İnegöl Devlet Hastanesi Acil servisi her gün binlerce hastaya hizmet veriyor. Uzman doktor ve pratisyen hekimler hastaları tedavi etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ben şahidim, doktorlarımız canla başla özveri ile hastalara tıbbi müdahale ediyorlar. Fakat iki uzman doktor için aynı şeyleri söylemem mümkün değil.
Bu iki doktorumuz köyün ağası mı dersiniz artık ne derseniz deyin, Acil Servisi bu şekilde kullanıyorlar. Gelen bazı hastalarla tartışmalarının yanı sıra bazen üzerlerine yürüdüklerine bile birçok kez şahit oldum.
Hastalara 2. sınıf insan gibi davranan bu iki doktor, bazen hastaya müdahale etmek yerine hasta yakınlarıyla tartışmayı ve üzerine yürümeyi de adet edindiler. Hatta olayı daha da büyütüp mahallenin şerifi gibi, acile gelen vatandaşlara da adeta GBT sorgulaması yapıyorlar. Olayı daha da büyütüp "niye buradan geçiyorsun?" sorgusu da yapıyorlar.
Bu ve benzeri tavırlar nedeniyle Acil Serviste olayların önü de kesilmiyor. Bu doktorların nöbetlerinde güvenlik görevlileri ve kolluk kuvvetleri ekipleri, 2 kat daha fazla çalışıyorlar, olay olmasın diye. Doktordan bir tanesi, "Benim elim kolum kuvvetlidir, ne istersem yaparım. İstemiyorsan git başka hastaneye. Sana bakmak zorunda değilim." diyerek bazı vatandaşlara da gözdağı vermeye, racon kesmeye çalışıyor. Bu 2 doktorun, Cimer'e çok kez şikayet edildiğini de duydum.
Memleketin doktoru da memuru da bitmez. Bu memleketten ne kahramanlar çıktı. İnegöl’de çalışmak isteyen doktor çok. Kurumlar kalıcı, kişiler geçicidir. Herkesin yeri doldurulur. Bebek, anne dostu, Türkiye'de tek olan Ambulans Müzesine sahip İnegöl Devlet Hastanesinin imajını bozan bu 2 doktorun daha neler yapmasını bekleyeceksiniz. Söz konusu 2 doktor, birçok kez uyarılmasına rağmen saltanatlarını sürdürmeye devam ediyorlar. Bu duruma kim dur diyecek? Sürekli beyaz kod veren bu doktorlardan, Adli mercilerde illallah etti.
Eminim hastanenin imajı için elinden geleni yapan Başhekimimiz Uzm. Dr. Hayrettin Göçmen başta olmak üzere ve durumdan haberi olmadığını düşündüğüm Bursa Milletvekilimiz Ayhan Salman ve AK Parti’nin İlçe Başkanı Mustafa Durmuş ve yöneticileri gereğini yaparlar.
Bizler bu ve benzeri durumları kamuoyuyla paylaşmakla mükellefiz. Nasıl her güzel şeyi haber yapıyorsak, olumsuz gördüğümüz şeyleri de dile getirmekte bizim görevimiz.
İnegöl’ü hafife alan, İnegöl’ü küçümseyen ve insanını hor gören kim olursa olsun, o’nlarla mücadele etmekte bizim asli görevimiz olacak.
Umarım bu yazımdan dolayı hastanemizde görev yapan diğer doktorlarımızı ve sağlık çalışanlarını incitmemişimdir. Çünkü o’nların İnegöl için ne denli özveriyle çalıştıklarını biliyorum. Bu nedenle tüm İnegöl adına sizlerle övünüyorum. Bizim derdimiz şimdilik isimlerini açıkça yazmadığım çürük elmalarla.
SAYGILARIMLA…
