Devre arasında aldığı radikal kararlarla önemli isimleri gönderen İnegölspor, 2.yarının ilk maçında aylar sonra 3 puanı hanesine yazdırdı. Enteresan bir maç izledik. Niğde çok genç ve farklı bir beklenti içinde olan bir takım ama ilk yarıda deplasmanda berabere kaldığımız takım arasında da bir hayli fark var. Mesela çok koşan, basan, rakibi oynatmayan bir ekiptiler. Şimdi ligin sıradan takımı olmuşlar. Aldıkları her topu geriye kaleciye gönderip, oyunu soğutmak ve böyle bir anlayışla puan almak istediler. Genç ve tecrübesiz olmaları bu ligde fazla can sıkar onlar adına ama düşen takımların belli olması biraz işlerini kolaylaştıracaktır. Maça iyi ve istekli başlayan ise İnegölspor’du. Çok çabuk oynamanın, maçı istemenin avantajını eğer gol bulabilsek daha da farklı bir yöne çevirebilirdik ama olmadı. Tabi bizim iyi başlamamız, rakibin bocalaması, bu ligde birinci şartın koşmak ve istemek olduğunu bir kez daha bizlere gösterdi. İnegölspor iyi ve üstün oynadığı 45 dakikada golü atamadı ama işaretler golün geleceğinin sinyalini de verdi. 2. yarı durgun başladığımız ve rölantide götürdüğümüz dakikalarda ise yeni transfer Fatih sahneye çıktı, gol atmasa da hem bizim hem kendi açısında iyi oldu. Kumaşı iyi, atletik ve çabuk oynamaya çalışan bir oyuncu. Umarız bu transfer tutar diyelim. Cengiz ve Emirhan’ın performansları üst düzeydeydi. Orta alandan iyi toplarla atağa çıktık. Savunma ve kalemize fazla iş düşmedi ama herkes pür dikkat sahadayken, takım olarakta konsantremiz üst düzeydeydi. Maçın özetinde iyi başladık, rakipten çok istedik, golleri bulduk, ardından şok bir gol gördük kalemizde ve bu sefer biz rakibe oynama imkanı verdik. Rakibin pas alışverişi gol sonrası moral ve motivasyonun üst düzeye çıkması, bizleri biraz gerdi ama buna rağmen maçtan 3 puanla ayrılmayı başardık. Tabi yana top kullanmamız çıkışımızı bazen geciktiriyor ve çabuk rakip kaleye gidemiyoruz. Bana göre kanatlarda Osman ve Fatih’i daha çabuk topla buluşturup, sonuca rahat gidebiliriz diye düşünüyorum.
Sonuç olarak İnegölspor’un ilk yarıda kaybettiği puanlar, ayrılan oyuncular ve mali anlamda yaşanan olumsuzluklar, bizim bundan sonra yol haritamızı nasıl çizeceğimizi de gösteriyor. Maçları tek tek değerlendirip, geleceği dönük nasıl bir kadro yapılanmasına gideriz şeklinde hesap ve kitapların yapılması gerekiyor. Önümüzdeki hafta Gaziantep maçında da 3 puanla ayrılırsak, sonrası Bodrum maçı adeta diriliş moduna sokar bizi ki, buna çok ihtiyacımız var. Zira 4. haftadan sonra zorlu bir fikstür sürecide bizi bekliyor. Bizim kazanıp futbolcu oynatmamız ve altyapı orijinli kadro önümüzdeki sezon bizi nereye götürür görmemiz gerek. Zira Altınordu altyapısı ve ülkenin her tarafından seçme futbolcularla ligde mücadele veren Niğde takımını gördük. Diri bir Manisa, Antep ve Ankara Demir olsa bana göre küme düşmeye en yakın takım onlar olur. Bundan dolayı fazla kadromuzu büyütmeden, ayaklarımız sağlam basarak, önümüzdeki yılın planlamasını yapmalıyız. 2 sezondur kafadan 2 takım düşmüş bir gruptayız. Önümüzdeki sene böyle olacak diye bir kaide yok ama en azından kafalarda soru işareti kalmaması için A takımı zorlayacağını inandığımız oyunculara da forma şansı vererek, akılarda soru işareti bırakmama adına iyi bir fırsat var gibi sadece biz bunu değerlendirmeliyiz. Sonuç olarak aldığımız 3 puan iyi moral motivasyonu üst düzeye taşıdı ama bundan sonra oynayacağımız takımlar daha da hedefi olan ve derli toplu olacaktır. Bizde rahat konumda olmanın avantajıyla baskı ve stresten uzak, gerçek kapasitemizi gösterirsek hem İnegölspor hem de forma şansı bulan futbolcular kazanacaktır diyorum...