Uzun zamandır yeni yazı yazmıyordum, bunun en büyük sebebi yazın gecelerin kısa ve havaların sıcak olmasıydı. Güncel hayatta karşılaşılan iktisadi ve siyasi problemlerden dolayı toplumumuzda genel stres ve mutsuzluk hali sezdiğimden dolayı, dini konular gibi sadece insanın zihin dünyasında olan konuların bu keyifsizlikte insanların ilgisini çekmeyeceğini düşündüğüm için çok yazma hevesim de gelmiyordu. Ancak son günlerde, internetten yazılarıma ulaşmış, hiç tanımadığım insanlardan öyle güzel geri dönüşler aldım ki, insanlara faydalı olduğum hissine kapılıp tekrar sahalara dönmek istedim.
Yasin Suresi en çok okunan surelerden biridir. Etrafımda Kur’an okunduğu zaman hemen cep telefonumdan “Ayet Bul” programını açıp ilgili yerleri farklı meallerden takip etmeye çalışırım. Yasin suresi ilk okunuşta diğer surelerden farkı olmayan bir sure gibi gelir. Ancak okudukça anlaşılan çok ince ve ilginç detayları vardır:
- 20. ve 21. ayette peygamberler için “hiçbir ücret istemeyen kimseler” diye geçer. “Din hizmeti yapan kimseler din tüccarlığı yapmamalı ve dini tebliği için ücret almamalıdır” mesajı verilir. Bu bütün peygamberlerin sünnetidir.
20. Şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi ve şöyle dedi: “Ey kavmim! Bu elçilere uyun!”
21. “Sizden hiçbir ücret istemeyen kimselere uyun, onlar hidayete erdirilmiş kimselerdir.”
***
- 36. Ayette çiftler halinde yaratılışa dikkat çeker. Burada “sizin daha bilmediğiniz şeyler” ifadesi ilginçtir. Mikro fizikte standart model vardır. Bu modele göre elektron-proton, quark-lepton, madde-anti madde gibi yine up kuark-down kuark gibi çiftler halinde oluşum vardır. Standart tabloda her bir parçacığın eşi ve zıttı vardır, yani 2 şekilde çifti vardır her parçacığın:
36. Yerin bitirdiklerinden, insanların kendilerinden ve henüz mahiyetini bilmedikleri şeylerden bütün çiftleri yaratan Allah'ı tesbih ve takdis ederim.
***
- 38. Ayette güneşin akıp gittiği yazar. Güneş samanyolu galaksisi içerisinde saniyede
38. Güneş de kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu, mutlak güç sahibi, hakkıyla bilen Allah’ın takdiri (düzenlemesi)dir.
39. Ayın dolaşımı için de konak yerleri (evreler) belirledik. Nihayet o, eğrilmiş kuru hurma dalı gibi olur.
40. Ne güneş aya yetişebilir ne de gece gündüzü geçebilir. Her biri bir yörüngede yüzmektedir.
***
- 52. Ayette dünya hayatında imtihanı kaybetmiş kişilerden bahsedilir. Bu ayete göre bu kişiler peygamberlerin haklı olduğunu ilk defa ahirette yeniden dirildikleri anda anlayacaklardır. Bu bilgi ışığında kabullerimizi tekrar gözden geçirmeliyiz:
51. Sura üflenince, kabirlerinden Rablerine koşarak çıkarlar.
52. "Vah halimize! Yattığımız yerden bizi kim kaldırdı?" derler. Onlara: "İşte Rahman olan Allah'ın vadettiği budur, peygamberler doğru söylemişlerdi" denir.
***
- 70. Ayette Kur’an’ın yaşayan kimseleri uyarmak için indiği yazar. Ne büyük çelişkidir ki bizim gelenekte Yasin Suresi çoğu zaman ölünün arkasından okunur. Ölünün arkasından okunan surede Kur’an’ın yaşayanları uyarmak için indiği yazar:
69. Biz, o Peygamber’e şiir öğretmedik. Bu, ona yaraşmaz da. O(na verdiğimiz) ancak bir öğüt ve apaçık bir Kur’an’dır.
70. Diri olanları uyarsın ve kâfirler cezayı hak etsinler diye.
- Benim Kur’an’a imanımı artıran en önemli detaylardan birisi Kur’an’ın günümüz insanları hakkında nokta atışı ayetleridir. Günümüz bozuk tarikat ve tasavvuf yapılarını ve çarpık şeyh mürit ilişkilerini düşünerek Yasin Suresinin 73 ve 74. Ayetleri okuyunuz:
74. Oysa onlar, kendilerine yardım etsinler diye Allah'tan başka ilahlar edinirler.
75. Bu ilahlar onlara yardım edemezler. Aksine onlar ilahlarının “hazır ol" vaziyetindeki askerleridir.
Yani bozuk şeyhler müritlerine bir katkı sağlayamazlar ama müritleri onlar için her şeyi yapmaya hazırdır. Bu yapılardaki kişiler biz şirk koşmuyoruz bu ayetler putlar için indi diyorlar. İnsanlar hiçbir zaman elleriyle yaptığı heykele tapacak kadar salak olmamıştır, o heykeller temsilidir. Enam suresi 22 ve 23. Ayetleri şu şekildedir:
Enam 22: Bir gün onların hepsini toplayacağız sonra müşriklere şöyle diyeceğiz: "Hayal kurup ortak saydıklarınız nerede?"
Enam 23: Sonra "Rabbimiz Allah'a yemin olsun ki biz ortak koşanlar değildik." demekten başka onların mazeretleri olmayacak.
Detaylı bilgi için Google’da aratarak benim “Mekkeli Müşrikler Allah’a İnanıyordu” yazımı okumanızı öneririm.
- 80. ayette yeşil ağaçtan ateş yaratıldığı ve bütün insanların bunu yakıp durduğu geçer. Burada adeta klorofil (ağaca yeşil rengi veren fotosentez yapmaya yarayan pigment) içeren ağaçta fotosentez sonucu oluşan oksijen anlatılmaktadır.
80. O, sizin için yeşil ağaçtan ateş yaratandır. Şimdi siz ondan yakıp duruyorsunuz.
***
Son olarak bir peygamberimize rivayet edilen biz söz ile yazımı sonlandırıyorum:
“Her şeyin bir kalbi vardır; Kur’an’ın kalbi de Yâsîn’dir.” (Tirmizî)