ABD İsrail´in başkenti olarak Kudüs şehrini tanıdığını açıkladı. Aslında ABD bu kararı 1995´te almış fakat yürürlüğe koymamıştı. Ayrıca İsrail´in başkenti olarak Kudüs´ü tanıyan ilk ülke ABD oldu. İsrail uzun süredir Kudüs´ü başkent olarak kullanıyordu. Meclis ve Cumhurbaşkanlığı Kudüs´te bulunuyor. Olay, fiilen gerçek olanın ABD tarafından tanınması durumudur. Şimdi şu iki soruya cevap arayalım. İsrail Kudüs´ü işgal edip fiilen başkent olarak kullanırken ne yapıyorduk? Peki şimdi ne yapacağız? İsrail Kudüs´ü işgal halindeyken, Yahudi çizmeleri Mescid-i Aksa´yı kirletirken, Müslüman kadınlar yerlerde sürüklenip Müslüman erkekler tutuklanıp öldürülürken ne yapabildik? Kin tutmadık. İntikam istemedik. Çünkü biliyoruz ki Müslüman kin tutmaz. Çünkü biliyoruz ki Allah´ın ayetleriyle “mübarek kıldığı” topraklara ev sahipliği yapan Filistinliler bizim din kardeşimizdir. Çünkü biliyoruz ki İslam dini Allah´ındır ve hepimiz O´nun kullarıyız. Hal böyleyken biz Müslüman Türkler, içimizdeki muhaliflere rağmen Filistinli kardeşlerimizin davasına ortak olmaya çalıştık. Fakat Müslüman Türklerin ortak olmaya çalıştığı ‘Filistin Davasına´ devlet düzeyinde destek bulunmadı. Bizlerin yüreğinde yanan ateş, devletler düzeyinden “devletlerarası siyasi meseleler” konusundan öte gidemedi. Siyasiler bunu kullandı ve bir süre sonra “Filistin Davası” siyasi bir argüman olmaya başladı. Bazı dernek vakıflar Filistin´e o kadar kol kanat gerdiler ki diğer dernek ve vakıflar sahip çıkamadılar. Bu da sahip çıkmak istemeyenlerin işine geldi. Mesela Filistin ile alakalı en son gittiğim eylemde ortam tek bir siyasi parti ve tek bir ideolojik vakfın gövde gösterisi halini aldığına şahit oldum. Gayet iyi niyetli olan siyasi parti ve vakıfa böyle bir eylem yaptıkları için gönülden teşekkür ederek sessizce oradan ayrılmak zorunda kaldım. Bu sadece bir örnek. Böylece tepkiler halk düzeyinde kaldığı için de ana haberlerde konu olmaktan öte de gidemedi. Yine de bu konuda zaman harcayan kim varsa Allah razı olsun. Kudüs´ün başkent olması ile alakalı bir çok yazı ve yorum okudunuz, haber seyrettiniz. Televizyonlarda, gazetelerde, sosyal medyada, kahvehanelerde her yerde bu konu işleniyor. Herkes bu konuyu tartışıyor. Dün de İnegöl´de yüzlerce kişi sokaklara inip yürüyüş yaptık. Lanet okuduk, bağırdık, haykırdık, gözyaşı döktük. Şahsen benim de gönlüm oldu. Sonuçta sessiz kalmadım, meydanlara indim, heryerde bunu konuştum, hatta yazı bile yazdım. Bu satırlara kadar ben de herkes gibi yaptım. Olayı olmuş olan bilgilerle analiz ettim, lanetledim ve sonlandırdım. Bu yeterli mi? Elbette değil. Olay, analizden ziyade müdahale gerekiyor. Müdahale etmedikten sonra yapılanlar akıntıya karşı kürek çekmeye benziyor. Zaten yıllardır da yapılan bu. Gönülden üzülüp yıllardır mücadele eden kardeşlerimizin emeğinden başka ortada birşey yok. Sürekli tekrarlanan etkisiz tepkilerden ziyade devletler düzeyinde gerçek ve samimi müdaheleye geçilmesi gerekiyor. Yoksa sinirler yatışacak ve bir süre sonra her şey kaldığı yerden devam edecek. ————————————— AYASOFYA´YI İBADETE AÇMAK İÇİN NEYİ BEKLİYORUZ? Kudüs´ün İsrail başkentliği ilanına karşı Ayasofya´nın cami olarak hizmete açılmasını destekliyorum. Bu, Kudüs konusunun üzerini örtmeyecek. Ancak dünyaya da çok önemli bir mesaj olacaktır. ———————————— “Banane kardeşim Filistinlilerden” diyenlere sesleniyorum; Kudüs meselesi Filistin´lerin değil, İslam aleminin meselesidir. Çünkü Kudüs Filistinlilere değil tüm Müslümanlara aittir. ———————————- NEREDESİNİZ HOCA EFENDİLER Ramazan ayında televizyon ekranlarında makyajını yapıp hikaye anlatan hocalar, “Dinlerarası Dialog” konusunda uzman kesilip şehir şehir gezen hocalar, Gözlüğünün üzerinden bakarak dini analizler yapan avukat görünümlü hocalar, Sarığı, cüppesi ve tüm ihtişamıyla el öptürüp herşeye fetva veren hocalar, Yüksek silindirli motorlu araçlarıyla geldikleri yüksek duvarlı dernek binalarında Müslümanlara fakirliği anlatan hocalar, Ev ev, mahalle mahalle gezip bol keseden atan hocalar, Seçim zamanı mahalle temsilcisi gibi oy isteyen hocalar, Her konuda binbir türlü fikir beyan edip böyle konularda susma alışkanlığınızı ne zaman bozmayı düşünüyorsunuz? ————————————- BİZİ ALLAH KORUMUŞ 15 Temmuz Darbe Girişimi gerçekleşseydi, bugün devlet olarak ABD´ye Kudüs meselesinde destek mesajları veriyor olacaktık. İşte Allah bizi böyle bir beladan kurtardı. Hamdolsun... ——————————— İŞGAL ALTINDAYIZ Türk dünyası sosyalizmin, Kudüs ne ki Ey Müslüman; Odalarımız, evlerimiz, mahallelerimiz, gazetelerimiz, kadınlarımız, erkeklerimiz, çocuklarımız, kalplerimiz, zihinlerimiz işgal altında... —————————— Velhasıl... Acele etmeyeceğiz, Allah´ın adaleti tecelli edecek. |