Eski din adamları her işte tedbirli olmayı ve hassas aletlerin olmadığı zamanda yaşamaları sebebiyle oruca başlama zamanını bir hayli erken tutturmuşlardır.

Buradan hareketle bazı ilim adamları bu günkü şartlarda güneş doğmasına bir saat veya kırkbeş dakika kalıncaya kadar sahur yemeğinin yenilebileceğini söylemektedirler. İçinde yaşadığımız yaz mevsiminde geceler çok kısa ve gündüzler çok sıcak olması sebebiyle bu görüş kanaatimizce de doğrudur. (Süleyman Ateş tefsiri Bakara 184. ayet tefsiri)

Bu gün Diyanet İşleri Başkanlığınca tedbir/temkin zamanları kaldırılmasına rağmen, güneşin doğmasından tam bir sat elli dakika önce yeme içme kesilip oruca başlanılmaktadır ki bu zaman fecri sadık, yani şafak, beyaz iplikle siyah iplik gibi aydınlığın olmadığı bir gerçektir. İsteyen o vakit, saat 03.39 (2013 yılı Temmuz 9) de tan yerine baksın ortamın karanlık olduğunu ve şafaktan eser olmadığını görecektir.

Bu kısa ve sıcak gecelerde uyuya kalan kardeşlerimiz sabah ezanı okunurken uyansalar daha güneş doğmaya bir saat elli dakika olduğundan rahatlıkla sahur yemeğini yiyebilirler. Oruçlarına da herhangi bir zarar gelmez.

Bu erken oruca başlamak İslamın bizim için koyduğu kolaylık prensibine de aykırıdır. Din önderleri vasıtası ile topluma adeta zorluklar dayatılmaktadır…

ALLAH ORUÇLARIMIZDA KOLAYLIK İSTER ZORLUK İSTEMEZ…(Kur’an-ı Kerim)