Ligde bulunduğumuz dönem iç açıcı değil. Fakat şunu atlamayalım; özellikle sezon başından beri şanssızlıkta yakamızı bırakmadı.

Zaten eksik, yetersiz olan takım, sakatlıklar nedeniyle iyice yarım yamalak bir ekip olduk. Amed İnegöl’e lider geldi. Nasıl bir ekip olduğunu zaten bilmeyen yok. Bizim sahadaki kadro belli ve buna rağmen ortaya koyduğumuz mücadele belli. Kaçırdıklarımız ve de yediğimiz goller ortada.

Nerden tutarsanız bir tutarsızlık, bir şanssızlık. Grubun lideri anca sana bu kadar pozisyon verir. Onları da atamazsan denecek bir şeyde kalmıyor. Takımda bir kıpırdama, bir mücadele azmi var. Fakat kısmetsizlikte var. Bunun çözümü ise bana göre devre arasında nokta atışlar ile takviye yapıp, bu sorunlardan kurtulmak. Tabi bu arada kalan 3 maçtan da en az 4 puan çıkartmak şart. Bunu yapabilir miyiz?

Olabilir ama inanın hem futbol şansı hem ilahi güçlerin yanımızda olması gerekecek. Çünkü geride kalan haftalar bize bunu açıkça gösterdi. Ne yaparsan bazen olmuyor ve buda camiayı ister istemez tedirgin ediyor. Umudumuz kalan 3 maçtan en az 4 puan diyorum.

Gelelim Amed maçında tribün gerginliğine. Bu seyirciyi Ankaraspor maçında da bekliyoruz. Aksi taktirde art niyet düşünürüz ki, bunda haklıyız. Maç öncesi statta Türkiyem şarkısı bir hafta önce Çorum maçında Dünya listelerinden şarkılar. Rakip Amed olunca milliyetçilik hesabı. Bırakın bu ucuz gösteriyi arkadaşlar. Ben en az 10 kere Diyarbakır’a gittim. Yendik kimsenin gıkı çıkmadı. İyi ağırlandık. Yemek ikram edildi, dostça uğurlandık. Bizim kimse ile sorunumuz yok. Olanında jandarması polisi değiliz. Herkes kendi meselesini kendi halletsin. Çünkü İnegölspor olarak kimsenin yükünü ne taşıyacak gücümüz var ne de zamanımız…